Panele Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Özsaran, Ege Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşenur Oktay ve Meme Kanseri ile Savaşım Derneği Başkanı Çiğdem Beşkardeş konuşmacı olarak katıldı.

Dernek Başkanı Çiğdem Beşkardeş, " Ben 16 yıl meme kanseriyle mücadele etmiş bir kadınım. Derneğimiz 12 senedir var. 1-7 Nisan Kanser Haftasıdır ve biz de bu konuya değinmek istedik. Biz koşuyoruz, çünkü biz varsak hayat var. Bu yüzden kanserle yaşamayı öğrenmeliyiz" diye konuştu.

Jinekolojik kanserleri, kansere sebep olan faktörleri ve alınabilecek önlemleri anlatan  Prof. Dr. Zeynep Özsaran,  " Kanserin nedeni tam olarak ortaya konulmadı ama buna sebep olan bir çok faktör olduğunu biliyoruz. Yaşımızı ve cinsiyetimizi değiştiremiyoruz. Ama yaşam şeklimizi değiştirirsek bu faktörleri en aza indirebiliriz. Güneş ışınlarına, radyasyona, hava kirliliğine maruz kalma gibi durumları engelleyebiliriz." dedi.

Prof. Dr. Özsaran, "Türkiye'de meme kanseri, en fazla görülen kanser türü. Her 3 kişiden 1'inde kansere yakalanma riski var. Ege Bölgesi'nde ise erkeklerde en fazla akciğer kanseri, kadınlarda en fazla meme, cilt kanseri ve tiroit kanseri görülüyor. Meme kanseri riski ise 8 kadında 1'e düştü. Çünkü erken tanı ve taramalar arttı. Meme kanseri çok görülüyor olsa da öldürme oranı düşük. Yumurtalık kanserinin görülme oranı ile öldürme oranı ise hemen hemen eşit. Önemli olan ise kanseri erken dönemde teşhis edebilmek" diye konuştu.

Anormal vajina kanaması, vajina akıntısı, cinsel ilişki sonrası ağrısı ve geçmeyen yarası  olanların mutlaka doktora başvurması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Özsaran, "Kanserde erken tanı için vücudunuzun verdiği şikayetleri dikkate alın. Erken teşhis oldukça önemli. Her yıl kadın doğum doktoruna giderseniz bu risk ortadan kalkar" diye konuştu.

Ege Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof . Dr. Ayşenur Oktay ise, meme kanserinde erken tanı için neler yapıldığını ve kanser teşhisi için bir görüntüleme yöntemi olan mamografiyi anlattı. Prof Dr. Oktay "Meme kadın için hem bebeğini beslemesinde, hem de estetik olarak önemli bir organdır. Bu nedenle meme problemleri hem fiziksel, hem duygusal yönden problem yaratabiliyor. Meme kanseri kadınların önemli bir sağlık sorunu. Bu hastalık tüm dünyanın problemi. En sık olarak gelişmiş ülkelerde görülürken Türkiye'de de önemli sayılabilecek oranda. Her 10 kadından 1'i yaşam süresi içinde bu hastalıkla karşılaşıyor." diye konuştu.

Erken tanının arttığını ve bununla beraber ölüm oranlarının  azaldığını söyleyen Prof. Dr. Oktay, "Kanserle mücadelede korunma, erken tanı ve tedavi önemli. Elimizdeki asıl silah erken tanı. 20 yaşından sonra her kadının adet dönemi sonrası kendini yoklaması, erken teşhis için önemli bir adım. Kadın kendi memesinin yapısını tanırsa aydan aya bu kontrollerle değişimleri çok rahat anlayabilir ve bir farklılık yakalarsa doktora başvurabilir. Ele gelen sertlik ve kitle önemli bir bulgudur ama her kitle kanser değildir. Meme başında ya da ciltte yara, meme başında akıntı, koltuk altında sertlik ve meme başında ya da ciltte çekilme görürseniz mutlaka doktorunuza başvurunuz" diye konuştu. 

Editör: Haber Merkezi