İstanbul'a ihanetinizi itiraf ettiniz! Bunu bile bile, sermaye adına yaptınız.

Ne tarih, ne kültür ne de sanat; katletmediğiniz hiçbir şey kalmadı. Sadece İstanbul'da da değil, tüm Türkiye'de yaptınız bunu.

Kentler tek tip hâle getirildi tarafınızdan.

Ne kişilik ne özgünlük ve ne de özgürlükleri kalmadı kentlerimizin.

Adı vardı evlerinin, kişiliği, özgün mimarisi ve toplumsal yaşam tarzına uygunlukları; Safranbolu, Kula, Sakız, Mardin, Harran evleri gibi... Şimdi hangi kentin mimarisinden söz edebiliriz? 

TOKİ Projeleri sadece binalara ait mimari projeler değildir; kültürsüzleştirme, yozlaştırma, yabancılaştırma ve kentten koparılma projeleridir de; bir de üstüne yer ve gökdelenler eklenince...

Kentimizden; anılarımızdan, toplumsallığımız ve doğamızdan kopartılıyor, yabancılaştırılıyoruz yaşamın bütününe. Böylece, kentimizden başlayarak tüm ülkemizdeki sömürü, yağma ve talanları umursamaz hâle getiriliyoruz. İşi kolaylaşan, toplumsal direnci böylece kıran sermaye daha fazla yağma ve daha fazla talan yapabiliyor. Toplumsal kokuşmuşluk, ayrışma ve yaygın rüşvet ağı da cabası oluyor!

İzmir kenti "moda oluyormuş!" İBB Herbir bilborda kentin reklamını yapıyor, "İzmir yaşayan şehir yaşanacak şehir" diye. Sizce İzmir bu yönetim anlayışıyla ve yapılanlarla yaşanabilir bir kent midir?

8.500 Yıllık olunmasıyla övünülen İzmir'de 100 yıllık kaç bina var? 

Yeni yağma ve talan projeleri dayatılıyor kente. Körfez Geçiş Projesi diye ucube bir proje dayatılıyor kente. Yıllardır işletilen arabalı vapur seferlerinde günde 1500 araç taşındığı ortadayken günde 30.000 araç geçiş garantisiyle köprü ve tüp geçit yapılmaya çalışılıyor Körfeze. 3 Milyar dolar maliyetten söz ediliyor ve süreçte deprem riski, yeni rastlanan fay hatları, v.b nedenlerle bakalım nereye kadar çıkarılacak bu maliyet. Hem de menemen köylerindeki yüzden fazla çocuğun taşımalı eğitim için parasızlıktan taşınamadığı, okula gidemediği sırada!

Bu projeyle İzmir'in güney ve kuzey bölgeleri yapıcı şirketlerin yağma ve talanlarına açılacaktır. Kentiçi ulaşımla yakından uzaktan ilgisi olmayan ve Dubai'deki benzeri gibi bir Körfez Geçiş Projesiyle, halkın parası banka sermayesine ve bayındırlık şirketlerine kaynak aktarılacaktır. Osman Gazi Köprüsü'ndeki gibi geçmeyen araçların da parasını ödememek için bu projeye karşı çıkılmalı ve önlenmelidir. 

Bunun için 24 Aralık 2017 Pazar günü saat 14.00'te, İzmir'de MMO Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi'nde HDP karşıyaka İlçe Örgütünce düzenlenen "Körfez Geçiş ve Rant Projeleri" konulu panele katılmalısınız. Uzman konuşmacıların katılacağı panelde sizin de söz hakkınız var elbette.