2007 yılında İzmir'de Han Tiyatrosu'nu kuran, sanat yönetmenliğinin yanı sıra oyunculuk, rejisörlük ve eğitmenlik yapan usta tiyatrocu Rüçhan Gürel, İzmir'de uzun zamandır kurulması beklenen şehir tiyatrosu için İzmir Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmenliği'ne aday oldu. Gürel'in oluşturduğu yönetim kurulunda Sahne Direktörü Cem İdiz, Sanat Teknik Direktörü Cenk Oral ve Sanat İletişim Direktörü olarak ise Emel Bala bulunuyor. İzmir için yapmayı planladıkları projeler için titiz bir çalışma yürüttüklerini dile getiren Rüçhan Gürel, "Sanatçı göçünü önlemek çok önemli. İzmir'de çoğu sanatçı kentte kalamıyor. Şehrin geneline yayılan tiyatro ile tüm sanatçıların iş bulma olanağını sağlamak mümkün olacak. Tiyatro İzmir'in geneline yayılmazsa, bir iki binanın içinde kalırsa, şehre gerçek anlamda ulaşmayacağı inancını taşıyorum. Bu nedenle de 'Şehir tiyatrosu şehrin tiyatrosudur' diye bir sloganımız var" dedi.

'BÜTÜN ZAMANIMI TİYATROYA HARCADIM'

Titiz bir şekilde çalışıp, önemli projeler ortaya koyduklarını belirten Rüçhan Gürel, "Bütün zamanımı tiyatroya harcadım. Onun dışındaki sektörlere pek yönelmedim, yönelmeye fırsatım olmadı. Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nı bitirdim. İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu, Trabzon, Bursa ve İzmir Devlet Tiyatroları’nda çalıştıktan sonra 3 yıl önce kendi istediğimle ayrıldım. 2007 yılında Han Tiyatrosu'nu kurmuştum. Önümüzde İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmenliği adaylığı var. Bu yolda yaklaşık 2 aydır çok ciddi bir çalışma yürütüyoruz. Bizden istedikleri 3 yıllık hedeflerimiz ve projelerimiz var. Sıfırdan kurulacak bir yapı olduğu için çalıştırılması planlanan teknik ekip, konuk sanatçı sayısı, kadrolu oyuncularla ilgili de bizim görüşlerimizi almak istiyorlar. Tüm bunları hazırladık. Sahne Direktörü Cem İdris, Sanat Teknik Direktörü Cenk Oral, Sanat İletişim Direktörü Emel Bala ile birlikte adaylık başvurumuzu yaptık. Çok önemli ve değerli isimler" ifadelerini kullandı.

'HER İLÇEYE EN AZ BİR AMFİTİYATRO'

İzmir Şehir Tiyatrosu'nu sadece oyun üreten bir kurum değil, şehrin sanat ve kültür politikasının ortaklarından biri haline getirmeyi planladıklarını vurgulayan Gürel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hedeflerimizi 1'inci yıl, 2'nci yıl ve 3'üncü yıl olmak üzere yıl yıl programladık. 3'üncü yılın sonunda hayata geçirmeyi planladığımız konservatuvar projemiz var. İzmir'de yaklaşık 8 ay yaz havası yaşandığı için açık hava gösterimleri yapılabiliyor. Her ilçeye en az bir amfitiyatro projemiz var. 150- 200 kişilik semtte sanatla ilgilenmek isteyen her yaş grubunun kendisini ifade edebileceği ve belediyenin sağladığı katkılarla bu olanağı gerçekleştirmelerini sağlamak istiyoruz.”

'1 MİLYON SEYİRCİYE ULAŞMA HEDEFİMİZ VAR'

İzmir'de tiyatro izlemeyen kalmayacak şekilde bir planlama yaptıklarını ifade eden Gürel, kentin en ücra köyünde çocuklardan yetişkinlere ‘tiyatro izlemeyen kalmasın' diyerek, 1 milyon seyirci hedefi koyduklarını söyledi. Gürel, "İzmir'in büyük üstatlarından rahmetli Prof. Dr. Özdemir Nutku'nun 'Kamyon Tiyatrosu' projesi vardı. Askıda olan bu projeyi hayata geçirerek en ücra köyde oyun seyretmemiş tek çocuk kalmamasını istiyoruz. Hedefimiz sadece çocuklar değil, o köylerde yaşayan yetişkin ve gençlerin de tiyatro izlemesini hedefliyoruz. Sanatla iç içe olan insanların çok farklı pencerelerden bakabileceğini biliyoruz. Rahmetli Suat Taşer'in köy, semt ve mahalle tiyatroları var. Projemize dahil ettik ve bu projeyi çok sahipleniyoruz. 1 milyon seyirciye ulaşma hedefimiz var. Hayal değil, bilerek hedef diyorum. Tüm ilçelerde aynı anda şehir tiyatrosunun haftanın bir günü perde açması ile çocuk ve yetişkin oyunlarıyla perde açabileceği bir yapılanmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

DHA

Editör: Haber Merkezi