İZ GAZETE- Yunus Bekir Yurdakul'un sunumuyla gerçekleşen İkinci Kuşak programının konuğu fotoğrafçı Arda Gönül, dayısı Cavit Kürnek'i konuştu. Gönül, Cavit Kürnek’in sanat hayatına ilişkin önemli açıklamalarda bulunarak, “ Kendisi hayatı çok severek dolu dolu yaşardı. Özellikle annesine ve doğaya çok düşkündü. Nerede bir sanat etkinliği var orada yer alırdı. Kendisi manevi babamdı. 10 yaşındayken annem ve babam ayrıldıklarında, anneannem ve dayımla birlikte yaşadım. Farklı oluşunu benim dışımda herkes hissediyordu. Fotoğrafçılığından önce Varlık Dergisi’nde küçük öyküleri yayınlamıştı. Bununla da övünürdü. Edebi yarışmalara da girmişti. Türk sanat müziği geçmişi de vardı” dedi

‘ÇOK YÖNLÜ BİRİSİYDİ’

Sanata olan tutkusunun çevresindeki insanların etkisi ve kendi içinden de gelen bir yetenek olduğunu söyleyen Gönül, “ Yeteneği yaratılışında vardı. Oldukça naif ama bir o kadar da güçlü bir kişiliğe sahipti. Okuduğu yabancı ve türk yazarlardan etkilenmiştir. O dönem de fotoğraf konusunda İzmir’de Balım Fotoğrafçılık vardı ve onlardan teknik kimyasal öğrenerek, makine ediniyor. Bizlerin göremediği bakış açısıyla bakardı. Kadrajda çekmeden önce fotoğrafı kafasında bitiriyordu. Çok yönlü birisiydi. Dayım için fotoğrafta kadrajın estetik ve güzel olması önemliydi. Tersi olursa da acımasızca eleştirirdi. Özellikle fotoğraf makinası onun bir uzvuydu. İnsan figürünü çok kullanırdı. Fotoğrafta geniş açıyı çok severdi. Çektiği her fotoğrafında ilgili anekdotlara yer verirdi. Öncesinde ve sonrasındaki hikayeyi anlatırdı” dedi.

Kendisinin fotoğrafla uğraşmasında etken rol oynadığını söyleyen Gönül, ‘Birisinin size bir şeyleri aşılaması lazım ve bu durum tutku haline geliyor’ ifadelerini kullandı.

.

Editör: Haber Merkezi