Halkından ve ülkenin sorunlarından bu kadar kopuk, uzak, kendi yarattığı dünyada yaşayan bir anlayış tarafından yönetiliyor olmak gerçekten iç bayıltıcı bir durum. Hani Mevlana, ‘söylediğin karşındakinin anladığı kadardır’ demiştir ya, durum budur. Vatandaş söylüyor, sesini duyurmaya çalışıyor ama heyhat… Anlayan yok! Zira yönetimde bir ‘körler sağırlar iktidarı’ var!

Örneğin, vatandaş ‘Aşıya ulaşamıyoruz, ölüyoruz’ diyor, iktidar ‘emekliler darbe yapacak’ diyor.

‘İşsizlik aldı yürüdü, iş yok, üretim, istihdam yok’ diyoruz, iktidar ‘Montrö’yü bir konuşsak’ diyor.

Biz, ‘yargı taraflı, hak, hukuk adalet nerede’ diyoruz; iktidar ‘Kanal İstanbul’u yapacağız’ diyor.

‘Ekonomi battı, faizler ve kurlar aynı zamanda artıyor, enflasyon patladı’ diyoruz, iktidar ‘seni terörist seni’ diyor.

Yokluk yoksulluk ile başa çıkmaya çalışan vatandaş ‘128 milyar dolar nerede’ diye soruyor, iktidar ‘Vay bana hakaret ettin’ diyor…

Böyle absürd bir hal var ülkemizde… İktidar burada yaşamıyor sanki ama vatandaş tüm ağırlığıyla ülkenin üzerine çöken karabasanın altında eziliyor.

Refahta değil, yoksullukta buluşmak!

Yönetim anlayışı halkı yokluk yoksulluk ve cehalette bir araya getirmek ve sadaka ile kendisine bağımlı kılmak olan ‘şahsım rejimi’  vatandaşa törenle ‘patates soğan’ dağıtıyor. Her ikisinin de kilosu markette 90 kuruş! Yani üç kiloluk torba verse 2 lira 70 kuruşluk ‘hibe’..Evet, vatandaş buna da muhtaç hale getirildi, o ayrı! Ama şu üç kuruşluk hibe için devlet törenleri yapmak kürsüler kurmak nedir? Refahta değil yoksullukta buluşturduğunuz insanları daha da utandırmak mı?

Ne güzel değil mi; bir avuç yandaş yalaka iktidarın nimetlerinden refahından ballı börekli yararlanırken yoksullaştırılan milyonlar soğan patates kuyruğunda! Buna bir de cehalet eklerseniz, düşünmez sorgulamaz, ‘ben neden yoksulum’ diye!

Aşı olanlar yine cezalı

Salgın dönemi boyunca ‘şahsım’, ahaliye yasakladığı her türlü kitlesel etkinliği  ‘gururla’ yaptı mı, yaptı! Kongreleriyle, cami açılışlarıyla, cenazelerle on binlerce vatandaşı bir araya toplayıp ‘salgını takmıyorum’ mesajı verdi mi, verdi! Herkese yasaklanan toplu iftarı Saray’da yaptı mı yaptı! Ortalık kırmızıya bulandı, vakalar patladı, ölümler arttı, yoğun bakımlar patladı mı, patladı! Nüfusa oranla vaka sayısında (ki yetersiz testle) dünya birinciliğini aldık mı, aldık!

81 ilden on binleri Ankara’ya toplayıp virüse bayram yaşatan ve ülkeye yayan zihniyet acaba bu birincilikle de gurur duyuyor mudur?

Yöneticiler, örnek olması gerekirken ‘salgın yokmuş gibi’ etkinlik yapmakta sakınca görmeyecek, aciz Sağlık Bakanı da çıkıp ‘sorumlu 84 milyon’ deyip suçu halka yıkacak! Aslında 84 milyonun içinde ‘şahsım’ da olduğu için acaba ancak bu kadar mı söyleyebiliyor?

Sözüm ona önlem alındı, kabak yine aşılarını olan 65 yaş üzerine patladı!