HİLAL TAŞÇI /İZ GAZETE- Batman'ın Beşiri ilçesinde, 18 yaşındaki İpek Er'e cinsel istismarda bulunan ve Er'in intiharına neden olan Uzman Çavuş Musa Orhan, geçtiğimiz gün tahliye edildi.

Orhan'ın tahliyesi birçok tepkiye sebep olurken, Kadın Savunma Platformu'ndan Emine Akbaba tahliye kararına yönelik, İz Gazete'ye özel açıklamalarda bulundu.

'BİZİM HAYATLARIMIZ 3-5 ADAMIN AĞZINDA DEĞİL'

Emine Akbaba, “Bugün Musa Orhan tutuklanma süreci kadınların aslında sosyal medyadan tepki göstermesi ve bunun Musa Orhan tutuklansın talebinin istenmesiyle gerçekleştirildi. Çünkü Musa Orhan bizi intihara sürüklerken aslında ‘nereye şikayet edersen et bana hiçbir şey olmaz’ cürretiyle hareket etmişti. Sonra bunun arkasından Süleyman Soylu, sosyal medyadan yükselen tepkiyi hedef haline getirmişti. Tam da Musa Orhan’ın tecavüz haberini yapan gazeteci tutuklanırken, Musa Orhan serbestçe hiçbir işlem görmeden günlerce sokaklarda dolaşmaya devam etti. Bugün aslında tacizleri aklayanın kim olduğunun bir kez daha görmüş oluyoruz. İstanbul Sözleşmesini hedef gösterenler, uygulamaya dair aciz olanlar, kadınların hayatlarını bir MYK toplantısında 3-5 adamın ağzına bırakıyorlar. Bizim hayatlarımız bugün 3-5 adamın ağzında değildir. O yüzden de hayatlarımız pazarlık konusu da değildir. İstanbul Sözleşmesi'ni tartışmaya açtırmayacağız ve İstanbul Sözleşmesi uygulansın diye sokaklarda, meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Musa Orhan’ın da bugün tahliyesi kadın katillerine bir güven vermektir, sırtını sıvazlamakdır. Kadın katillerinin baş savunması da Erdoğan ve Soyludur” ifadelerini kullandı.

'İSİMLERİMİZ ÜÇÜNCÜ SAYFA HABERİ OLARAK KALAMAZ!'

"Bugün AKP aslında bir suç çetesi olarak kendini göstermektedir" diyen Akbaba, “İnsan süsü vererek kadın cinayetlerinin üstünü örtmeye çalışıyorlar. Bugün dosyaya gizlilik kararları vererek bütün kadın katliamlarının üstünü örtemeye çalışıyor. Biz kadınlar 'Gülistan Doku nerede, ona ne oldu' diye sormaya devam edeceğiz. Çünkü bugün biliyoruz ki Şule Çet’in dosyasına getirilen olay aslında bugün Duygu’nun da başına getirilmeye çalışılıyor. Her gün bir kadın cinayetiyle uyanırken, isimlerimiz sadece birer isim olarak üçüncü sayfa haberi ve bir fotoğraf karesi olarak kalamaz. Bizler, 'Yaşamak istiyoruz' çığlıklarıyız. AKP’nin istediklerini vermeyeceğiz.  Katledilen her kadının da isyanıyla sokaklarda onların öfkesiyle olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Musa Orhan'ın serbest kalması sosyal medya hesabı üzerinden de çok büyük tepkilere sebep oldu. Sanatçılar, siyasiler, vatandaşlar ve aydınlar bu tahliye kararını bir ağızdan itiraz etti. İşte o paylaşımların birkaçı: 

Zeki Kayahan Coşkun, "Tecavüz, ölüme sebep olmak cezalandırılması gereken suç değildir mi? Kadınların kendisine güvende hissetme hakkı ne olacak? Güzel ülkemin, hatta gezegenin güçlü kadınları görüşününz ne olursa olsun susmayın. Kendinizi güvende hissetmek en büyük hakkınız."

Şevval Sam, "Bana bir şey olmaz dedi ve haklı çıktı! Bu ülkede tecavüzcüye bu cümleyi kurduran ve bunu uygulayan her karar mercii tecavüzcüdür!
Kadınlar ve çocuklar güvende değilseniz dövüş sporları öğrenin’ Kendinizden başka kimse yok sizi koruyacak, bu illetten!"

Can Dündar, "Tecavüz ettiği gence, “İstediğin yere şikayet et, bir şey olmaz. Daha önce de çok yaptım, bir şey olmadı” demişti. Bir bildiği varmış.
Devlet, tecavüzcünün yanında... Biz mağdurun mezarı başında hala haykırıyoruz"

Nurgül Yeşilçay, “İstediğin yere şikayet et! Bana bir şey olmaz!” demişti! Biz de tekrar ve tekrar söylüyoruz: #MusaOrhanTutuklansın

Başak Demirtaş, "Daha kaç ailenin ocağına ateş düşüreceksiniz? Yetmedi mi ketilleri, tecavüzcüleri  koruduğunuz?"

Serpil Kemalbay, "Musa Orhan tahlliye edilmiş. Yine tecavüzü devlet üstenmiş; tıpkı köy yakmalar, gözaltında kayıplar, asit kuyularına atmalar, Kürt köylüsüne dışkı yedirmeler gibi... Elleri kanlı onlarda, kuralsızlık esastır"

Murat Çepni, "Batman’da bir genç kadını alıkoyup günlerce tecavüz eden, ölümüne neden olan tecavüzcü, sapık, katil bir hafta sonra serbest kaldı. İŞİD’cilik bir yönetme şeklidir!"

Editör: Haber Merkezi