Davanın ardından yazı günüm olan Pazartesi gününe yazıyı yetiştiremedim bir hafta gecikmeli olarak yazıyorum.
26 Aralık Perşembe günü kamuoyunda “Çav bella” davası olarak bilinen dostum Banu Özdemir’in yargılandığı davanın ikinci duruşması gerçekleşti. Geçtiğimiz Mayıs ayında ‘kimliği halen belirsiz kişiler!’ tarafından camilerin merkezi hoparlör sistemine girilerek İtalyanca Çav Bella isimli şarkı çalınmıştı.
Arkadaşım, dostum Banu Özdemir de olgu aktarımı yaparak kendi sosyal medya hesabından, başkalarının çektiği görüntüleri paylaşmıştı. Hatta yetkilileri ve diyaneti göreve davet etmişti! Hepimizin lanetlediği bu hadisenin kurbanı Banu Özdemir oldu. Sosyal medyada iğrenç bir linç yedi, kişiliğine, ailesine, kadınlığına ve en önemlisi canına yönelik tehdit ve hakaretler aldı.
Bayrama yakın gözaltına alındı ve ardından tutuklandı. Suçsuz olduğu halde bayramı ailesinden ve sevdiklerinden uzakta mahpusta geçirdi. Camilerin merkezi sistemine giren kişiler halen elini kolunu sallayarak sokakta gezebiliyorken Banu Özdemir “halkı kin ve nefrete teşvik etmekten” altı aydır yargılanıyor. Oysa İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu; "Onu buluruz caminin dibinde ezan dinletiriz" demişti! Onu diye hitap ettiği her kimse henüz bulunamadı ama Banu altı aydır yargılanıyor.
***
17 Eylül’de ilk duruşması görülen davada Hakim, Banu’nun paylaşımından sonra bir infial yaşanıp yaşanmadığını öğrenmek için emniyete sorulmasını istemiş ve davayı 26 Kasım gününe ertelemişti. 26 Kasım Perşembe günü görülen davada emniyetin “infial yoktur” raporuna rağmen Hakim, infial olduğuna kanaat getirdi ve Banu hakkında “halkı kin ve nefrete teşvik etmekten” ceza istedi. Sanık avukatları da ek süre isteyerek davanın 10 Aralık gününe ertelenmesini sağladı. Avukatlar ek süre talep edince dava Hakimi, duruşmayı hemen ertesi güne vermek istedi, ancak avukatlar buna da itiraz edince, dava, duruşma yoğunluğunun en uygun olduğu gün 10 Aralık saat 15’e ertelendi. Çok ilginçtir ki davanın ertelendiği 10 Aralık tarihi “dünya insan hakları” günü…
***
Dava hakiminin meselede takıldığı tek bir konu var; müzik emojisi! Başkalarının organize ettiği bir işi, başkalarının çektiği bir videoyu paylaşırken yorum olarak müzik emojisi kullanılması! Yani Banu paylaştığı videoları müzik emojisi ile paylaştığı için "halkın dini değerleri ile alay etmiş" olduğu düşünülüyor. Yani en azından dava hakimi böyle düşünüyor. Ancak geçtiğimiz hafta içi emsal niteliğinde bir video paylaştı Banu.
2018 yılı Show Tv Ana Haber Bülteninde yayınlanan bir haberde Aydın'ın Kuşadası ilçesinde birçok cami hoparlöründen şarkı çalındığı görülüyor. Bir vatandaş da bunu video kayda alıp şu yorumla paylaşıyor; “Hoca fazla kaptırdı kendini, ezandan sonra bul getiri yayınlıyor” yorumun sonuna da gülen surat ve yüzünü kapatan bir maymun emojisi ile...
Show Haber de bunu haberleştirirken tıpkı Banu'nun yorumunda paylaştığı gibi müzik emojisi ile yapıyor.
Şahsen ben ne bu yoruma gülücük koyan vatandaşın ne de bunu haberleştirirken yorum olarak nota emojisi koyan Show Haber'in herhangi bir değerle alay ettiğini düşünmüyorum. Bu zamana kadar kimse de düşünmemiş bunu. O videonun ve haberin üzerinden iki sene geçmiş ve herhangi bir davaya konu olmamış... Peki bu iki sene içerisinde ne değişti de bugün bu suç oldu?
Umarım önümüzdeki Perşembe günü görülecek dava beraatle sonuçlanır ve Süleyman Soylu'nun 'Onu' diye hitap ettiği kişi ya da kişiler bulunup adalet önüne çıkarılır.
Çünkü şu durum da 'onu' denen kişi Banu Özdemir değil.
Haftaya görüşmek üzere...
