İZ GAZETE - Tiyatro Platformu üyeleri Gaziemir A. Arda Meydanında düzenledikleri eylemde son günlerde sanatçılar üzerindeki baskıya dikkat çektiler. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a eleştireye açık olma çağrısı yapan Tiyatro Platformu üyeleri Erdoğan'ın Metin Akpınar ve Müjdat Gezen'den özür dilemesini de talep ettiler.
Tiyatrocular tarafından Erdoğan'a yapılan çağrının tam metni;
Sanat üstüne ve yaşadığımız elim olay üzerine onlarca kelimenin içinde bulunduğu uzun cümleler kurabiliriz. Ne sanata yaptığımız güzellemeler ne de ustalarımızın tarihine saygı duruşunda bulunduğumuz açıklamalar bugün yaşadığımız hüznü anlatmaya yetmeyecektir.
Kavga ikliminden kazançlı çıkan kim olur?
bu soru aslında bugün sorulması gereken en önemli sorudur. İktidar ısrarla kendi gündemini yaratıp, kitleleri de bunun peşinden sürüklemeye çalışmaktadır. Gündem yaratırken yarattığı mağduriyetlerle zerre kadar ilgilenmemektedir.
Biz sizi tanıyoruz, DTCF'de barış isteyen akademisyenlere davranışınızdan, kentimizde kapatılan Yenikapı Tiyatrosundan ve engellediğiniz onlarca oyundan.
Siz de biraz yalnız kalacağımıza güvenle kuruyorsunuz aslında baskıyı üstümüzde. Evet yalnızız. Dün DTCF'de, kapatılan tiyatrolarda, tutukladığınız oyuncularda yalnız kaldık. Bugün de Metin Akpınar ve Müjdat Gezen yalnız kalacak belki. Fakat bilin gerçeğin farkına varıyoruz, bu yalnızlıklar öyle uzun sürmeyecektir. Bakın şimdi sokaktayız, farklı mesleklerden, farklı siyasi düşüncelerden onlarca kişi yarattığınız mağduriyete karşı bir arada. Metin Akpınar'ın da Müjdat Gezen'in de bize ihtiyacı yok. Yıllardır üretttikleri yapıtlar çoktan yapıştı yakanıza. Bize sormayın isterseniz kendi partinize oy verenlere sorun. Metin Akpınar'a müsvedde deme kafasına nasıl vardınız merak içindeyiz.
Siz de bizi tanıyorsunuz. Ağacın köküne yapışmıştık hani yıllar önce onca elle. Şimdi ellerimiz yeniden bi araya geliyor. Yol yakınken gelin dönün hatanızdan. Bu toplumun yetiştirdiği iki ustadan ellerinizi çekin. Hatta gelin bugüne kadar yapmadığınız bir şeyi yapın kapattığınız tiyatrolarla, DTCF öğretim üyeleriyle bir araya gelin. Hani her defasında diyorsunuz ya biz ezilenlerin sesiyiz diye açın kapılarınızı barış isteyen sanatçılara konuşun onlarla. Bakın özür dileyin demiyoruz, konuşun.
Konuşmanızda anlamaya çalışın karşı tarafı. Eleştirenlere sizi öldürmek istiyor gözüyle bakmayın. İronik yaklaşımları çözümleyin.
Buradan AKP ve Recep Tayyip Erdoğan'a oy veren kardeşlerimize sesleniyoruz. tarihiniz çalınıyor. Size yalan söylüyorlar. Sizi bizden uzağa atmaya çalışıyorlar. Bizi de dinleyin. Komşunuzu dinler gibi. Vicdanını kaybetmemiş bir kardeşimiz gibi. Bizi de dinleyin ve öyle karar verin haddine herkesin.
Saraylar, saltanatlar çöker bir gün. Geriye aynı mahallede yaşadığınız insanlar kalır. Tüm Yurtseverliğimizle çağırıyoruz sizi yanımıza. Yalnız olmamak için sokağa, sahneye, sanata...
Sayın Cumhurbaşkanına da açık çağrımızdır. Ustalara hakkını verin, özür dileyin, eleştiriye açık olun. Korkmayın, konuşan biziz, halk!
