SERAP ATKAN/ İZ GAZETE- İzmir’de aktif faaliyet gösteren ve her yıl düzenli olarak kentin tiyatro hayatına katkı sağlayan on altı bağımsız tiyatro topluluğu, Öteki Beriki Tiyatro Topluluğu kurucusu Yılmaz Tüzün’ün çağrısı ile İzmir Bağımsız Tiyatrolar İnisiyatifi (İzmir BTİ) çatısı altında bir araya geldi. İzmir BTİ, çatısı altında birleşen on altı tiyatrodan biri olan Tiyatro Salt’ın Genel Sanat Yönetmeni olan Bahadır Yüksekşan ile keyifli söyleşi yaptık.

Yılmaz Tüzün’ün yaptığını çağrının son derece yapıcı olduğunu söyleyen Yüksekşan, “Bağımsız faaliyet gösteren ve kendi imkânları ile ayakta kalan ve üretmeye çalışan tiyatrolarla el ele olmak fikri bizim için çok değerli” diyor.

1-Sizce tiyatro nedir ve neden değerli?

Tiyatro Salt olarak anlayışımızı genel olarak da olsa tanımlamak istersek; bizim sunmayı, üretmeyi ve paylaşmayı tercih ettiğimiz alternatif tiyatro noktasında, tiyatronun insan ve toplumun, evrensel veya lokalde yaşadığı her türlü çelişki, ilişki, karşıtlık, birlik ve çatışmalarını çağdaş ve sanatsal öğelelerle yansıtmak veya fotoğraf çekmek diyebiliriz. Mottomuz olan “ Sahnede Gerçek Var!”bu sanatın değerli olmasının en önemli sebebidir bizce. Gerçek değerlidir, kimi zaman yaşanırken, ifade edilirken zordur ama görünür olması gerekir.

TİYATRO, UZUN SOLUKLU BİR GERÇEK

2-Tiyatro beklediği önemi görüyor mu ve gençlerin tiyatroya ilgisi nasıl?

Tiyatroya beklenilen önemin her anlamda verilmediği, ülkemiz hatta dünya için çok uzun soluklu bir gerçek. Ancak bu anlamda, bu değeri yeni şeyler üretmeden, aynı iş ve duruşları sergileyerek beklemenin de bir yararı olmadığını düşünüyor ve gözlemliyoruz. Bu değeri kazanmak hatta yeni bir değer oluşturmak adına “yeni dünya” için uyumlu bakış açılarının önemi artık yadsınamaz bir gerçek. Alternatif projeler üreten bir oluşum olarak, oyunlarımız özellikle genç seyircilerimizden gerçekten büyük ilgi görüyor. Çağdaş, cesur, gerçekçi ve bir sözü olan yerli ve uyarlama metinlerimizin ve alternatif sergileme seçimlerimizin genç seyircilerimize daha fazla ulaştığını düşünüyoruz.

3- Oynadığınız oyunlar toplum meselelerine dâhil oluyor mu?

Proje seçimlerimizde, bu topraklarda veya bu dünya da yaşananlara dair bir sözümüz, bir meselemiz olması bizim en önemli kriterimiz. İzmir ‘de faaliyet gösteren Bağımsız tiyatrolar içinde, alternatif ve cesur bakış açımızın önemli bir renk olduğunu düşünüyorum. Kadına şiddet, hayvana şiddet, cinsiyet ve sınıfsal ayrımcılık, her türlü ötekileştirme, aile içi istismar, sevgisizlik, yalnızlık gibi çağın getirdiği, toplum olarak yüzleştiğimiz pek çok toplumsal ve evrensel konu oyunlarımızın lokomotifini oluşturuyor.

‘ÜRETMEK ADINA ELE ELE OLMAK ÇOK DEĞERLİ’

4-İzmir Bağımsız Tiyatro İnisiyatifi kuruldu. Tiyatro SALT olarak siz de yer alıyorsunuz. Niçin kurulduğunu ve inisiyatif içinde bulunma fikrine nasıl sahip olduğunuzu sizden dinleyelim.

Pandemi döneminde başlayan ve tüm Bağımsız tiyatroları etkileyen bir süreci hala maalesef yaşamaktayız. Bu süreç içinde, son derece yapıcı bir çağrı ile dahil olduk. Bağımsız faaliyet gösteren, ödeneksiz, kendi imkânları ile ayakta kalmaya, üretmeye çalışan tiyatrolar ile “bağımsızlığımızı” korumak ve sanat adına üretmeye devam etmek adına “el ele” olmak fikri ve adımı bizim için çok değerli.

​​​​​5-Peki tiyatronun geleceği nereye gidiyor?

Hepimizin bildiği üzere, Pandemi süreci oldukça belirsiz. Bu anlamda yönümüz, yolumuz gerçekten büyük bir soru işareti. Bunun haricinde de tiyatronun geleceği, çok genel tanımıyla daha fazla kişiye ulaşmak ve daha çok insanı “seyirci” yapabilmekten geçiyor. Bu da daha önce de belirttiğimiz gibi, sanatsal bakış açısını ve tiyatronun temel değerlerini yitirmeden, değişen dünyaya uyumlu üretimlerde bulunarak mümkün olacaktır diye düşünmekteyiz.

SANAT RUHU YÜKSELTEN BİR ŞEY

6- Son olarak gençlere ve sanat okuyanlara önerileriniz var mı?

Sanat, ruhu yükselten bir şey. Picasso’nun bir sözü var: “Sanatın amacı, günlük yaşamın bulaşan tozlarını ruhumuzdan temizlemektir”.

Gençlerimiz için söyleyebileceğim tek şey şu olabilir: Meslek olarak seçilmemiş olsa da, sanatı, hayatlarına dair temel bir ihtiyaç haline getirilmeliler. Bu şekilde, koşullar ne olursa olsun her zaman ruhlarını tazeleyecekleri, güçlendirecekleri bir sığınakları olacaktır diye düşünüyorum.

İZMİR BTİ'NİN BASIN BİLDİRİSİ

Bizler, bağımsız tiyatrolarız… Bizler, İzmir’de tiyatro edimiyle varlığını sürdüren, üreten tiyatrolarız. Yaşadığımız kentin eşitlik, evrensellik esasıyla perdelerini açan sanat üreticileriyiz. “Buradaydık! Sahnedeydik!” diyebilmek, daha da yazmak, oynamak, tasarlamak için; yüzyıllardır söylenmiş, yazılmış, çizilmiş sanatın içinde: “Tiyatro sahnesini seçmişleriz.” Kentimizin tiyatro belleğinin seyrinde görünebilir olmak, üretmişler olabilmek için, bağımsızlaşanlarız sahnelerimizde… Öyleyse, insanın tasasına, hüznüne, kahkahasına, hikâyesine ortak bizler, şimdi birbirimizin tiyatrolarının ortaklaşan dertleriyle dayanışmak için yola çıkıyoruz. “İzmir’de Bağımsız Tiyatrolar Var!” diyoruz. Her daim dayanışmayla…

HANGİ TİYATROLAR YER ALIYOR?

Bir Varmış Bir Yokmuş Tiyatro, Günce Sanat Tiyatrosu, Han Tiyatrosu, İzmir Halk Tiyatrosu, New York Sanat Akademi, Oyun Hamuru Tiyatrosu, Öteki Beriki Tiyatro Topluluğu, Roket Yapım, Tiyatro Kalemi, Tiyatro Nienor, Tiyatro Pınarı, Tiyatro Punta, Tiyatro Salt, Tiyatrohane, Tiyatrolog, Toprak Sahne Tiyatrosu.

Editör: Haber Merkezi