İZ GAZETE- DİSK, KESK, TMOBB, TTB ve İzmir Barolar Birliği, cemaat ve tarikat yurtlarının kapatılması gerektiğini ifade eden bir basın açıklaması gerçekleştirdi. 

Açıklama Eğitim-Sen İzmir1 No'lu Şube binasında yapılırken, açıklamayı KESK İzmir Şubeler Platformu Sözcüsü ve Eğitim Sen 2 No'lu Şube Başkanı Veysel Beyazadam yaptı. 

'ÜLKENİN HER YERİ TARİKAT YURDU DOLU'

Beyazadam yaptığı açıklamada, "Cemaat ve tarikatların ülkemizin içine sokulduğu sosyal, ekonomik, siyasal krizleri  fırsat bilerek ve  sırtını iktidara dayayarak  giderek güçlenmeye çalıştığı, her alanda örgütlenme çabası içinde oldukları toplumun tüm kesimlerince bilinen bir konudur. Kamusal ve laik eğitim anlayışından hızla uzaklaşan iktidarın, gerici toplum inşa etme politikaların sonucunda cemaatlerin ve tarikatların eğitim üzerindeki ağırlığı giderek artmıştır. Geçilmeyen köprülere, uçulmayan hava alanlarına milyarlar harcayan iktidar, eğitime, öğrencilerin barınma burs gibi gereksinimlerine yeterli yatırımı yapmamış, çaresiz vatandaşlar için  tarikat ve cemaatler zorunlu adres durumuna sokulmuştur.  Bir kısmı tamamen denetimsiz ve kaçak faaliyet gösteren tarikat ve cemaat yurtlarında  yaşanan bir çok üzücü olay kamuoyuna yansımış, ciddi tepkilere yol açmıştır. Geçtiğimiz günlerde gerici tarikat ve cemaat yurtlarında yaşanan  acı olaylara bir yenisi daha eklendi. Kendi isteği ve özgür iradesi dışında ailesinin baskısıyla kaldığı  cemaat yurdunda yaşadığı baskıları ve gelecek kaygısını anlatıp yaşamına son veren  Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. Sınıf öğrencisi Enes Kara’nın üzüntüsünü derinden yaşıyoruz. Ne acı ki Enes ilk değildi… Ülkenin her tarafı, bir kısmı izinli ama çoğunluğu kaçak ve izinsiz cemaat ve tarikat yurtları ile dolu. Aladağ’ da, Karaman’da,  Kaimder’de,  Alimder’de ve daha birçok yurtta yaşanan acı olaylar toplum hafızasında yerini korurken, Enes Kara’nın haberi hepimizin yüreğini burktu. Kamusal ve laik eğitim anlayışından hızla uzaklaşan iktidarın gerici toplum inşa etme politikaları sonucunda gençler, bu yurtlarda intihar ediyor, tacize uğruyor ve öldürülüyor" ifadeleri kullanıldı. 

'ARTIK YETER'

Beyazadam, daha önceki günlerde Antalya Alimder yurdunda kalan Mehmet Sami Tuğrul'un, satırlı saldırı sonucu hayatını kaybettiğini hatırlatarak, "Bu yurt kaçak ve izinsiz işletilen bir yurttu ve açılışını Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yaptığı haberleri basında yer aldı. Türgev, Tügva, Ensar, Semerkand, ve İlim Yayma Cemiyetleri gibi vakıflara ait beş yüzün üzerinde yurt bulunurken, izinsiz ve kaçak yurt sayıları on binlerle anılmaktadır. Cumhuriyet değerlerini yok sayan; çağdaş, laik ve demokratik toplum düzenini yok etmeye çalışan bu tarikat ve cemaat yapıları karşısında önce gençlerimizi ve sonra da geleceğimizi kaybediyoruz. Artık yeter" dedi.

'DERHAL KAMULAŞTIRILMALI'

"Dört bir yanı kaçak, izinsiz ve denetimsiz cemaat ve tarikat yurtlarıyla dolu ülkemizde;   bir çocuğumuzun, bir gencimizin daha intihar etmesine, tacize uğramasına, öldürülmesine tahammülümüz kalmadı" vurgusunu yapan Veysek Beyazadam, "Laik, sosyal hukuk devletinde tüm çocuklar Devletin –kamunun- himayesinde ve denetimindedir. Devlet gerekli önlemleri alarak bütün yoksul halk çocuklarının barınma ihtiyacını gidermelidir.. Okul öncesinden yüksek öğretime kadar her aşamada eğitim ücretsiz, nitelikli ve laik bir kamusal hizmet olarak sunulmalıdır. Öğrencilerin eğitim, öğretim ve barınma ihtiyaçları kamusal kaynaklar tarafından karşılanmalıdır. Cemaat ve tarikatların eğitimin herhangi bir aşamasına, herhangi bir biçimde dahil olması engellenmelidir. Mevcut cemaat, tarikat ve vakıf yurtları derhal kamulaştırılmalıdır. Okullardaki dinselleştirme politikalarına son verilmeli, müfredattaki tüm dinci-gerici unsurlar kaldırılarak, eğitim-öğretim bilimsel ve laik temelde şekillendirilmelidir" dedi.

'BU ÖLÜM VE İSTİSMARLARI KANIKSAMAYACAĞIZ'

Beyazadam son olarak, "Daha önce birçok tarikat yurdunda yaşanan, ölümler, cinsel istismarlar konusunda sesiz kalan, “bir kereden bir şey olmaz” diyen zihniyetin çocuklarımızın hayatını yok eden gerici politik uygulamalarına artık yeter. Bu ölüm ve istismarları kanıksamayacağız, susmayacağız. Kamusal, laik, demokratik, eşit, bilimsel, anadilinde yürütülen ve cins ayrımcı olmayan bir eğitimin inşa edilmesi için mücadeleye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. 

Editör: Haber Merkezi