Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok Akatlı, Cumhuriyet gazetesine yönelik baskılara dair yazılı açıklama yaptı.
“FETÖ’ye methiyeler düzen, sıra sıra dizilip baş okşatanlar kuruluşundan bugüne kadar bütün laik Cumhuriyet karşıtı odakların tam karşısında yer almış, özgür, bağımsız, hiçbir sermaye grubu veya çıkar odağından nemalanmamış, Cumhuriyet değerleri için verdiği kavga uğruna yazarları öldürülmüş, binası bombalanmış, genel yayın yönetmenlerinden muhabirilerine kadar tüm çalışanların binlerce yılla yargılanmış Cumhuriyet Gazetesi’nin basılması için talimat veriyor, yazarlarını birbiriyle yan yana gelmesi mümkün olmayan FETÖ ve PKK ile irtibatlı göstererek gözaltına alıyor” diyen Altıok, yaşananların darbeden farksız olduğunu vurguladı.
“15 Temmuz gecesi ülkemiz kanlı bir darbenin eşiğinden döndü. O gün darbeciler başarılı olsaydı bugün ne olacaktı?” diye soran Zeynep Altıok, darbe gerçekleşse yine gazetelerin basılıp, gazetecilerin cezaevlerine konulacağını, binlerce muhalifin işinden olacağını kaydetti. Altıok şöyle dedi: “Peki soruyoruz şimdi; bugünün ne farkı var? Darbe hukuku ortadan kaldıracaktı. Peki bugün hukuk bağımsız ve adil mi? Hukuk işliyor mu? İnsan hakları ve özgürlükler korunuyor mu?”
‘BASIN HİÇ BU KADAR BASKIYA MARUZ KALMADI’
Türkiye’nin 2016 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’ne göre 180 ülke arasında 151. sırada yer aldığını ifade eden Altıok, cezaevlerinde 105 tutuklu gazeteci bulunduğun, darbe girişimi sonrasında 170 170 gazete, dergi, tv, radyo, ajansın kapatıldığını, 777 gazetecinin sürekli ve sarı basın kartının iptal edildiğini, 2500 gazetecinin işsiz kaldığını hatırlattı. Altıok açıklamasını şöyle sürdürdü: “Türkiye’de basın hiç olmadığı kadar ağır bir baskı ve sansüre maruz kaldı, üstelik bu baskı ve sansür artarak da devam ediyor. En temel insan haklarının ayaklar altına alınmasından; basın özgürlüğünün hiçe sayılıp gazetecilerin Meclis kürsülerinden, Bakanlar Kurulu sıralarından, canlı yayın ekranlarından terörist ilan edilmesinden; Türkiye Cumhuriyeti’nin iktidar eliyle ucu görünmeyen karanlık bir tünelin ortasına doğru hızla gitmesinden dolayı kaygılıyız ama asla teslim olmayız! Başta Cumhuriyet Gazetesi’nin yöneticileri ve yazarları olmak üzere baskıya ve zorbalığa maruz kalan tüm yurttaşlarımızın yanında olacağız, bu karanlık gidişi birlikte mücadeleyle durduracağız. Ne darbecilere, ne de diktatörlük heveslilerine geçit vermeyeceyiz”
