Öyle sıradan bir kutlama olmaktan çıkarmak için aylar önce konuşulmaya başlamıştı 100. yıl etkinlikleri. Sıradan olmaktan öteye taşıyacak olan şey yeni bir bakış açısı sunmak, bir fikir önermekti. Tunç Soyer aslında 9 Eylül akşamı yapacağı konuşmanın ipuçlarını billboardlardan, tanıtım sloganlarından veriyordu. “Barışın ikinci yüzyılı” , “demokrasinin ikinci yüzyılı” gibi.

Tarkan konseri iktidarın hayal bile edemeyeceği bir kitleyle buluştu. Konser yasaklarının, fikir hürriyetinin insanların elinden alınmasının karşılığını gördü AKP. Halk ‘Biz bu oyunu bozarız’ dedi. Yüzbinlerce insan Gündoğdu Meydanında sadece konser için toplanmamıştı. Bir dertleri vardı ve kendilerini ifade edecek olanaklardan bir alternatif yakalamışlardı. Hep birlikte haykırdılar uğradıkları haksızlıkları… İktidarsa son zamanlarda yapılan en güzel konuşmalardan biri olan Tunç Soyer’in sözlerini çarpıtmak ve oradan başka bir algı yaratmakta bulmaya çalıştı çareyi. Elbette artık kimseyi kandıramazlardı çünkü Tunç Soyer yüzbinlerin sesi olmuştu. Barıştan, demokrasiden, özgürlüklerden yana olan herkesin sözüydü sözleri. Büyük bir cesaret ve aynı oranda naiflikle, kavga etmeden çok berrak ve akıcı cümlelerle gelmekte olanın ve cesaretin vurgusunu yaptı. Sadece o gün orada olanlar değil, evlerinden izleyenler de başkanın bu alışılmadık konuşmasını büyük bir heyecanla takip etti. Tarkan konseri, bir umudun başlangıcıydı birçok insan için. Kişisel bir parantez de Kemal Kılıçdaroğlu’na açmak gerekir, evet, Kemal bey Cumhurbaşkanı adayı olduğunu son aylarda yaptığı birçok hareketle gösteriyordu. Başkaları gibi rol çalma peşinde olmadığını, kente ve insana duyduğu saygıyı etkinlik boyunca hissettirdi.

Tunç Soyer sunduğu bakış açısıyla yeni bir yüzyılın kapısını aralıyor. Kentteki sorunları bilim insanları, kentliyle çözmek için gecesini gündüzüne katıyor. Bu kent, kendisini dinleyen böyle bir başkanla ülkeye yönetim seçenekleri hakkında örnekler veriyor.

Osmanlı’nın savunuculuğunu yapanlara bakmayın siz sosyal medyada, ellerinde tutunacak hiçbir dalları kalmadı. Kentin yönetiminden, hedef gösterdiklerine kadar her şey ellerinde patladı. Şimdi son çırpınışları için her cümleyi cımbızla çekmeye çalışıyorlar. Başarılı olma şansları kalmadı. Geliyor gelmekte olan ve hoşçakal bir daha gelme hiç karanlık günler.

9 Eylül’de Tunç Soyer’in konuşmasının ardından bir fikirde başlar, ve hiç bir iftiranız, algı çabanız o fikri yok edemeyecek…