Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, Prof. Dr. Bülent Çaplı’nın Sağlık Bakanlığı bünyesinde yeni tip koronavirüs ( Covid-19) salgınında sosyal konularla ilgilenmek için kurulan Toplum Bilimleri Kurulu’ndan istifa ettiğini yazdı.

Sarıkaya bugün yayımlanan "Toplum Bilimleri Kurulu’ndan istifa" başlıklı köşe yazısında Çaplı’yı istifaya götüren süreci şöyle anlattı:

"Türkiye Barometresi’nin çıkarılması için çalışma yapılması, atılacak tüm adımların da kamuoyu yoklaması ile belirlenen bu parametreler kapsamında ele alınması kararına varıldı. Ancak Toplum Bilimleri Kurulu’ndaki faaliyetler öyle tam da istendiği gibi ilerlemedi. Dünya Bankası’nın Barometre araştırması ve sonuçların tahlili için 1,1 milyon Türk Lirası ile destek kredisi verdiği çalışma için ihale açılamadı... Üç kamuoyu araştırmasının birlikte yapılması sonrasında Barometre'nin yüz yüze araştırmalarının yapılmasına karar verildi. Kurul üyeleri de buna sıcak baktı, çünkü her bir aşaması yeni bir bürokratik süreci gerektirdiği için üçünün bir arada tek seferde gerçekleşmesinde fayda görüldü.

GELİŞMELER RAHATSIZ ETTİ

Daha sonra araştırmanın Sağlık Bakanlığı’nın çağrı merkeziyle yapılmasına karar verildiğini aktaran Sarıkaya, şöyle devam etti:

Bu kez Dünya Bankası, örneklem değişimi nedeniyle yeni uygulamayı kabul etmedi ve krediyi geri çekti. Kamuoyunun tüm yönleriyle koronavirüs konusuna yaklaşımını ortaya koyacak Türkiye Barometresi araştırmasının yüz yüze yapılması iptal edilmedi ancak daha ileri bir tarihe ötelendi. Konu bununla da kalmadı, iletişim alanında yapılacak planlamada da farklılıklar yaşandı. Aktarıldığına göre bu gelişmeler Toplum Bilimleri Kurulu’nun “iletişim” alanında Türkiye'nin önde gelen isimlerinden Prof. Dr. Bülent Çaplı’yı rahatsız etti. Üç hafta kadar önce Bilim Kurulu’ndan ayrıldı. Prof. Dr. Çaplı, ayrılışını da öyle kırgın bir şekilde gerçekleştirmedi, Toplum Bilimleri Kurulu’nda birlikte çalıştığı arkadaşlarını telefonla arayıp ayrılma kararını iletti, ancak nedenleri üzerinde tek kelime etmedi."

"TEK KELİME ETMEM"

Habertürk yazarı, Prof. Çaplı’nın ifadelerini de şöyle aktardı:

"Bütün bunları kırk yıllık arkadaşım, dostum Bülent Çaplı'yı arayıp sordum. "Muharrem sen benim arkadaşımsın, dostane olarak dahi olsa başkalarına söylemediğim gibi sana da nedeni konusunda tek kelime edeceğim, 'Gördüğüm lüzum üzerine ayrıldım'. Söyleyeceğim bu kadar... Ayrılmam da yeni değil 3 hafta oldu; bu konuda tek kelime etmem..." Dedim ki "Bana bunları anlattılar, o kadar arkadaşlığımız var, sana sormadan yazmak istemedim, doğru veya yanlış da mı demeyeceksin?" Medya etiğinin kitabını yazmış akademisyen çizgisinden sapmadı:

"Onu da demeyeceğim!..." Dedim ki "Yerine de henüz atama yapılmamış..." Demesin mi "Bunu da bana sorma..." İnanın dün yordu beni..."

Editör: Haber Merkezi