Kadın cinayetinden hüküm giymiş kişilerin bu kapsam dışında kalması gerektiğini ifade eden Serter, aynı şekilde cinsel istismar suçunun da kapsam dışında bırakılmasının önemine vurgu yaptı.

Daha önceki af yasası çalışmalarında terör, örgüt, uyuşturucu, cinsel istismar ve mükerrer işlenen suçlarda mevcut mevzuattaki dörtte üçlük infaz oranının indirilmesine karşı çıkıldığını ve teklifin bu yönde hazırlandığını takip ettiklerini ifade eden Serter, ancak bu şekliyle 100 bin hükümlü sayısına ulaşılamadığı için teklifin revize edilerek sadece terör suçlarının kapsam dışında bırakılmasının gündemde olduğunu ve bunu “kabul edilemez” bulduklarını belirtti.

Özellikle kadın cinayetleri ve cinsel istismar suçlarından hükümlülerin bu kapsam dışında bırakılmasının en az bu salgınla mücadele kadar önemli olduğunu vurgulayan Serter, “Tüm insanlığı tehdit eden korona virüsü ile mücadele ederken insanlık suçu kapsamında olduğunu düşündüğümüz kadın cinayetleri, kadın ve çocuklara cinsel istismar suçlularının affa tabi tutulmasını kabul etmiyoruz. Toplumu bir virüsten korurken başka bir virüsü bu halkın arasına salmayın” dedi.

“Katiller ve tecavüzcüler kapsam dışı olmalı”

Türkiye’de kadın cinayetleri sayısının çok yüksek olduğunu ve kadınların bu ülkede yaşam mücadelesi verdiğine dikkat çeken Serter, “Evet Korona virüsü ile mücadele son derece önemli ve bazı önlemler alınmalıdır. Ancak bunu yaparken toplum vicdanını da yaralamamak gerekli. Özellikle hüküm giymiş, suçu sabit katilleri, çocuk istismarcılarını toplumun içine geri salmak bu toplumun köküne dinamit yerleştirmekle eş değer. İKKB olarak bu tasarı içinde kadına ve çocuklara karşı işlenmiş suçların kapsam dışında tutulmasını istiyoruz. Bu konunun yakın takipçisi olacağımızı da buradan belirtiyoruz” diye konuştu.

Kadına ve çocuğa karşı işlenen suçların kapsam dışında bırakılarak diğer suçlarda farklı infaz oranları indirimine gidilebileceğini ve hedeflenen sayıya ulaşılabileceğini de belirten Serter, sözlerini şöyle tamamladı:

“Af toplumun vicdanını yaralamamalı. Aslında devlet sadece kendisine karşı işlenen suçlarda affı gündeme getirebilmeli. Bireye karşı işlenen, hele ki cinayet gibi cinsel istismar gibi suçlarda mağdurun yerine devletin af sunması özü itibariyle zaten kabul edilebilir bir durum değil. Katilleri ve tecavüzcüleri sokaklara salmayın.”

Editör: Haber Merkezi