Asıl mesleği diş hekimliği olan Özkan Arıkantürk, 1994 yılından beri sikke koleksiyonculuğu yaptığını, ilk yıllarda, cam, bronz, kurşun, süs eşyası gibi objeler biriktirdiğini söyledi. Özkan Arıkantürk, sikke koleksiyonuna Bizans, Yunan, Roma ve Pers sikkeleriyle başladığını ardından kendisi gibi koleksiyoner olan Haluk Perk’in “Belli dönemlere yoğunlaşmak önemli” tavsiyesiyle Grek sikkelerine yöneldiğini söyledi.

“İYİ BİR GÖZ HAFIZASINA SAHİP OLUNMALI”

Sikke koleksiyonculuğu yapanların sahip olması gereken özelliklere değinen Arıkantürk, tarih bilgisinin önemine dikkat çektikten sonra, sadece harfleri tanımanın değil, dili anlamanın da önemli olduğunun altını çizdi. Sikkeler üzerindeki resimlerin önemli araştırma kaynakları olduğunu belirten Arıkantürk sikkeler üzerindeki görselleri ayırt edebilmek ve sınıflandırabilmek için iyi bir göz hafızasına sahip olunması gerektiğini de vurguladı.

Arıkantürk, sikke ve para arasındaki farkı ise “Her sikke bir paradır, her para bir sikke değildir” diyerek ifade etti.

Sunumun ardından kendisine yöneltilen soruları cevaplayan Arıkantürk, koleksiyonculuğun sıkıntılarından bahsederek, ören yerleri ile ilgili akademik çalışmaların artması ve dedektör kullanımının denetlenmesi gerektiğini söyledi.

Editör: Haber Merkezi