İzmir'de yapılan etkinlikte anılan Şair Sennur Sezer'in şiirleri konuşuldu. Sezer'in şiirlerinde toplumcu edebiyatla kendi özgünlüğüni birleştirdiği belirtilerek şiirlerinin hayatın nefes aldığı her yerde olduğunu ifade edildi. 

2 yıl önce aramızdan ayrılan emeğin ve direncin şairi Sennur Sezer İzmir'de yapılan etkinlikte anıldı. Sennur Sezer’in son olarak Manos Yayınları'ndan çıkan “Bütün Şiirleri: Direnç” kitabı da özel olarak tanıtıldı. 

Konak Belediyesi tarafından düzenlenen etkinliğin konuşmacıları, Sennur Sezer’in hayat arkadaşı, Yazar Adnan Özyalçıner, TYS Genel Sekreteri Şair C. Hakkı Zariç ve Şair Gülce Başer idi. Çok sayıda İzmirlinin katıldığı etkinlikte Sezer'in şiirleri okundu. 

Şair C. Hakkı Zariç, Sennur Sezer'in şiirlerinin niteliğini anlatarak "O kadar rafine yerinde şiirler ki düşündüğünüzde 'bu şiiri ben yazabilirim' diyebileceğiniz cinsten. Bu çok özel bir şeydir. Toplumdan, emekten ve insanlık adına bir şairdi. İlk şiirlerini tersane işçiliği döneminde yazmaya başladı. İşçilerin arasında işçilerle birlikte öğrenerek şiire başladı. Şiiri, hayatla nefes alan bir yerde yer alıyor. Gündelik hayattan besleniyordu. Grev çadırlarında, mahkeme önlerinde, öğrenci direnişlerinde, TV programı sunarken her an hayatı anlatmaya çalışıyordu." dedi. Zariç, Sennur Sezer'in Yunancaya da çevrildiğini ve Yunanistan'da yayın yapan bir toplumcu gerçekçi dergide yayınlanacağının bilgisini verdi. 

'KENDİ ÖZGÜNLÜĞÜNÜ YARATMAYA ÇALIŞTI'

Şair Gülce Başer, Sennur Sezer'in şiire başladığı yıllardaki toplumsal özelliklere değinerek şunları söyledi:

"Menderes döneminin politikaları toplumsal mücadeleyi yükseltmiş bununla beraber toplumcu edebiyat da yeniden gündeme gelmişti. Halk ve divan şiirini bilen Sennur Sezer de bu aralar kendine yol arıyordu. İlk kitabından bir beri yeniliğin yolunda oldu ama mütevaziliği seçti. Dönemin editörleri tarafından anlaşılamadı. Kadın şair olmanın zorluklarını yaşadı. Sennur Sezer, çok güçlü ve dirençli bir şairdi. Şiirlerini okumasını istediği işçi sınıfının kendisinden bir şeyler bulmasını istiyordu. Şiirlerinin sağlam topraklara ayak basmasını isterdi. Toplumcu edebiyatla kendi özgünlüğünü birleştirmeyi sağladı."

'UMUDUN VE SEVGİNİN DE ŞAİRİ OLMUŞTUR'

Yazar Adnan Özyalçıner ise Sennur Sezer'in hayatından kesitleri şiirlerinden örnek vererek anlattı. Özyalçıner "Sennur Sezer'in şiirlerini okurken dönemin özelliklerini de bilmek gerekiyor.Sınıfsallığını korurken etkili ve eksiksiz bir şiirden yana olmaya da çalışmıştır. Şiirlerinin yaşamı, toplumu derinden kavrayan bir özelliği vardı. Kadının toplum içindeki yerini sınıfsal ve siyasal açıdan da irdelenmiştir. O sesini aramaktan çok geliştirmek ve derinleştirmek için şiir yazdı. Şiirleri kadınların çığlıydı. Şiirlerinde dünü bugüne, bugünü de geleceğe bağlar. Söylenmemiş sözlerin değil söylenmesi gereken şeylerin şairiydi Sennur Sezer. Umudun şairidir. Umudun şairi olmuştur, direncin şairi olduğu gibi. Sennur, sevginin de şairidir" dedi. 

Etkinlikte ayrıca, “Bütün Şiirleri: Direnç” kitabı Adnan Özyalçıner tarafından okuyucular için imzalandı. 

EVRENSEL

Editör: Haber Merkezi