TACETTİN BAYIR * Mustafa Kemal Atatürk hayata gözlerini yumalı 79 yıl oldu. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına da altı sene kaldı.

Bu Cumhuriyet nasıl kuruldu? Ulu Önder Cumhuriyeti kuramasaydı ne durumda olurduk? Nasıl bir ülkeye dönüşürdü bu topraklar...

Doksan yıllık reklam arası sona erdi, diyenler şimdi çaresizliklerinden Mustafa Kemal Atatürk ve ilkeleri üzerinden ‘’Atatürkçülük siyaseti ‘’ yapıyorlar.

19 Mayıs törenlerini yasaklayanlar, 10 Kasım törenlerine katılmayanlar, Milli bayramlarımızda yurt dışı seyahatlerinde olanlar, “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözünü “görüntü kirliliği yapıyor” (!) gerekçesiyle silenler,  Milli andımızı yasaklayanlar,  en büyük Atatürkçü oldu.

Okul kitaplarında Atatürk ile ilgili bölümleri çıkaranlar, Türk bayrağı demeyelim, Türkiyeli bayrağı diyenler, Atatürk büstlerine saldıranlar, Zübeyde Hanım’a dil uzatanlar, Atatürk’e Türk demeyin, yunan soyundan geliyor diyenler; bugünlerde, özel otobüsler kaldırarak Anıtkabir’in yollarına düşer oldu.

10 Kasımları, Milli Bayramlarımızı görmezden gelen yandaş basın Atatürk’ün yasını tutmaya başladı.

Neden?

2019 seçimlerine az kaldı da ondan…

İktidarın 15 yıldır izlediği,  politik değişiklikler, aldatmalar, kandırılmalar baş döndürücü hızıyla devam ederken, belli ki eldeki verileri tükendi.

İslam dinini, Müslümanlığı sonuna kadar tükettiler. İnsanları ayrıştırdılar. Kindar ve dindar nesil yaratanlar, baktılar ki; halkın gönlünde Mustafa Kemal Atatürk’e olan sevgi büyüdükçe büyüyor. Anladılar!

Artık, Müslümanlıkla aldatamıyorlar. Kendilerine oy verenler bile,
‘’Kandırıldık’’ yalanlarına inanmıyorlar.

2019’da İslamcı kesime yasalanarak kazanamayacaklarını biliyorlar. Başkanlık seçimleri ve yerel seçimler için yeni bir stratejik değişiminin gerekli olduğunu düşünüyorlar.

Dün Müslümanlık üzerinden insanların maneviyatlarını kullananlar, Mustafa Kemal Atatürk’e ‘’İki ayyaş‘’ diyenler, bugün yeni bir geçiş projesi olarak gördükleri ‘’Atatürk ve Cumhuriyet’’’ i bir “araç ” olarak görmeye başladılar.

Bilinmelidir ki; “Bizim bugüne kadar Cumhuriyetle, Cumhuriyetin kazanımları, değerleriyle, Mustafa Kemal Atatürk ile bir sorunumuz olmadı ki, diyenlerin bu hesapları tutmayacak. Mustafa Kemal ATATÜRK ve Cumhuriyet siyasi çıkarlar üzerine inşa edilecek bir araç ve strateji planı değildir.

Sizler vakti zamanın da, Türk Bayrağı'na Mustafa Kemal'e, Çanakkale'de vatan toprakları uğruna canını veren şehitlerimize en büyük saygısızlıkları yaptınız.

Şimdi bizlere, ''Bizim bugüne kadar Cumhuriyetle, Cumhuriyetin kazanımları, değerleriyle, Mustafa Kemal Atatürk ile bir sorunumuz olmadı ki, demeyin!

Ata'ya saygı; Onun tüm ilkelerine değerlerini yürekten benimsemektir. Türk halkına özgürce yaşamasını, fikirlerini korkusuzca söyleyebilmesini sağlamaktır. Kadınlarımızı yüceltmek, onları tüm kötülüklerden korumaktır. Ataya saygı; İlmin ve bilimin ışığında bir eğitim sistemi yaratmaktır. Hadi samimiyetinizi görelim. ‘’Nutuk’’’u ders kitaplarına ekleyelim. Ataya saygı; Mehmetçiğimizi itibarsızlaştırmak yerine askerlerimizi baş üstünde taşımaktır. Ataya saygı; Milli Mücadele, vatan toprakları uğruna canını hiçe sayanların zaferidir. Sonradan Atatürkçü olunmaz. 

Bizler sizlerin 15 yıllık iktidarlığı boyunca sergilediğiniz, milli duruşunuzu çok iyi biliyoruz.

Bu kez Mustafa Kemal Atatürk ile kimseyi kandıramayacaksınız.

*Cumhuriyet Halk Partisi İzmir milletvekili

Editör: Haber Merkezi