OBEN ULU- Kitabın yazım sürecini anlatan ve 10 yıllık bir emeğin ürünü olduğunu ifade eden Kütüphaneci-Yazar Aydın İleri; “Kitap çalışmam yaklaşık 10 yıllık bir emeğin ürünü. Bine yakın kitabı bu çalışma için taradım. Kitabın alt yapısında ciddi bir kütüphane ve arşiv çalışması bulunuyor. Kütüphane ve arşiv süreci kitabın üretim sürecinin mutfağı.  Her bilgi her anı-öykü kaynakçalı. Kitapta kaynakçası olmayan rivayete dayanan bilgiler yok. Belgeli hikâyeler kitabın en önemli özelliği” dedi.

EKSİK VE HATALI BİR YAZIM OLMAMALIYDI.

Aynı anı-hikâyenin birçok kaynaktan karşılaştırılarak yazımının gerçekleştirildiğini ve hata yapma lüksünün olmadığını belirten İleri; “Atatürk ulusal liderimiz ve kahramanımız. Onu anlatan kitaplarda sorumluluk daha fazla. Hata yapma korkusu yazım sürecinde her zaman daha dikkatli olmamı gerektiriyordu. Bende öyle ilerledim. Kitabı yazmamın bir başka nedeni ise meraktı. Yeni bilgilere ulaşma merakı. Kenarda köşede kalmış anıların gün yüzüne çıkmasıydı. Başarabildiysem ne mutlu bana. Yine de hatalarım varsa affola” dedi.

KÜTÜPHANECİ OLMAMIN AVANTAJINI KULLANDIM

İleri ayrıca; “Öykülerin %60 özgün daha önce yaygın şekilde yayınlanmamış öyküler. Kütüphaneci olmamın, bilgi kaynaklarına daha rahat erişebilmenin avantajını kullandım. Üniversite kütüphanelerinden, okul kütüphanelerinden, halk kütüphanelerinden ödünç alarak üretim-yazım süreçlerinde faydalandığım kitaplar oldu. Meslektaşlarıma da ayrıca teşekkür ediyorum. Bu kitaba kaynaklık etmesi için sahaflardan ve kitap fuarlarından kitap satın alırken harcadığım paralarla arabamı yenileyebilirdim. Önemli olan yeni bir araba değildi. Bu kitabın üretimi daha ağır basıyordu”

KİTABI BERGAMA’DA TAMAMLADIM

“Kitabı ayrıcalıklı kılan bir yönü de bir kültür-kütüphane şehri, Atatürk’ün tavsiyeleri ile festivalleri ile önemli turizm hamleleri yapan Bergama’da son halini vermem oldu. Bu nedenle Bergama’ya ve Bergamalılara ayrıca bir teşekkür borcum var. Düşün ki elimde en az bin parçalı bir pazıl vardı. Bu pazılı Bergama’da birleştirdim. Ve bu kitap son şeklini aldı. Bu kitabın ilk imza gününü de Bergama Kültür Merkezinde Artem Kitabevinde yaptım. Çok keyifli bir anı benim için”

YAZAR SÜLEYMAN BULUT İLHAM KAYNAĞI OLDU

“Raflarda bu konuda pek çok kitap vardı ama raflarda var olan kitapların büyük bir kısmı Copy paste (kes-kopyala-yapıştır) emek verilmeden üretimdeki çalışmalar. Bu yöntem dışında bu işi özenle yapılabileceğini gösteren önemli kitap çalışmaları var. Bu işi en iyi yapan, özen gösteren yazar dostum- ağabeyim Süleyman Bulut. Kitabı yazma ilhamını da ondan aldım. Onun yazım süreçlerinde zaman zaman kaynak tarama çalışmalarına benim de minik katkılarım var. Onun uzun süren kitap yazım süreçlerine tanık oldum. Süleyman Bulut benim kitap çalışmama bir öykü armağan etti. O öyküyü bana gönderdiğinde çocuklar gibi sevinmiştim. Kitabın seyri değişti o öyküyle...  Kitabın yazım sürecinde bende kaynakçalı, belgeli üretim çizgisinden gittim”

BU KİTABI HAZIRLAMAK ATA’YA OLAN BİR BORCUMDU

“Üretilen eserlerin niteliği yazmama teşvik etti. Yaşadığım, büyüdüğüm ülkenin çocuklarına, insanlarına karşı bir sorumluluğum var. Bir anıya ulaşmak için aylarca araştırma yaptığımı biliyorum. Bir anı-öykü için yıllarca emek vermeye değer. Çıkan çalışma insanın mutluluk kaynağı oluyor. Kitap cumhuriyeti kuran lidere bir saygı duruşu, bugünün çocukları için bir armağan. Sadece çocuklar için değil herkesin keyifle okuyabileceği bir anı-öykü kitabı”

KİTAPTA SİVİL ATATÜRK VAR

“Öykülerde Atatürk’ün çocukların ilgisini çekecek daha çok Atatürk’ün sivil insan yönünü öne çıkıyor. Kitapta; savaş meydanlarında kazanılan zaferleri eğitimle, kültürle, barış kültürüyle, sanatla, sporla, bilimle, eğitimle üretimle pekiştiren Atatürk'ün izini sürdüm. Kitapta sivil Atatürk var. Çocuk, ağabey, arkadaş, sevgi dolu, babacan Atatürk var. Oyunlar oynayan, halaylar çeken, ağlayan, gülen, okuyan-yazan, şiirler okuyan, müzik dinleyen, müze gezen, tiyatro izleyen, sanatçıyı ayakta alkışlayan, sporcuyu ödüllendiren, çiftçiye-köylüye değer veren, çevreye-doğaya-hayvanlara saygılı, "bizden" bir Atatürk var. Kitapta en çok oyun oynamayı seven, kitabı-kütüphaneyi okumayı seven, okuma kültürünü yaşatan anı-hikâyeler ağırlıkta”

KİTAPTA BAŞKA KİMLER VAR?

“Kitabı ithaf ettiğim iki değerli cumhuriyet kadınını anmadan geçmeyelim. Prof. Dr. Türkan Saylan ve duayen kütüphaneci Leman Şenalp. İki değerli insanı saygıyla anıyorum. Türkan Saylan hocamın elinden simit yedim, çay içtim. Onun sayesinde yazarlarla, tanıştım. Onun elinde büyüyen bir ‘Deniz Yıldızı’ olmanın görev bilinciyle yazıldı bu kitap. Leman Şenalp Atatürk'ün izinde bir kütüphaneci, kütüphanecilik bilimine değer katan sayılı insanlardan, ayaklı bir kütüphaneydi. Atatürk'le ilgili birçok makalesi ufkumu açtı. Bu iki özel insan ithaf etmekten çok mutluyum. İkisi de bu Cumhuriyet’e, yakışan, üreten bilim kadını. Kitapta kimler yok ki? Florya'da Atatürk'ün kayığının peşinden yüzen Ara Güler. Atatürk'ün masasından leblebileri yiyen Hanri Benazus. Atatürk'ün Kütüphanecisi Nuri Ulusu. Atatürk'e fahri profesörlük unvanının verilmesini öneren Yahya Kemal. Atatürk'ün savaş meydanlarında elinden bırakmadan okuduğu Çalıkuşu kitabının yazarı Reşat Nuri Güntekin. Ağabeyi Atatürk'le keyifli çocukluk geçiren Makbule Atadan. Atatürk'ün ‘Uçan Kızı’ Sabiha Gökçen. ‘Berlin Panteri’ kaleci (Türkay) Turgay Şeren. Atatürk'le Vals yapan yazar Mina Urgan ve Atatürk’le ilgili en önemli kitapları kalem alan Turgut Özakman var”

BENİ EN ÇOK ETKİLEYEN ÖYKÜ;

“Beni bu öykülerin hepsi çok etkiledi, etkilemese kitaba almazdım. Bazı öyküler biraz öne çıkıyor özellikle de her fırsatta okumanın önemini değerini açıklayan; ‘Atatürk ve Çalıkuşu’ öyküsü, ‘Harçlığın Yarısı Kitaba’ öyküsü ve en etkileyici ve beni heyecanlandıran öykü; ‘Atatürk'ün Bisiklet Takımı’. Atatürk ve Bisiklet birebirine çok yakışıyor”

Editör: Haber Merkezi