ÖZLEM KARA/ İZ GAZETE- Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku 21 yaşında dört tarafı güvenlik kameralarıyla dolu Dersim’de 5 Ocak’tan bu yana kayıp. Ülkenin dört bir yanında kadınlar  5 Ocak’ta Gülistan Doku’nun nere olduğunu sordular. İzmir Halk Bank önünde Gülistan Doku İçin Adalet Komisyonları basın açıklaması gerçekleştirdi basın açıklamasını  Gülistan Doku İçin Adalet Komisyonları adına Berfin Gündoğan okudu. Gerçekleştirilen basın açıklamasına Halklıların Demokratik Partisi(HDP) İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay ve HDP İzmir Eş Başkanı Besriye Tekgür’de katıldı.

GÜLİSTAN DOKU NEREDE ?

Berfin Gündoğan, Gülistan Doku’nun 5 Ocak 2020 yılında kaybedildiğini ifade ederek, “Biz kadınlar Gülistan’ı 1 yıldır soruyoruz. 1 yıldır Zaynal Abakarov yargılansın, yalnızca barajda değil Dersim ve çevresinde etkin arama yapılsın taleplerini haykırıyoruz. Zaynal yargılansın istiyoruz çünkü kaybedildiği günden yalnızca 1 gün önce Zaynal Abakarov Gülistanı zorla arabasına bindirmeye çalışmış, çevredekilerin çağırmasıyla gelen polisler ve Zaynal’ın polis babası bu kaçırma girişiminin üstünü kapatmıştı. 5 Ocak sabahı ise Zaynal’ın çalıştığı kafede Gülistan’a bağırdığı, üzerine yürüdüğü ve kafeden ayrılmasını engellediği kamera kayıtları ile sabit. Gülistan en son 12.25’te görüldü. Zaynal ise o gün geç bir saate kadar hiç bir telefona çıkmamış ve Gülistan’ın arkadaşına : ‘O kendine bunu getirdi. Dün gece başıma bela oldu. Artistlik yapmaya başladı. Ondan insan gibi ayrılacaktım. Dün gece evde büyük kavga çıktı. Annemin bütün planları bozuluyordu. Babam çok sinirlendi.” diye itiraf niteliğinde bir mesaj atmıştır. Tüm bunlar 4 ve 5 Ocak’ta yaşandığı bilinenlerin yalnızca bir kısmı.

Gülistan Doku’nun kaybedilmesinden sorumlu failin kim olduğu ve kimler olabileceği bu kadar açıkken Dersim’de polisler,vali,kaymakam,yargı ne yaptı ?

Polis, 5 Ocak günü Zaynal ve ailesinin evinin önünü gören kamera kayıtları olmasına rağmen kamera yok diyerek incelemedi. Aynı gece kayıp ihbarı vermek için karakola giden Gülistan’ın arkadaşlarının ifadelerine “ Gülistan bana Munzur Gölü’ne atlamaya gideceğini söyledi.” gibi gerçekte hiç beyan edilmemiş cümleler eklendi. Gülistan kaybedildikten sonra Zaynal’ın ifaedesi evde alındı, ifadede eksik ve yanlış bilgiler olmasına rağmen Zaynal hiç sorgulanmadı. Peki Gülistan kayıpken erkek devlet ne yapıyor ? İntihar diyor, sadece barajda göstermelik bir arama yapıyor ve yine kendine yakışanı yapıyor ; baş şüpheli Zaynal Abakarov ve ailesini yargılamıyor, ailesi dilediğince şehir değiştiriyor Zaynal serbestçe yurt dışına gidip gelebiliyor. Gülistan kaybedildiği hafta Dersim sokaklarında yürüyüş yaparak Gülistan’ı soran halka,kadınlara; Munzur Üniversitesi’nde ve yurtlarda eylemler düzenleyen genç kadınlara polis gaz ve copla saldırıyor, gözaltına alıyor. Yetmezmiş gibi “Gülistan gibi kaybolursun” diyerek tehdit ediyor, Gülistan’ı sordukları için öğrenci kadınlar yurtlarından atılıyor,disiplin cezaları ve gözaltılar ile yıldırılmak isteniyor” dedi.

‘GÜLİSTAN’I SORAN HERKESE SALDIRILIYOR

Dersim’de erkek devlet genç bir Kürt kadınının kaybedilişinin üstünü kapatmak istediğini belirten Gündoğan, devletin baş şüpheli olan Zaynal ve şüpheli hareketleri olan Zaynal’ın polis babasını açıkça koruduğunu ifade etti. Gündoğan, “Onları korumak için arama çalışması yapmıyor, sahte deliller üretiyor,delil karartıyor. Gülistan’ı soran herkese saldırıyor, tehdit ediyor. Gülistan ve kaybedilen, katledilen tüm kadınların esas failini iyi tanıyoruz. Biz sizi Özgecan’dan, Şule Çet’ten tanıyoruz. İntihar etti dediğiniz Nadira’nın katili Şirin Ünal’ı nasıl koruduğunuzu biliyoruz, Gülistan Doku’yu kaybeden Zaynal ile işbirliğinizi biliyoruz, İpek Er’e tecavüz eden asker Musa Orhan ve tecavüzcüyü salarak İpek’i öldüren hakimlerinizi biliyoruz.

Siz tüm kuvvetinizle ; kadın düşmanı yargınızla, askerinizle, polisinizle, medyanızla, yasalarınızla, kadınlara saldıran politikalarınızla erkek iktidarınızı kadınlardan korumak istiyorsunuz. Bu yüzden Zaynal’ı koruyorsunuz, tecavüzcü asker Musa Orhan’ı koruyorsunuz, bu yüzden İstanbul Sözleşmesi’ne saldırıyorsunuz, bu yüzden Kadın Üniversitesi projesi ile itaatkar genç kadınlar yaratmak istiyorsunuz. Ancak biz kadınlar birbirimizi iyi tanıyoruz, 25 Kasım günü “Sen bağır ki şiddet dursun” dövizi taşıyan Gülistan’ı iyi tanıyoruz. İpek’i, Özgecan’ı, Şule’yi, Nadira’yı ve daha binlerce kadını birbirimizin yaşadıklarından, her an taciz,tecavüz ve katledilme ihtimalinden tanıyoruz. Öfkesini isyana çeviren binleriz, Gülistan’ı arama mücadelesini Dersim’den onlarca kente yayan biziz, haklarımızı omuz omuza kazanan biziz, katledilen kadınların ardından isyan sloganları ile sokakları altüst eden binleriz. Erkek devletin barikatlarını birlikte aşıyoruz, erkek yargıyı birlikte dize getiriyoruz, susturulmak istendiğimiz her an “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganı ile karşılık vermeyi birbirimizden öğrendik. Biz kadınlar birlikte güçlüyüz biliyoruz. Bu sebeple bugün bu meydanda daha güçlü soruyoruz : Gülistan’a ne yaptınız ? Zaynal Abakarov’u neden koruyorsunuz ? Zaynal ve babasına hangi devlet yetkilisi,nasıl yardım etti ? Gülistan neden sadece suda arandı ? Bugün bir çok farklı şehirden kadınlar ile aynı soruyu soruyoruz, aynı isyan sloganlarında buluşuyoruz. İşte bu kadın dayanışmasının gücü ile kadınların öfkesinin gücü ile Gülistan Doku’yu bulacağız, Gülistan için adaleti kazanacağız. Adaletin bizim ellerimizde, kadınlar için adalet bu meydanda, bizde. Tüm kadınları Gülistan’ı sormaya,Gülistan gibi akıbeti belirsiz kadınları sormaya çağırıyoruz. Erkek adalet değil gerçek adalet için, kadınlar için adalet mücadelesine, kadın dayanışmasına çağırıyoruz. Birlikte yeter diyelim, Gülistan ve kaybedilen tüm kadınlar için adaleti kazanalım” diyerek sözlerini bitirdi.

“KADIN DAYANIŞMASINI ÇOK ÖNEMSİYORUZ”

Erkek bir anlayışın adaleti de adalet olmuyor diyen HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, faillerin mağdur haline getirmeye çalışan bir iktidar olduğunu ve onun hukuk sistemi olduğunu belirtti. Kemalbay sözlerine şöyle devam etti: Adliyelerde adeta adalet, hukuk  katlediliyor. Kadın düşman kararlar alınıyor. Gülistan Doku için adaleti bulamamızın sebebi de bu. Bir avuç içi kadar olan kentte, üniversite öğrencisi genç bir kadının bulunamaması devletin, iktidarın  içerisindeki çürümüşlüğün göstergesidir. Hukukun, adaletin çürüdüğünün göstergesidir. Devletin bütün kurumların lim elime döküldüğünün göstergesidir. Hiçbir yerde bu adaleti sağlayacak ve Gülistan Doku’yu bulacak bir irade açığa çıkartılamıyorsa, bunun faili saraydadır, bunun faili iktidarın ta kendisidir diyoruz biz sonuna kadar Gülistan Doku’nun yanındayız. Gülistan Doku ve ailesinin sesi olmaya devam edeceğiz. Bunun için kadın dayanışmasını çok önemsiyoruz” ifadelerini kullandı.

FOTOĞRAFLAR: BERKCAN ZENGİN

Editör: Haber Merkezi