Referandum çalışmaları kapsamında İzmir'e gelen Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Ege Serbest Bölgesi'nde (ESBAŞ) bulunan CMS fabrikasını ziyaret etti. İşçilerle fabrikanın yemekhanesinde öğlen yemeğinde buluşan Zeybekci Türkiye'nin 2000- 2002 yılları arasında IMF tarafından yönetildiğini söyledi. O dönemde ödenen vergilerin yüzde 87'sinin faize gittiğini söyleyen Zeybekci, artık bu oranın yüzde 10'a gerilediğini belirterek, "Bugüne kadar Türkiye'nin kanını emen, önünü engelleyen, bulaşıcı olan, her dönemden bir sonraki sisteme bulaşan bulaşıcı hastalık Türkiye'yi hiçbir zaman güçlü iktidarlarla buluşturmadı. Kurgulanan bu sistem sayesinde de Türkiye her zaman, burnu suyun üzerinde istendiği zaman aşağıya bastırılan istendiği zaman kaldırılan bir ülke halinde tutulmak istendi. Hep edilgen olsun, yönetilsin, biri tarafından kontrol edilen bir ülke olsun istendi. Türkiye müthiş mücadeleler verdi. Bugüne kadar verdiği ekonomik mücadeleler Türkiye'nin istikrarlı siyaset ve öngörülebilen bir ekonomik istikrar faydasına oldu" dedi.

Tartışılan sistemin AKP, CHP, MHP meselesi olmadığını söyleyen Zeybekci, "Bu bir milli meseledir. Yeni bir sistem değişikliği geliyor ve bu sistem herkese eşit. 18 maddenin hiçbir yerinde şunu söylemiyor; '2019 seçimlerinde, AKP'liler ya da MHP'liler yüzde 10 önden başlar' diye bir şey yok" dedi.

İktidarın yüzde 50 artı 1 oy ile geleceğini söyleyen Zeybekci, şöyle devam etti:

"Sistem artık eski belayı, hastalığı üretmeyecek. Türkiye'de siyaset normalleşecek, makulleşecek. Adaylar bu millete aşkını, sevdasını, projelerini, hedeflerini samimiyetle inandırmak zorunda. Yüzde 50'yi isteyen bir CHP'nin hedefi yüzde 70'lik bir alana komple hitap etmek, onları inandırmak ve kucaklamak zorunda. Yüzde 25 benim için gayet iyidir, bir koalisyon kurarsak diyemeyecek. Mevzubahis, memleket, millet, vatan deyip uzlaşmak zorunda. Diyelim ki sağdan AKP geldi. Yüzde 70'i kucaklamak milli meselelerde uzlaşmak zorunda. Türkiye makulleşecek, uzlaşmacı siyaset anlayışı gelişecek. 1950'den sonra Almanya, 60'lardan sonra Japonya, 80'den sonra da Kore seferberlik başlattı ve siyaseten istikrarsızlıkla ilgili tüm hastalıklardan kurtulmak için başlattı. Kore 1987'de geçti bu sisteme, parçalı yönetim koalisyon bitsin diye. Kore 5 bin dolar seviyesinin altındaydı milli gelirde, şu anda 30 bin dolar seviyesinde. Onun için arkadaşlar 16 Nisan meselesi AKP, CHP, MHP meselesi değildir. 16 Nisan'da bir partiye oy vermeyeceksiniz, bir cumhurbaşkanı seçmeyeceksiniz. Herkese eşit davranan ve herkese eşit fırsat getiren bir hükümet sistemi için değişikliğe oy vereceksiniz."

Türkiye'de siyasetin itibarlı, TBMM'nin ise Türkiye'nin en saygın yeri olması gerektiğini enlatan Zeybekci, şöyle konuştu: 

"O kadar saygın bir yer olmalı ki Türkiye'de 80 milyonun tamamı oraya saygı duymalı, sağcısı, solcusu, komünisti, sosyalisti, liberali, Türk'ü, Kürt'ü, Alevi'si, Sünni'si aklınıza gelen herkes. TBMM dendiği zaman düğmelerini iliklemeli çünkü milletin iradesi orada. Türkiye her gün bir önceki günden daha çok üreten, ihracat yapan bir ülke olmak zorundadır. 35 milyar dolardan 150 milyar dolara geldik. 2017 yılı ihracat seferberliği yılı inşallah bu sene yüzde 10'un üzerinde artışımız olacak. Türkiye yüzde 5.5'in altında bir büyümeyi kabul edemez. Büyümede yüzde 5'in altına düştüğümüzde işsizliğimiz yüzde 12'ye çıkıyor. Her yıl 1 milyon kardeşimize iş bulmak zorundayız. Böyle şeylerle vakit kaybedemeyiz. Arkamıza bile bakmadan büyümek ve koşmak zorunda olan bir ülkeyiz."

Bakan Zeybekci konuşmasının ardından işçilerle yemek yedi. Yemeğin ardından bir işçi ile masa tenisi oynayan Zeybekci, "Ah sen daha önce benim karşıma çıksaydın" diye espri yaptı.

 

Editör: Haber Merkezi