LEVENT PİRİŞTİNA* (İZ DERGİ SAYI: 30)

15 Haziran’da Genel Başkanımızın Ankara Güvenpark’ta “Bıçak kemiğe dayandı” diyerek çıktığı yolda, her geçen gün artan kalabalıklar 9 Temmuz’da Maltepe sahilinde 2 milyonu aştı.

Neydi bu insanları 25 gün boyunca 432 kilometre yolu, soğuk demeden, sıcak demeden; güneşte, yağmurda yürüten?

Adalet...

Ne olmuştu da milyonlar “adalet” arar olmuştu? Bu yürüyüş niye başlamıştı.

Bu yürüyüşün başlama gerekçesini tek bir olaya indirgeyemeyiz. Ülkemizde son yıllarda yaşananları düşünün. Ne yazık ki; son 10 yılda ülkemizde Ergenekon, Balyoz kumpasları yaşandı. Günlük siyaset alışkanlıklarımızla adım adım vazgeçtiğimiz değerler, ilkeler bizi 15 Temmuz’a getirdi.

Hatırlamak bile istemediğimiz bu süreçlerde önceliğimiz “adalet” olmadığı için sonuçları da bu kadar ağır oldu. Ayrıştırıldık, birbirimizden uzaklaştık. Hak-hukuk-adalet, insan ilişkilerinde bile anılmaz oldu. Sonuç; ortaya böylesine karanlık bir tablo çıktı. Bu yürüyüşün başlama sebebi budur.

Milyonlar sadece bir kişi için, bir zümre ya da siyasi oluşum için adalet istemedi. Herkes için “Adalet” diye haykırdı. Tabanlarının parçalanmasına aldırmadan yürüdü.

Bu büyük yürüyüşe bizzat katılarak tanıklık etmiş biri olarak; oradaki atmosferi, inancı, kararlılığı anlatmakta çoğu zaman kelimeler yetersiz kalıyor. Provokasyonlara rağmen amaçlarına öyle kilitlenmişti ki insanlar; sonunda dünyanın en barışçıl eylemine imza attılar.

Onlar, partili partisiz, siyasete bulaşmış bulaşmamış, genci yaşlısı, engellisi tam bir Türkiye fotoğrafıydılar. Bunu siyaset yaptıramaz. Bunu yaptırabilecek tek şey adalete susamışlık ve umuttur.

Orada Türkiye yürümüştür ve bu yürüyüş siyaset üstüdür.

Yaşadığımız günlerin karanlığına inat “Umut” dediler, gelecek güzel günlere olan inançlarıyla insanlar… Onların umudu ve inancı dalga dalga yayıldı bu topraklara…

Bu büyük usta Nazım’ın da dizlerine döktüğü gibi “karanlığın gözüne bakarak” yürüdüler. “Yürekten gülerek” yardılar karanlığı… 

Körelen, yozlaşan, köşeye sıkışan siyasetin dilini “sessizce”  yumuşattılar. Korkuyla beslenen siyasetle barıştırdılar.

*Buca Belediye Başkanı

Editör: Haber Merkezi