2 bin tiyatro emekçisinin imzası ile başlayıp Türkiye’nin dört bir yanından 427 tiyatronun katılımıyla 32 bini aşkın imzayla muhataplarına iletilen talepler cevapsız kaldı. Hak temelli taleplerin takipçisi olan ‘Tiyatromuz Yaşasın İnisiyatifi’, 11 Temmuz’da kapalı tiyatro salonları önünde okuduğu bildiriyle taleplerini bu kez kamuoyuna duyurdu. İzmir ve ilçelerinde faaliyet gösteren özel tiyatrolar bildiriyi İzmir Han Tiyatrosu önünde buluşup tüm Türkiye ile aynı zamanda okudu.

ENDİŞE BÜYÜK!

Salgınla birlikte her sektörde olduğu gibi tüm sanatsal faaliyetlerin de sekteye uğramasına bağlı olarak sanatçıların ve tiyatro kuruluşlarının ekonomik kayıpları, yetersiz sosyal güvenceler, ağır vergiler ve salon kiraları, tiyatrocuları kaçınılmaz bir dar boğaza soktu. Bunun yanı sıra yaz sezonu başlamak üzereyken ve tiyatrolara yapılacak somut bir destekten henüz söz edilmezken normalleşme planı çerçevesinde 1 Temmuz itibariyle tiyatro salonlarının açılacağının ilan edilmesi tiyatrocuların endişesini de arttırdı.

DİLEKÇE VERMİŞLERDİ!

Tiyatromuz Yaşasın İnisiyatifi, Türkiye’deki tüm özel ve bağımsız tiyatroların ortak sorunlarına çözüm arayan dilekçesini, 27 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile tüm yerel yönetimlere iletmişti.

İnisiyatif, tüm Türkiye’den 427 tiyatroyu temsilen tiyatroların ekonomik destekten yoksun kaldığı bu süreçte yeterli hijyen şartlarını sağlamadan ve düzenlemeleri yapmadan salonlarını açarak toplum sağlığını tehlikeye atamayacaklarını dile getirmişti. Öte yandan inisiyatifte yer alan tiyatrolar, yerel yönetimlerin toplum sağlığına yönelik tüm tedbirleri almasıyla birlikte Türkiye genelinde tüm açık hava tiyatrolarında, meydanlarda, bahçelerde, sanatın coşkusunu yaşatacak festivallerde halkla buluşmayı dört gözle beklediklerini ifade etmişlerdi.

EYLEM DÜZENLENDİ

Taleplerine hiçbir çözüm önerisi getirilmeyen İnisiyatif, 11 Temmuz’da tüm Türkiye’de kapalı tiyatro salonlarının önünde taleplerini dile getiren bildiriyi okumak üzere bir eylem düzenledi. Dikili Atarneus Tiyatrosu, Han Tiyatrosu, İzmir Halk Tiyatrosu, Oyun Hamuru Tiyatrosu, Öteki Beriki Tiyatro Topluluğu, Rest Tiyatro, Tiyatro Kalemi, Toprak Sahne, Tiyatro Pınarı ve Tiyatro Terminal; İzmir Han Tiyatrosu’nda bir araya gelerek bildiriyi okudu. Aydın Ekip Atölye, Mavi Sanat Tiyatrosu, Tiyatro Nienor, Tiyatro Punta ve Bir Varmış Bir Yokmuş Tiyatro da bildirinin destekçileri arasında yer aldılar.

11 TEMMUZ BİLDİRİSİ

Tüm Türkiye’den hak talepleri ekseninde birleşen bütün bağımsız tiyatroların bildiride dile getirdikleri ve halen bir çözüm getirilmeyen talepleri şöyle:

Bizler, pandemi süreciyle birlikte hayatta kalma mücadelesi içinde olan sanat üreticileriyiz.

Bu dönemde farklı iş kollarındaki tüm emekçilerle aynı kaderi paylaşıyor ve nefes almaya çalışıyoruz.

Tiyatromuz Yaşasın İmza Kampanyasına destek veren Türkiye’den yüzlerce tiyatronun oluşturduğu Tiyatro İnsiyatifi olarak ve binlerce imzayla bize destek veren seyircilerimizi de yanımıza alarak; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile yerel yönetimleri tüm tiyatro emekçilerinin yanında durmaya ve sorunlarımıza çözüm aramaya bir kez daha davet ediyoruz.

Gönül ister ki sahnelerden selamlayalım sizler ancak bu ekonomik koşullarda sahnelerimizi açmamız maalesef mümkün değil!  Bu sebeple Tiyatrolarımızın yaşaması için henüz yetkili ve sorumlu muhataplarımızdan bir çözüm önerisi sunulmayan taleplerimizi bir kez daha tekrarlıyoruz:

  • Tiyatroların KDV, Gelir Vergisi, Stopaj vergi oranları yeniden düzenlenmeli, mevcut borçlarla ilgili düzenlemeler acilen yapılmalıdır.
  • Elektrik, doğalgaz, su gibi giderlerimiz 2021 Ocak ayına kadar dondurulmalıdır, var olan borçlar taksitlendirilmeli ve sonrası için de indirim uygulanabilecek bir düzenleme yapılmalıdır
  • 2021 Ocak ayına kadar Tiyatroların salon kiralarına ilgili Bakanlıkça destekte bulunulmalıdır.
  • Tiyatrolarda çalışan personellerin maaşları ile ilgili destek olunmalı ve 2021 Ocak ayına kadar olan SGK primleri geçici bir yönerge ile ilgili bakanlıkça ödenmeli, geçmiş prim borçları ile ilgili düzenlemeler yapılmalıdır.
  • Tiyatro sezonu sağlıklı biçimde başlayana dek tüm tiyatro emekçilerinin asgari yaşamsal koşulları bireysel maddi desteklerle sağlanmalıdır
  • Zaman kaybetmeden Tiyatro Yasası çıkarılmalıdır. Türkiye’de tiyatro yapan ödeneksiz özel ve bağımsız kurumlar “Kamusal Tiyatro” unvanı almalı ticarethane kimliğinden kurtarılıp “Kamusal Hizmet Üreten Sanat Kurumu” statüsüne geçirilmelidir.
  • Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından verilen “Özel Tiyatrolara Devlet Desteği” olarak tanımlanan yönetmelikteki yapılan değişiklikler tekrar gözden geçirilerek, hem Bakanlığı hem Sanat Kurumlarını rahatlatacak şekilde net bir yapıya kavuşturulmalıdır.
  • Ancak bunlar yapıldığında nefes alabilir, hayatta kalabilir ve üretimlerimize devam edebiliriz. Bu sorunlar çözülmediği takdirde sahnelerimizin perdesi ve salonlarımızın kapısı maalesef açılamayacaktır
Editör: Haber Merkezi