ÖZLEM KARA / İZ DERGİ – Ataerkil toplum yapısına göre ‘erkek işi’ olarak gösterilen, cinsiyetleştirilen meslek gurupları bulunuyor. İşte bu meslekleri yapan ve İz Dergi 8 Mart sayısına özel açıklamalarda bulunan 6 kadın, mesleklerin cinsiyetlere göre ayrılmaması gerektiğini, erkeklerin yapabildiği her işi kadınların da yapabileceğini ifade ediyor. Bu kapsamda; İzmir Metro’da güvenlik görevlisi Filiz Çarmıkçıoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB) İdari İşler Araç Sevk Amirliği şoförü Özgür Hünder, ESHOT şoförü Nihal Arslan, İBB kent temizliği çalışanı Sevim Karakartal, İZDENİZ güverte personeli Tuğba Çokoğullu ve uzak yol kaptanı Kamile Koç’a çalışma koşullarını, iş yaşamında kadın olarak yaşadıkları sorunları ve Türkiye’deki kadın hareketine bakış açılarını sorduk.

‘İSTEDİĞİMİZ EŞİTLİK’

İzmir Metro’da güvenlik görevlisi olarak çalışan Filiz Çarmıkçıoğlu, erkeklerin çoğunluklu olarak çalıştığı bir ortamda kadın çalışanlara farklı bir gözle bakıldığını ifade etti. Öte yandan Çarmıkçıoğlu, metroda yaşanan birçok asayiş olayında kadınların daha metanetli davranarak olaya müdahale ettiğini, erkek çalışanlara da bunu kanıtladıklarını belirtti. Çarmıkçıoğlu, “Benim gözümde her kadın on tane erkeğe bedel iş yapıyor. Bizim istediğimiz, eşitlik. Erkeğin yaptığı her işi bir kadın da yapabilir. Bizim erkeklerden hiçbir farkımız yok. Biz bunun eğitimini alarak bu işe başlamış oluyoruz” dedi.

‘DÜNYAYI KADINLAR KURTARACAK’

İzmir Büyükşehir Belediyesi İdari İşler Araç Sevk Amirliği’nde şoför olarak görev yapan Özgür Hünder, erkek egemen bir iş yaptıklarını ve şoförlüğün genelde erkek işi olarak görüldüğünü belirterek “Bir erkek yapabiliyorsa biz de yapabiliriz” diye konuştu. Hünder, araç kullanırken diğer erkek sürücülerin tacizine uğradığını ve erkek şoförlerin kendisini uzun yollarda takip ettiğini dile getirdi. Hünder, “Tüm kadın çalışanlar olarak eşitlik istiyoruz. Eşit iş, eşit ücret, eşit şartlar ve özgürlük istiyoruz. Kadınların, hayatın her alanında olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü dünyayı kadınlar kurtaracak, kadınların özgürlüğü kurtaracak” dedi. Hünder ek olarak İBB Başkanı Tunç Soyer’in kadın istihdamını artırmak için yaptığı çalışmaları şu şekilde değerlendirdi: “Tunç Soyer’in kadın istihdamı açısından yaptığı atılımları beğeniyorum. Yaptığı çalışmalar, kadının her işi yapabildiği, her yerde olduğu güzel bir atılımdı. Kadınların ekonomik özgürlüğü çok önemli o yüzden bu tarz meslek gruplarına kadınların kazandırılması çok değerli” diye konuştu.

‘TABULAR YIKILDI’

ESHOT’ta şoför olarak çalışan Nihal Arslan, eskiden kadınları ev hanımı olarak gören bir zihniyet olduğunu, fakat o tabuların artık yıkıldığını ifade etti. Arslan, ESHOT’ta şoför olarak çalışmaya başladığı ilk zamanlarda, halkın kendisini alkışladığını, hatta kalp işaretleri yaptıklarını belirtti. “Göreve geldiğimizde, insanlar helal olsun abla diye bizi alkışlıyorlardı” diyen Arslan, çalışma arkadaşlarının desteklerinden bahsederek, “Bize hiç önyargı ile yaklaşmadılar. Bizi kadın diye ayırmadılar, yapamaz demediler” ifadelerini kullandı. Kadın şoför Arslan, kadınların yapamayacağı bir iş olmadığını, erkeklerin yaptığı her işi kadınların da yapacağını belirtti.

‘KADINLAR YAPAMAZ ALGISI YOK EDİLDİ’

İBB kent temizliği çalışanı Sevim Karakartal, işini icra ettiği sokakları ve işini sevdiğini belirterek kadınların üstünden gelemeyeceği bir iş olmadığını dile getirdi. Karakartal, sahada çalışırken yaşadığı sorunları şu şekilde belirtti: “Başlıca sorunlarımızdan bir tanesi tuvalet. İkincisi ise regl dönemi sürekli ayakta çalışıyor olmak. Özellikle bu dönemi ağrılı, sancılı geçiren kadınlar için daha zor” dedi. Dünyayı kadınların, kadın dayanışmasının kurtaracağına inandığını belirten Karakartal, “Son yıllarda erkek şiddeti ne kadar arttıysa bir o kadar da görünür oldu. Bu görünürlük tamamen kadın dayanışmasıyla mümkün oldu. Kadın hareketi, örgütlülük, bugün yere düşen her kirpiğin hesabını soracak kadar güçlü. Kendinden emin” ifadelerini kullandı.

İBB’nin kadın istihdamı ile ilgili görüşlerini belirten Karakartal, İBB’nin sorumluluğundaki 11 ilçenin cadde, meydan ve bulvarlarının temizliğinin 216 kadın personele emanet edilmesinin kadın istihdamına verilen önemi ortaya koyduğunu belirtti. Kadınların sokakta çalışamaz algısının yok edildiğini belirten Karakartal, “Kadınların toplumsal hayata katılması ve toplumsal cinsiyet eşitliği temelinde ekonomik yaşamda var olması çok önemli. Bu noktada İBB çalışanı olmaktan ziyade bir kadın olarak gurur duyuyorum” diye konuştu. “Kırsaldaki bir kadın özgürleştiği kadar özgürüm” diyen Karakartal, “Biz kentte yaşayan kadınlar istediğimiz kadar konuşalım. Kavramsal tartışmalar yapalım. Köylü annem özgürse özgürüm. O özgürlük ve eşitliği bilecek ki ben de kızı olarak o eşitlikle büyüyeyim. Bu anlamda, İzmir’de Tunç Soyer’in üretmek ve birlikte yönetmek ilkesiyle önderlik ettiği kooperatifçilik anlayışı kırsaldaki kadınların görünmeyen emeğini görünür kıldı. Toprağa dönmenin kıymetini hatırlattı. Her şeyden önce kırsalda yaşayan kadınların, özgürlük olanağına döşediği taşlar için Tunç Soyer’e; o taşlardan yol yapıp yürüyüp giden kadınlara çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

MESLEKLERİN CİNSİYETİ OLMAZ!

İZDENİZ’de güverte personeli olarak görev yapan ve denizcilik hayatına lisede başladığını ifade eden Tuğba Çokoğullu, yaptığı işin tek zorluğunun fiziki yeterlilik olduğunu belirtirken buna da zamanla alıştığını dile getirdi. Çokoğullu, yaptığı işi toplumun çoğunluğunun erkek işi olarak görmesine şöyle yanıt verdi: “Aslında en çok takıldığım konu, mesleklerin cinsiyetleştirilmesi. Ben tüm cinsiyetleştirilmiş mesleklere ‘insan işi’ diyorum. Toplumun düşünce yapısını değiştirmek, yaşadığımız coğrafyada pek mümkün gözükmüyor olsa da yavaş yavaş bu tabuyu yıktığımızı düşünüyorum. Kadınların belirli iş kollarında sınırlanmaması için insanların ne düşündüğünden çok biz kadınların ne düşündüğüne ve ne istediklerine odaklanmamız gerekiyor” dedi.

‘DİMDİK AYAKTA DURALIM’

20 yıldır uzak yol kaptanlığı yapan Kamile Koç ise Türkiye’deki ilk kadın kaptanlardan bir tanesi olduğunu ifade etti. Koç, mesleğe başladığı ilk zamanlarda kadın olduğu için etrafındaki kişilerce en küçük hatasının dahi kollandığını, kadın olduğu için istenmediğini, her gemide bilgisini ölçtüklerini, kendisinden alt kademede iş yapan kişilere emir verdiğinde kadından emir almak istemeyen birçok kişiyle karşılaştığını belirtti. Kaptanlığın artık erkek işi olarak gözükmemesi gerektiğini kaydeden Koç, “Gemilerde çalışan yeterince kadın var. Tabii ki hala bir erkekle bizi eşit görmüyorlar” dedi. Türkiye’de yaklaşık 10 kadın kaptan olduğunu belirten Koç, “Gemilerde ikinci, üçüncü ve dördüncü kaptan olarak sayılarımız fazla. Çünkü hala kadınlara kaptanlık vermek istemiyorlar. Ama kadınlar, her ne mesleği yapmak istiyorlarsa, o meslekte dimdik ayakta dursunlar. Kadınlar mücadelecidir ve her zaman güçlüdür” diyerek sözlerini noktaladı.

Editör: Haber Merkezi