Ümit Kartal ile Kayıt programının konuğu Özgür İGC Grubu Başkan Adayı Mustafa Yılmaz oldu. İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin 10 Haziran’da yapılan seçiminde 17. başkanlığa adaylığını koyan Yılmaz, göreve geldiklerini yapacakları projeleri tek tek sıraladı.
‘NE YAZIK Kİ ŞEFFAFLIK YOK’
Seçim çalışmalarına Mart başında start verdiklerini söyleyen Yılmaz, “İlk kongrede çoğunluk sağlanamadı. 10 Haziran’a ertelendi. Biz en erken çalışmaya başlayan grubuz. 75 yıllık, Türkiye’nin en prestijli kurumlardan biri olan İGC’ye aday olmak büyük bir mutluluk. Ama bir de üzüntüm var. Beni sevdiğine inandığım arkadaşlarımızın, sürece başlarken görüşlerini aldığımızda ‘böyle bir durumda aday olunur mu’ diye bir yanıt aldık. Maddi manevi kötü bir durumda olduğumuz yönünde bir imaj var ne yazık ki. Biz mevcut yönetimden durumla ilgili şeffaf bilgiler istedik. Sözlü olarak istediğimizde ticari sır diyerek vermediler. Ama burası bir STK. Yazılı olarak istediğimizde de aynı cevabı aldık. Genel Kurulda söyleneceği açıklandı. Ne yazık ki bu konuda bir şeffaflık yok. Ama kötüye gittiği yönünde emareler var. Mesela 2 yıldır sosyal yardımlar yapılmıyor. Balolar yapılmıyor. Kordon’daki binamız da depremden etkilendi. Oradan ciddi kiralar geliyordu. Maalesef şu anda emareler bu yönde” diye konuştu.
‘AMACIMIZ ORTAK AKIL YÜRÜTMEK’
Açıkladıkları 26 maddelik seçim vaatlerine değinen Yılmaz, “Aday olmamızın da gerekçesini oluşturan ve olmazsa olmazımız dediğimiz bir İzmir Gazeteciler Meclisi’ni kuracağız. Türkiye’ye örnek olacak bir meclis olacak. Danışma Kurulu niteliğinde olmayacak. Aynı zamanda karar mekanizması şeklinde işleyecek. Belediye Meclisleri, TBMM gibi gazetecilerin de meclisi olacak. Yasalara da aykırı değil. Amacımız ortak akıl yürütmek. Aidiyet duygusu maalesef çok zayıfladı. İşinden ayrılan kişiler oldu. Yalnız bırakıldı. Sendikayla anlaşma imzalayan kurumlar oluyor. İşte böyle bir uzaklaşma oluyor. Türkiye’de olan yönetim gibi olan yapıyı değiştirmeye talibiz. Benim dediğim olmayacak. Meclis ne derse o olacak. Bu meclis Cemiyet üyelerinden oluşmayacak. Dışarıdan da gazeteciler olacak” dedi.
‘ASIL MESELEYE ODAKLANMALIYIZ’
Cemiyet’e üyelik için getirilen Sarı Basın Kartı şartı hakkında konuşan Yılmaz, “Bu sorunu çok yakından yaşayanlardan biriyim. Ama sorun aslında daha büyük. Ülkemizde kimin gazete olup olmadığına siyasiler karar veriyor. Bu sorunun tartışılması gerekiyor. Eskiden komisyonlar vardı burada karar veriliyordu. Bize göre basın kartlarını meslek örgütleri vermelidir. Asıl meseleye odaklanmalıyız. Bizim açıkladığımız maddelerden birinde de tüzük kurultayı yapmak vardı. Dediğimiz meclis de bu konuları tartışacak. Cemiyetimizin 933 üyesi var 252’sinin basın kartı yok. Bu arkadaşlarımız oy verebiliyor ama asil üye olamıyorlar. Mevcut yönetim 6 yıldır bunu değiştiremedi” şeklinde konuştu.
‘9 EYLÜL GAZETESİ’Nİ BÜYÜTECEĞİZ’
Gazetecilerin güçlü olması için öncelikle kurumların güçlenmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, “Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve İGC’nin ortak yürüttüğü telifli haber projesi var. Nedense TGS’nin adı hiç anılmıyor. Asıl TGS’nin projesidir. Burada emeğe saygısızlık var. elbette AB ile ortak projeler yapılmalı. Ama zaten AB ile ortak proje yürütmeyen cemiyet yok. Biz de AB projelerini yapacağız. Eğer bir proje yapacaksak kalıcı olmalı. Fotoğrafçılık kursu için ya da telifli haber için AB projesine gerek yok. Biz gazetemizi zaten bu amaçla kurduk. Biz 9 Eylül Gazetesi’ni büyüteceğiz. Çünkü Basın İlan Kurumu’ndan ciddi para alıyor. Yerel yönetimlerden de ciddi destekleri söz konusu. En önemli hedefimiz oradaki istihdamı arttırmaktır. Bu meslekte en büyük sorunlardan biri stajyer sorunudur. 9 Eylül Gazetesi’nde de stajyer yok. Gazetemizin her anlamda örnek olması gerekiyor. Asıl mesleği gazetecilik olmayan isimler köşe yazıyor. İşsiz gazeteciler konusunda cemiyetimiz ne yazık ki çok pasif. Öyle bir yapı kuracağız ki işsiz arkadaşlarımızın geleceği ilk yer İGC olacak. Kendilerini asla yalnız hissetmeyecekler. Biz gazeteciler güçlü olması için kurumların güçlü olması lazım. Bu konuda da İGC’nin ciddi bir şeyler yapması gerekiyor” açıklamasında bulundu.
PROJELERİNİ SIRALADI
Yapacakları projeleri sıralayan Özgür İGC Grubu Başkan Adayı Mustafa Yılmaz şöyle konuştu:
“Önemli projelerimizden birisi de Uluslararası Gazeteciler Federasyonu’nun (IFJ) verdiği Uluslararası Basın Kartı (IPC) var. İstanbul’da bulunan Gazeteciler Cemiyeti bu kartı veriyor. Ankara Gazeteciler Cemiyeti ve TGS bu kartı veriyor. Bir tek İGC vermiyor ve bu kart dünyada geçerliliği olan bir kart. İsteyen üyelerimize bu kartın temininde yardımcı olacağız.
-Bir de Uluslararası Basın Merkezi projemiz var. İzmir’e nazaran küçük kentlerde bu basın merkezleri olmasına rağmen İzmir’de yok. Mevcut yönetim 6 yıldır görevde. 6 yılda bu merkezi yapmadıysanız seçime birkaç ay kala böyle bir girişimde bulunursanız seçim vaadi gözüyle bakarlar. Böyle bir şey vardıysa bile 71 ayda neden yapılmadı? Bunlar mana değil. Bu uzun sürede yapılabilirdi.
-Konut projesi de var. Birçok kentte uygulanmış ve İzmir için çok geç kalınmış bir projedir. Bunu araştırmasını yapıp 3 ayrı yer belirledik. 3 ayrı yerde bin 800 konutluk yer var. Bizim 933 üyemiz var. Evi olanlar da var. Tahminen 500’ü başvurur. Onun dışında sadece cemiyet üyelerimize değil, gerçekten gazetecilik yapan arkadaşlarımız için de bu projeyi yürüteceğiz. Yerel ve genel hükümet olanaklarını zorlayacağız. Kararlıyız. Biter mi bitmez bilmiyorum ama seçilir seçilmez bu projeye başlayacağız. Önemli vaatlerimizden biri.
-Gazetecilik muhalif bir meslektir. Kesinlikle gazeteciliğin muhalif duruşunu destekleyeceğiz. Gazeteci arkadaşlarımız yaptıkları haber nedeniyle zor durumda kalırsa İGC kesinlikle yanında olacaktır. Bu konuda pasif kalınıyor. Gazeteciler dayak yiyor. O anlamda pasiflik olduğunu görüyorum.
-Sahada çalışan arkadaşların yanında olmak lazım. İzmir deprem yaşadı. Deprem boyunca arkadaşlarımız deprem bölgesindeydiler. Herkesin çadırı vardı gazetecilerin yoktu.
-Araştırma Geliştirme Merkezi kurma hedefimiz var. Üniversitedeki hocalarımızla birlikte bu Ar-Ge merkezini kuracağız. Gazetecilik konusundaki yeniliklerle ilgili neler yapabiliriz bunu tartışacağız.
-Bir başka projemiz Cinsiyet Eşitliği Komisyonu. Son yıllarda mesleğimizde kadın gazetecilerin oranı düşünüyor. Özellikle sahada görev yapan kadın gazeteciler azalıyor. 6 yıldır kadın başkan ve başkan yardımcımız var. Bu 6 yılda kadın gazeteciler bir araya gelmedi. Sorunları ve bu sorunların çözümü için adım atılmadı.
-Gümüldür tesislerimiz var. Ne yazık ki yılda 2-3 ay aktif olabiliyor. Ama İzmir’de 6 ay yararlanma şansımız var. Öncelikle 6 ay, talep olursa 12 ay yararlanabilmeleri için adım atacağız. Bakımsız olduğu yönünde de şikâyetler var. Yenileme işlemini de yapacağız.
-En büyük problemlerden biri de Kordon’daki binamızın durumu. Gönül isterdi ki, 6 yıl önce çok ciddi paramız vardı, o zaman yıkılıp yeni binalar yapılsaydı. Şu anda boş duruyor. Boş geçen her ay 100-120 bin lira zararımız var. İBB Meclisi’nden geçti. Herhangi bir hak kaybı olmayacak diye. Neden adım atılmadığını bilmiyorum.”
