Gizem TABAN/İZ GAZETE- İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) 17’nci başkanını seçmek için sandığa gitti. Tüzük gereği mevcut başkan Misket Dikmen'in aday olamayacağı seçimde, başkanlık için 4 isim yarıştı. İzmir'in kıdemli gazetecilerinden biri olan Mustafa Yılmaz, mevcut yönetimde başkan yardımcısı olarak görev yapan Dilek Gappi, Dokuz Eylül Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Atilla ile Türkiye Spor Yazarları Derneği İzmir Şube eski Başkanı Mehmet Ali Okumuş’un aday olduğu seçim Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Özgür İGC Grubu'nu Mustafa Yılmaz, Emek ve Gelecek Grubu'nu Dilek Gappi. Birlikte Güçlüyüz Grubu'nu Murat Atilla temsil etti.

DİVANDA KİMLER VAR?
İGC’nin 17’nci Olağan Genel Kurulu’nda, Divan Başkanı Levent Bimen olurken kurulda Muhittin Akbel, Mustafa Çabuk, Memduh Zaptikar yer aldı.

‘EN SAYGIN BİÇİMDE TEMSİL ETTİK’
‘Bu onurlu görevi yerine getirdiğimiz altı yıllık süreçte İzmir Gazeteciler Cemiyetimizi varlığına, itibarına en yakışan en saygın biçimde sözünü verdiğimiz gibi kararlılıkla temsil ettik’ diyerek sözlerine başlayan mevcut başkan Misket Dikmen, “Bu büyük ve güçlü camianın yönetiminde olmak, mesleğimizin ve meslektaşlarımızın sorunlarını, çözüm yollarını, iş birliği ve dayanışmanın önemini her platformda dile getirmek ve yurt içinde ve dışında bir ‘İzmir Gazeteciler Cemiyeti Duruşu’ yaratmak gururumuzu pekiştirdi, mutluluk yaşattı” dedi.


 

‘BÜTÜN CEPHELERİ KARARLILIKLA SAVUNDUK’
Ülke ve Türk Basını için çok zor bir süreçte görevde olduklarını belirten Misket Dikmen, “2018 Genel Kurulundan bu yana giderek daha da koyulaşan bir karanlık dönemin içinde, gelen her günün dünü arattığı zor zamanlarda daha güçlü daha kararlı olmak başat görevimizdi. Bundan sonra da öyle olacağı inancındayız.  Ekonomik ve siyasi baskıların arttığı, gazetelerin ve televizyonların kapanmak zorunda kaldığı, binlerce basın emekçisinin baskılarla yıldırılmaya çalışıldığı, haklarının gasp edildiği, işsiz bırakıldığı, hukuksuzluğun alıp başını gittiği, birçok alanda olduğu gibi medyanın da yandaş-muhalif diye ayrıştırılması sürecine bir yılı aşkın zamandır yaşadığımız küresel pandemi sorunu da eklenince mücadele edeceğimiz cepheler de arttı. Biz bütün bu cepheleri kararlılıkla savunduk. Sadece İzmir’in değil Türkiye’deki bütün gazetecilerin, gazeteciliğin sorunlarını sorun belledik. Paydaşı olduğumuz, yeni paydaşlar edindiğimiz tüm basın kuruluşlarıyla iş birliği içinde gücümüzü büyüttük. Hukuksuzluklara, baskılara, sorunlara karşı birlikte direndik. Birlikte çözüm yolları aradık. Birlikte girişimlerde bulunduk. Yurdun dört bir yanında eş zamanlı tek ses olduk” diye konuştu.

 

‘ÖDÜN VERMEDEN DEVAM EDECEKTİR’
İzmir Gazeteciler Cemiyeti olarak görevde olduğu süreçte yaptıkları çalışmaları aktaran Dikmen, “Ülkemizin en köklü, en güçlü, en saygın cemiyeti olan İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin son iki döneminde sizlerin güveni ve inancıyla görev başındaydık. Cemiyetimize yaraşır çalışmalar gerçekleştirmenin gururu ve gönül rahatlığıyla özgür ve güçlü bir basın için mücadele ruhumuzu hiç kaybetmeden her zaman her göreve hazır olacağız. Bu sürede verdiğiniz destek için şükranlarımızı sunuyoruz. İzmir Gazeteciler Cemiyeti gücünü köklü tarihinden, üyelerinden almaktadır. Cumhuriyetin temel ilkelerini şiar edinmiştir. Basın Özgürlüğünü, Demokratik Hukuk Devletini, meslektaşlarının hak ve hukukunu savunmayı asli görevi bilmiştir. Bundan sonra da yoluna bu inanç ve ilkelerden asla ödün vermeden devam edecektir” ifadelerini kullandı.

O ÖNERGE REDDEDİLDİ
Basın kartı olmayanların genel kurulda oy kullanması için önerge verilmesi üzerine açıklama yapan Divan Başkanı Levent Bimen, “Basın kartı olmayan arkadaşların oy kullanması mümkün değildir. Oy kullanırken basın kartı gösterilmesi uygun olacaktır. Tüzüğümüzde diyor ki kurula katılma hakkı için liste düzenlenir ve en az 15 gün önceden açıklanır. Kartlarınızı aldınız, oy pusulalarınızı aldınız, hazirun cetvellerine imza attınız. Genel Kurulumuzun, oy kullananların basın kartı var mı yok mu diye bir araştırma yapma yetkisi yok. Hazirunda ismi varsa oy kullanmaları analarının ak sütü gibi helaldir. Basın kartı ile genel kurulun alakası yok” dedi. Önerge oy çokluğuyla reddedildi.

BASIN KARTI OLMAYANLAR İÇİN KRİTİK HAMLE
Basın kartı olmaması nedeniyle cemiyete üye olamayan gazetecilerin, basın kartı olmaksızın cemiyete üye olması için yönetim kuruluna yetki verilmesi ve 6 ay sonra olağanüstü tüzük genel kurulu ile yeni tüzüğün oylanmasına ilişkin önerge verildi. Önerge oy birliğiyle kabul edildi. Buna göre, yeni seçilen yönetim 6 ay sonra tüzük değişikliği için genel kurul yapacak ve basın kartı olmayan gazetecilerin cemiyete üye olabilmesi oylamaya sunulacak. 

 

‘KABUL EDİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL’
Önergeye ilişkin söz alan Öcal Uluç, “Bu kongrede bu önerinin görüşülerek kabul edilmesi mümkün değildir. Gerek tüzüğümüz gerek derneklerle ilgili kanun, bugün burada bu kararın verilmesini mümkün kılmıyor. Tüzük değişikliğinin hem görüşülmesi hem kabul edilmesi için nitelikli çoğunluk lazımdır. Yeterli imza varsa oylanarak gündeme alınır” dedi. 


 

‘BÖYLE BİR ÇELİŞKİ OLAMAZ’
Önergenin lehine konuşma yapan Birlikte Güçlüyüz Grubu Başkan Adayı Murat Attila, “Kimin gazeteci olacağına devlet karar veremez diyoruz sonra da devletin verdiği basın kartını alamayan gazetecileri üye olarak almıyoruz. Böyle bir çelişki olamaz. İzmir’de 150’ye yakın basın kartı olmayıp aktif gazetecilik yapan üyelerimiz var. Çok sayıda basın danışmanımız, erken emekli olduğu için basın kartını kaybeden üyemiz var. Şu anda 250’nin üzerinde üyemizin basın kartı var. Genel kurulda yapılan kararlar oy çokluğu ile alınır ama tüzük değişikliği ve kanunlarda yazılı haller genel kurulda görüşebilir” diye konuştu.

 

‘ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPTIK, TAKDİR SİZİN’
Attila açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Cemiyet Kongresi’ne katılma hakkı bulunan üyelerin tamamının 3’te 2’sinin katılması gerekir. Bizim bu kongreye katılan üye sayımız diyelim ki 900. Bunun üçte ikisi 600 kişi eder. Burada 600 kişi varsa o zaman görüşülmeye başlanır. Hazirundaki üyelerin üçte ikisi evet derse gündem maddesi değişmiş olur. O bakımdan biraz evvel, yani kabul edilen altı ay içinde tüzük değişikliği önergesi ile yeni yönetim tüzük kurulu hazırlayacak, sadece bu maddeyi değil, diğer maddeleri de görüşecek çalışmayı yapar. Birinci toplantıda biz bunu elde edemedik. İkinci toplantıda yönetim ve denetim kurulu gelirse o zaman toplanır ve gereken yapılır.  Çok işsiz arkadaşımız var, gerçek gazeteciler ama başka yerlerde çalışmaya mecbur oldular. Tüzük değişikliği aceleye getirilmez haklısınız. Bu baştan aşağı bir tüzük değişikliği talebi değil. Bizim verdiğimiz önerge tek bir madde ile ilgili. İGC Genel Kurulu yapılacağı açıklandığı anda genç gazeteci arkadaşlar bu taleplerini iletti, mevcut adaylar haklısınız diye söylediler, ben de samimiyseniz gelin üstümüze düşeni yapalım dedim. Biz üzerimize düşeni yaptık, takdir sizin” dedi.
Divan Başkanı Levent Bimen de, “Arkadaşlar, 6 ay sonra yeni seçilen yönetim kurulu bu tüzük değişikliği için hazırlık ve çalışmayı yapacak. Biz de oylayacağız. Bunun için oylama yaptık ve kabul edildi” dedi.  

‘İNTİHAR DEMEKTİR’
Önergeye karşı duruş sergileyen Öcal Uluç ise “Bugün burada yapılması istenen şey cemiyetimizin intiharı demektir” dedi.

‘1 MİLYON 700 BİN DOLAR KAYBIMIZ VAR’
Genel Kurulda söz alan Özgür İGC Grubu Başkan Adayı Mustafa Yılmaz, faaliyet raporuna eleştirilerde bulunarak, “Ne yazık ki İGC’nin faaliyet raporunun çok büyük bölümü resimlerden oluşuyor, aile albümü gibi. Üzülerek söylüyorum TGS’nin getirdiği Avrupa Birliği projesi olmasa bir faaliyet göremedim. Son derece özensiz hazırlanmış. 9 Eylül Gazetemiz TGS ile ilk sözleşme imzalayan yerel gazeteymiş, öyle değil. Yeni asır ve Ege Ekspres gazetesi sözleşme imzalamıştı. Böyle olmasına rağmen faaliyet raporunda yanlış bilgi var ve bizi yanlış bilgilendirdi. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde yapılan tek bir faaliyet var, o da Bornova Belediyesi’nin yaptığı çalışma. Kadın gazetecilerle ilgili bir toplantı yapılmış onu da cemiyetimiz yapmamış. Yani koskoca üç yılda bırakın paneli bir söyleşi dahi düzenlenmemiş. Hesaplara gelince… İGC’nin özvarlığı 5 milyon olarak görülüyor. Bugün 3 milyon 800 bin liraya düşmüş. Yaklaşık 1 milyon 700 bin dolar kaybımız var. Asgari ücret üç kat artmış ama bizim öz kaynaklarımız azalmış. Bu hesaba göre ne yazık ki üç yıllık kaybımız 12 milyon lirayı buluyor. 21 yıldır görevde, 6 yıldır başkan. Diğer arkadaşlarımız da 6 yıldır görevde. Altı yıldır bu tüzüğü değiştirmek akıllarına gelmemiş, bir adım atmamışlar. Altı yıldır neredeydiniz? Biz bu konuları dile getirdik, tüzüğümüzü değiştireceğiz ve bir daha genel kurullarda tüzük tartışmaları yaşatmayacağız” diye konuştu.

BİR ELEŞTİRİ, BİR TAKDİR
Mevcut yönetime hem eleştiri yapan hem de takdir eden Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şube Başkanı Halil Hüner, “Size iki konuda bilgi sunacağım. Birinci konu, iGC yönetimi 3 yıl önce bir karar aldı, karar şuydu; 9 Eylül Gazetesi’nde bundan sonra emekli insan çalıştırılmayacak. Bu kararı alan yönetim kurulu kendi aldığı kararı uygulamadı.  İkinci konu, ki bu noktada çok mutluyum. 2017 yılında Misket başkanın aldığı kararla toplu iş sözleşmesi yapıldı ve kısa bir sürede sözleşme hayata geçti” dedi.

DİKMEN’DEN İDDİALARA SERT YANIT
İGC Başkan Adayı Mehmet Ali Okumuş, İGC eski Başkanı Atilla Sertel ile İGC mevcut Başkanı Misket Dikmen’in cemiyette görev yaptıkları dönemde usulsüzlük yaptıkları ve cemiyeti maddi anlamda ciddi zarara uğrattıklarına dair iddialarda bulundu.

İddialara yanıt veren Misket Dikmen, “Bu bir onur meselesi. Eğer konu hak aramaksa ben de mahkemede hakkımı aramış olmuyor muyum? Biz de dava açtık. Açılan dava Atilla Sertel, Misket Dikmen ve İGC adınadır. Çünkü cemiyetimizin itibarı bizim de onurumuz söz konusu. İGC başkanı olarak 6 yıl görev yapan Atilla Sertel, sahibi olduğu aracı atarak cemiyetin özel aracını kullanmış, Sertel cemiyetin binlerce lirasını harcamış, cemiyetin telefonuyla özel, siyasi görüşmelerini yapmış, alışveriş çekleri CHP’li üyelere eşe dosta dağıtılmış. Cemiyeti birlikte milyonlarca liralık zarara uğratmışız. İddialar bunlar. Biz de belgelerimizi almışız mahkemeye gitmişiz. Bunlar insanların onurunu hedef alan ağır ithamlardır. Onurum için cemiyetimizin onuru için mahkemeye gittim. Aleyhimizde bu ifadelerin kullanıldığını mahkeme tasdik etmiştir. Mahkeme kayıtlarında var. Yargı makamları da bu sözler ağır suçlar olmasına rağmen şikayet hakkı kapsamında kaldığı gerekçesiyle söz sahiplerinin tazminat ödemesine gerek olmadığına karar vermiştir. Hukuksa saygımız sonsuzdur. Bu kişiler savcılığa da şikayette bulunmuşlardır. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı da şikayetleri reddetmiştir. Yargı üzerinde hak arama özgürlüğünden bahsetmişlerdir, kusura bakmasınlar biz de hak aramak için işlem başlattık. Hak aramak sadece onların tekelinde değildir. Bu sözlerden dolayı bu kişiler yönetim kurulu tarafından disipline sevk edilmiştir, 1 yıl uzaklaştırmaları yönetimin değil disiplin kurulunun kararıdır. Mahkeme tarafından sonuçlanmış, üzerinden 6 yıl geçmiş olan konunun buraya getirilmesini hazirun değerlendirmiştir” açıklamalarında bulundu. sözleşme hayata geçti” dedi.

Mali hesaplar, denetim komisyonu raporu ve faaliyet raporu oy çokluğuyla kabul edildi.

ÜYE AİDATINDA ARTIŞ

Üye aidatının 48 liradan 96 liraya çıkması oy çokluğuyla kabul edildi.
 

‘KİMSENİN AYAĞINA GİTMEDİM’
İddialarla ilgili bir açıklama da İGC Onursal Başkanı ve CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel’den geldi. Söz konusu dönemde İGC Başkanlık görevini üstlenen Sertel, “Bu cemiyete birçok kazanımın ötesinde bir duruşu da kazandırdım.  Bu cemiyet, Türkiye’de onurlu bir duruş sergiliyor. Bu cemiyet, gazetecilerin hak ve özgürlüklerini mücadelesini dik duruşlu kazanan ve Türkiye’de kamuoyunda takdir gören bir cemiyettir. Ama en önemli kazanımımız başkan seçilen kişinin 2 dönemle sınırlandırılması ilkesidir. 2015’te önseçime girdim, kimsenin ayağına, ne Kemal Bey’in ne genel başkan yardımcılarının ayağına gitmedim. Ben üyelerin ayağına gittim ve 13 bine yakın üyenin oyuyla ön seçimi kazandım öyle vekil oldum” dedi.

 

‘BİR HARAM LOKMA GEÇTİYSE ALLAH CANIMI ALSIN’
“SSK emeklisi bir gazeteci olarak basın ilan toplantısına katıldığım için FETÖ’cü yapı beni adaylıktan düşürdü” sözleriyle açıklamalarını sürdüren Sertel, “2015 yılında benim gibi SSK emeklisi bir gazeteciyi ihbarlarla YSK’ya verdiler ve benim adaylığım düşürüldü. Kapıya bir polis memuru geldi, savcılıktan ifade için çağırdıklarını söyledi. Kağıdı açtım, baktım inanılmaz suçlamalar var. Hayatım boyunca namusum, onurum için yaşadım. Hayatımda bir gün bile boğazımdan haram lokma geçtiyse Allah şurada canımı alsın. O kadar dürüst yaşadım. Gelen kağıtta cemiyet imkanlarıyla arazi aldığım yazıyor, birtakım imkanlar kullanarak gıda malzemelerini CHP’lilere dağıttığım yazıyor. İnsanlara çamur atmak çok kolay ama onurlu insan, sen benimle ilgili bunları nasıl söylersin diye mahkemeye gitti diye gelip buraya konuşmak çok acı. Ne kin ne nefretmiş. Ne kötülükmüş. Yazıklar olsun. Annesi öldüğünde yanı başındaydım, eşim öldüğünde baş sağlığı dilemeyen kişinin burada kin kusmasını hiç yakıştıramadım. İGC içinde kimseyle sorunum olmadı. Benim namusuma şerefime dil uzatan, cemiyetin malını çalmakla suçlayanlara karşı uzatacak elim yok. İnsanlar onuruyla dimdik yaşar, hiç eğilmedim bükülmedim onurumla dimdik yaşadım. Çamur at izi kalsın politikası yapmayacaksınız. Kimseye şu adaya oy verin demem, diyemem, hepsiyle çalıştım hepsi cemiyeti yönetebilecek isimler” diye konuştu.

MEHMET ALİ OKUMUŞ'UN LİSTESİ

MUSTAFA YILMAZ'IN LİSTESİ

MURAT ATTİLA'NIN LİSTESİ

DİLEK GAPPİ'NİN LİSTESİ

ADAYLAR NE MESAJ VERDİ?
Tartışmaların ve oylamaların ardından başkan adayları seçim konuşmalarını yaptı.

 

‘VAATLER ELDEKİ İMKANLARLA YAPILIR’
İlk olarak kürsüye çıkarak adaylık konuşmasını gerçekleştiren Mehmet Ali Okumuş, "Bizim arkadaşlarımız ile birlikte aday olmamızın nedeni, bu cemiyetin çoğu üyeler tarafından istenen yapını olmadığından kaynaklı böyle bir yola girdik. Biz hiçbir şekilde dışarıda filanca dernek, kuruluş, başkan, başkan eşi diye arkamıza destek alıp gelmedik. Bizim tek istediğimiz siz değerli üyelerimizin elini vicdanına koyup, hangi kişileri hangi konuda değerlendirip oy vermek istiyorsa onlara bırakıyız. Bizim isteğimiz bu. Biz vaatleri diğerleri gibi açıklayarak gelmek istemiyoruz. Vaatler eldeki imkanlar ile yapılır. Eldeki imkanların müsait olmadığını faaliyet raporlarında görüyoruz. Bizim arkamızdaki destek başkaları değil üyelerimizdir. Bizim için makbul olacak sizlerin oyudur" dedi.

 

‘NEDEN BİRLİKTE GÜÇLÜYÜZ?’
Birlikte Güçlüyüz Grubu Başkan Adayı Murat Attila, “Neden birlikte güçlüyüz? Çünkü mesleğimizin önündeki problemler her geçen gün çoğalıyor. Basın özgürlüğü, tüm dünyada yaşanan sorunlar ve İzmir’de yaşanan deprem problemi sorunlarımızı günden güne katmerledi. Aşılamayacak hiçbir problem yok” dedi.

 

‘PROBLEMLERİ BİRLİKTE AŞALIM’
‘Projelerimizi anlattık, bizim projelerimiz ve önceliğimiz insan’ diyerek konuşmasını sürdüren Attila, “İnsana dokunmak için yola çıktık. Biz arkadaşlarımızın gözünden bakarak, mesleği icra eden arkadaşlarımızın sıkıntılarını kendi içinde hissederek, bir türlü sorunlarına çözüm olamayan internet medyasına çözüm olmak için yola çıktık. Kıvançta da tasada da bir aradayız. Son bir yıl içinde çok değerli meslektaşlarımızı kaybettik. Birimizin başına bir şey geldiğinde hepimizin canı yanacak Bundan sonra beyaz bir sayfa açalım ve kucaklaşalım. Yarından itibaren seçilen kim olursa olsun cemiyetin problemlerini hep birlikte aşalım” diye konuştu. 

 

ÇALIŞMALARI ANLATTI
Yönetim kurulunda görev yaptığı süreçte yaptıkları çalışmaları aktaran Emek ve Gelecek Grubu Başkan Adayı Dilek Gappi, “Biz gerçekliklerimizin daha iyi farkına varalım. Şu anda arkadaşlarımız asgari ücretle maaş bulamıyor kurumlar sapır sapır dökülüyor, mafya babaları gazetecileri oradan oraya sürüklüyor. Maalesef ki biz böyle bir mesleğin temsilcileriyiz. Artık medyanın dili değişti; biz bunu yapabilmek için birçok eğitimi ücretsiz koyduk. Eğitimlerden 420 meslektaşımız yararlandı. İşsiz arkadaşlarımız için bir şey yapmak istedik ve haber başı 100 Euro telif ödedik. Aidiyet duygusunu kaybetmelerini istemedik ve bu bize envanter kazandırdık. İzmir’deki ve Ege’deki işsiz gazetecilerin sayısı artık bizde var” açıklamalarında bulundu. 

 

‘BIRAKIN BU ÇEKİŞMELERİ’
Bu dönemin çok önemli ve dikkat edilmesi gereken bir süreç olduğunu söylen Gappi, “İşini bilen bir ekiple yola çıkılması gerekmektedir. Biz İzmir’in en önemli firmalarından alan projelerini topladık. İki yıl önce Dikili için çalıştık ve bu alanın tarım vasfını kaybettiğini gördük. İnanın, bir buçuk yıldır çalışmalarımız sürüyor. Seçilir seçilmez bütün çalışmalarımıza başlayacağız. Tarlada izi olmayanın harmanda sözü olmaz. Biz Tellioğlu ve Seferoğulları’na döndük. Bırakın artık bu çekişmeleri, bitti. Sektörün buna sabrı yok. Dedikodularla gerçek dışı iddialarla, çamur at izi kalsın politikalarla değil; Hasan Tahsin’in izinde çalışarak, herkesin sesini tek tek duyuralım. Her eleştiriyi çok ciddiye alıyorum. Lütfen artık zaman yitirmeyelim” diye konuştu. 

 

‘BİZİMLE AYNI PROJELERİ AÇIKLADILAR’
Özgür İGC Grubu Başkan Adayı Mustafa Yılmaz da, “Cemiyetimiz böyle konuşulmamalıydı. Çok daha iyi yerlerde olmalıydı. Son altı yılda 12 milyon lira kaybımız var. İsterdim ki buna bir cevap verilsin. İzmir Gazeteciler Meclisi adında bir projemiz var. Her ay toplanacağız; sözü olan, projesi olan arkadaşlarımız üç yılda bir burada konuşmayacak. Arkadaşlarımız o meclise gelip belki meclisi eleştirecekler. Ortak akılla herkes yönetimde söz sahibi olacaklar. İzmir Basın Merkezi projemiz var. Zaman geçiyor deniliyor, evet altı yıl geçti. Biz basın merkezi projemizi bu kentte hayata geçireceğiz. Gördük ki diğer aday arkadaşlarımız bizden çok az bir süre sonra bizimle aynı projeleri açıkladılar. Biz bu yetkinliğe sahibiz” dedi.

 

GAZETECİLER MECLİSİ PROJESİ
Yılmaz ayrıca, “Bizim sistemimizde her zaman şeffaflık var. Güncel bir CV Bankası oluşturacağız ve işsiz kalan tüm arkadaşlarımızın başvuracağı ilk yer cemiyetimiz olacak. Bizim listemiz sarı listedir. Sarı liste ile yola çıktık. Bize oy verdiğinizde diğer adaylar da kazanacak. Çünkü onların da fikirleri İzmir Gazeteciler Cemiyeti Meclisi’ne gelecek ve konuşulacak” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından oylama başladı. 

5 OY GEÇERSİZ SAYILDI

Oy sayım süreci sürerken açılan zarflarda 3 tane boş, 2 tane de çift oy çıktı. Yani 5 oy geçersiz sayıldı.

YENİ BAŞKAN DİLEK GAPPİ OLDU

Seçimde oy sayım süreci sona ererken İGC'nin 17. başkanı Dilek Gappi oldu. 

YÖNETİM ÇİZİK SONUÇLARINA GÖRE BELLİ OLACAK

Dilek Gappi'nin temsil ettiği mavi liste 202, Mustafa Yılmaz'ın temsil ettiği sarı liste 124, Murat Attila'nın turuncu listesi 81, Mehmet Ali Okumuş'un beyaz listesi 17 oy alırken, çiziklerin sayımının devam ettiği ve yönetimin çizik sonuçlarına göre belli olacağı ifade edildi.

'ERTESİ GÜN NE YAPACAĞIMIZI BİLİYORUZ'

"İGC olarak yeni döneme çok iddialı bir ekiple başlayacağız" ifadelerini kullanan Gappi, "Çünkü biz ekibi oluştururken kişilerin, siyasal, kişisel, ticari hiçbir kaygısı olmayan arkadaşlar olmasına özellikle dikkat ettik. Projeleri, iç yapıyı biliyoruz. Ertesi gün ne yapacağımızı biliyoruz. Zaman kaybetmeyeceğiz. Basın sektörünün en büyük sorunun itibar olması içimizi acıtıyor. O nedenle yapacağımız her çalışma bizim için itibarı yükselterek kazanca dönmeli. Genç meslektaşlarımızı da kucaklayacağız, tüm meslektaşlarımızı kucaklayacağız.  Her eleştiriyi sonuna kadar dinleyeceğiz. Komisyonlarla birlikte aktif bir yönetim tarzı uygulayacağız" diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi