Cumartesi günü gerçekleşen CHP İl kongresiyle ilgili değerlendirmeler, yorumlar bitecek gibi değil. Olağan kongreden, olağanüstü sonuçlar çıkarsa, elbet yansıması da fazla olacaktır. Çok adaylı, rekabetli bir kongre olsa bu kadar konuşulmazdı muhtemelen!..

Adaylığı için önerge veren isimlerin bile oy vermediği, almadığı oylar, aldıklarından daha fazla olan ancak ‘tek aday’ olduğu için il başkanı seçilen Deniz Yücel’in örgütteki gücü ne yazık ki hep tartışma konusu olacak.

Oysa, yine tek adayla gidilen İstanbul il kongresi için durum farklı, Kaftancıoğlu örgüte hakim olduğunu gösterecek oyu almayı başardı.

Görünen o ki, CHP İzmir örgütünde yeni bir dönem başlıyor. Yeni güç dengeleri oluşacak, Tuncay Özkan bu süreçte örgütü teslim almaya ve ilk seçimde Büyükşehir Belediye Başkan adaylığını ‘koparmaya’ çalışacak. Herkesin hesabını buna göre yapmasında fayda var!.. Yeni dönem, yeni güç odaklarıyla şekillenecek!..

Laiklik bitmiş, açlık, yoksulluk, yolsuzluk ülkeyi sarmış; derdimiz Kudüs!..

Ülkenin her geçen gün kararlığa, uçuruma doğru gidişinden rahatsız olan milyonlar, gözlerini dikmiş başta ‘ana’ olmak üzere muhalefet ne yapacak diye bakıyor!.. Laik Parlamenter rejim sizlere ömür, şeriat kol geziyor. İşsizlik, açlık, yokluk, yoksulsuz ve yolsuzluk dört bir yanı sarmış; bizim muhalefet taifesi Osmanlı’nın en kanlı ve en fazla toprak kaybeden padişahı Abdülhamit posteri altında hizaya durmuş, ‘Kudüs’ diyorlar. Pes artık!..

Muhalefeti bir araya getirecek ülkenin onca büyük sorunu varken, halkın günlük yaşamının içinde yer almayan Kudüs sorunu meydanlara taşınıyor. Peki, tamam; ‘Kudüs’ dediniz… Dincilerin oyları ‘CHP ye mi gelecek? İslamiyeti kendi içinde dürüstlük ve tevazu ile yaşayan dindarlar artık zaten AKP ye oy vermiyor, ama dincilerin adresi hala orası. CHP, gerçek dindarlar da dahil bu ülke halkının neredeyse tamamını sarıp sarmalayan işsizlik, geçim sıkıntısı gibi güncel konu başlıklarıyla meydanlara çıkmalı. Beklenen budur!..

Suriye politikası çılgınlık raddesine geldi!..

‘Ne işimiz var orada, bizim evlatlarımız neden başka ülkenin topraklarında, o ülkenin resmi ordusunun saldırısı altında, neden şehit veriyoruz’ demek yasak!.. Empati yapıp, ‘Suriye ordusu güvenlik tehdidi var deyip Türkiye’nin bir kentine girmeye yeltense ne olur’ diye düşünmek yasak!..

Ama gel gör ki iş fena halde sarpa sarıyor, çılgınlık raddesine vardı. ABD ile Rusya arasında pin pon topu haline geldik. Rusya ile aramız açılıyor, YPG nin hamisi ABD zil takıp oynuyor. Hop, Türkiye ABD ile yan yana. YPG meselesi alevleniyor, hop Rusya’nın yanındayız. Fırat’ın doğusunda ABD ile batısında Rusya ile sorunluyuz. Suriye politikası dibe batmış durumda Türkiye fena sıkıştı ve birileri savaş tamtamları çalıyor!..