Meclis’te yaptığı basın açıklamasında gündemdeki konuları değerlendiren CHP’li Sarıbal, Dün 15 Kasım Dünya Hapisteki Yazarlar Günü’ydü dolayısıyla cezaevindeki gazeteci ve yazarları selamlayarak sözlerine başladı. “Ülkemiz bugün dünyanın en fazla gazeteci ve yazarını hapiste tutan ülkelerin başında geliyor” diyen Sarıbal, “Düşüncesini açıkladıkları için, halkın doğru haber alma hakkını savundukları için ceza alan, bedel ödeyen bütün yazarlarımızı ve gazetecilerimize özgürlük talebimizi bir kez daha yineliyorum” diye konuştu.

SÜS BİTKİLERİ KDV ORANI DÜŞÜRÜLMELİ

Sarıbal, pandemi sürecinde büyük sorunlar yaşayan kesimlerden birinin olan süs bitkileri üreticileri olduğunu belirterek, Covid – 19 döneminde %8’e düşülen süs bitkilerinden alınan KDV’nin yeniden %18’e yükseltildiğini söyledi. Her yıl milyonlarca doların süs bitkileri ithalatına ödendiğini ama bunun 2019 Yerel Seçimlerinden sonra büyükşehir belediyelerini CHP’li başkanların yönetmeye başladığı dönemden itibaren tersine döndüğünü aktaran Sarıbal, “Şu anda süs bitkileri ithalatı minimize edilmiş durumda. Ama Covid-19’un sektöre etkileri devam ediyor. Süs bitkisi yetiştiricileri artan maliyetlere ek olarak uygulanan %18’lik katma değer vergisinden (KDV) mağdur olmaktadır. Üreticiler bu zorlu süreçte KDV’nin en azından %8’e düşürülmesini talep etmektedirler” görüşünü dile getirdi.

KURAKLIK DESTEĞİ ÖDENMEDİ

Sarıbal, Meclis’teki basın toplantısında kuraklıktan zarar gören çiftçilere verileceği söylenen desteğin halen ödenmediğini vurguladı. Sarıbal, “Resmi Gazete’nin 1 Eylül 2021 tarihli sayısında yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı ile buğday, arpa, çavdar, yulaf, tritikale, nohut ve mercimek üreticilerinin zararına göre dekar başına 30 lira ile 100 lira arasında ödeme yapılacağı kararı alındı. Aradan 2,5 aydan fazla zaman geçtiği halde çiftçilerimize henüz hiçbir ödeme yapılmış değil. Bir işe yarayacağından değil ama çiftçilerimizin artan gübre, mazot, tohum, ilaç gibi girdi maliyetlerinin az da olsa karşılanması için bu desteklerin bir an önce ödenmesi gerekmektedir” diye konuştu.

ŞEKER ZAMMI

CHP’li Sarıbal, son olarak şekere yapılan %25’lik zam ile ilgili değerlendirmede bulundu. AKP iktidara geldiğinde ülkemizin şeker ihraç ettiğini ancak AKP döneminde şeker ithal edilmeye başlandığını, 2015 ile 2020 yılları arasında 1,3 milyon ton şeker ithalatına 588 milyon dolar ödeme yapıldığını aktardı. Sarıbal, şöyle devam etti:

“Bu yıl ekonomik kriz ile birlikte döviz kurundaki yükselişten dolayı ülkemizdeki şeker fiyatları dünya fiyatlarının altında kalınca, uzun yıllar sonra tekrar ihracatçı olduk. 2020 yılında sadece 13 bin ton şeker ihraç eden Türkiye, bu yılın ilk 9 ayında ihracatını tam 19 kat arttırarak 240 bin ton şeker ihraç etti.

Bu durum iç piyasada şeker miktarının azalmasına neden oldu. Çünkü ülkemiz yıllık ortalama 2,5 ton milyon şeker üretmekte olup ve 200 bin ton da şeker ithal etmekteydi.

Ürettiğimiz şekerin bize yetmediği durumda şeker ihraç ederek iç piyasanın daralmasına neden oldu.

Oysa bu iktidar Covid – 19 döneminde üretim fazlası olan patates, soğan, limon gibi ürünler başta olmak üzere birçok üründe ihracat yasağı ya da kısıtlaması getirildi. Soğan ve patateste pazarımızı kaybettik. Ama ithalatçısı olduğunuz şeker ile ilgili kısıtlama getirmeyi düşünmediler. Ülke gerçeklerinden o kadar habersizler ki şeker için ihracat kısıtı getirmeyi bile düşünemediler.”

ŞEKER PANCARI ÜRETİM KOTASI ARTTIRILMALI

2018 yılında AKP’nin halkın şeker fabrikalarından 10 tanesini 682 milyon dolara satarak şeker sektörünü serbest piyasaya teslim ettiğini söyleyen Sarıbal, şeker arzı az olduğu için sanayinin şeker ihtiyacının Nişasta Bazlı Şekerden (NBŞ) karşılandığını söyledi. “Şeker talebinin artmasından dolayı NBŞ fiyatları son bir yılda %100 arttı” diyen Sarıbal, şeker pancarı üretimine ağırlık verilmesi gerektiğini vurguladı. Sarıbal, “Ülkemizdeki şeker kotası yıllardır aynı olup herhangi bir artış sağlanmamıştır. AKP üretmek yerine ithalatı seçtiğinden dolayı fabrikalar kapasitelerin altında kullanım ile şeker üretmekteydi. Ülkemizin şeker ihtiyacı artarken ve şeker ihracatı yapılırken üretimimizin arttırılması gerekmektedir. Önümüzdeki yıllarda çiftçinin para kazanması, tüketicinin ucuz şekere ulaşması için şeker üretim kotaları arttırılmalıdır” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi