Konak’ta yerine daha yüksek bir bina yapılması için yıkılan Kaptan Mustafa Paşa Vakfı işhanının temelinde tarih çıktı. Yapılan kazıların ardından bulunan hamam kalıntıları nedeniyle çalışmalar durduruldu. Kültür ve Turizm İzmir İl Müdürlüğü yetkilileri, kazıların İzmir Müze Müdürlüğü ekipleri denetiminde yapıldığını açıkladı. Yetkililer, iş makinası ile yapılan kazıların tarihi eser bulguları için süren sondaj çalışması olduğunu bildirdi. Ancak çevreci Avukat Arif Ali Cangı, bu açıklamaları yetersiz buldu. İlgili birimlere dilekçe ile başvuruda bulunan Cangı’ya Kültür Varlıkları ve Müzelere Genel Müdürlüğü’ne bağlı İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nden yanıt geldi. Koruma Kurulu, yanıtında “Müze Müdürlüğü denetiminde yıkım sonrası sondaj kazılarının Müze Müdürlüğü’nün uygun göreceği teknik ve yöntemle gerçekleştirilecek. Sondaj sonuçlarının kazı başkanlığı görüşü ile birlikte Koruma Bölge Kurulu’na iletilmesinden sonra, yapılaşma talebinin değerlendirileceği” ifadelerine yer verildi.

Fakat bu süreçte iş makinası ile yapılan çalışmalara tepki gösteren Cangı; “Kaptan Mustafa Paşa Vakıf işhanı temelindeki kazı çalışmalarında kalıntılar yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Ama iş makinesi çalıştıkça bir yerleri kırdı diye yerimden zıplıyorum. Bu şekilde iş makinesi ile arkeolojik kazı çalışması yapılır mı? Zamanında vakıf işhanı yapılırken göz göre göre tarihi yapı kalıntıları üzerine inşaat yapılmış. Tüm kalıntılar ortaya çıksın, arkeolojik park alanı olsun. Vakıflar idaresinin çok paraya değil, böylesi güzel işler üretmeye ihtiyacı var” dedi.

İnşaatın hemen yanında bulunan bir iş merkezi yöneticisi Avukat Dinçer Layık da, yetkililere; ‘Buraya inşaat yapmayın, hem nefes alacağımız bir yerimiz olsun’ sözleri ile seslendi. Avrupa’da çok büyük meydanların olduğunu vurgulayan Dinçer Layık; “O meydanlarda insanlar nefes alıyor. Ama İzmir’e baktığımızda bu kentin modern şehircilikten tamamen uzaklaştığını görüyoruz. Buraya çok katlı bir iş yerinin yapılması mantıklı değil. Kepçeler yere vurdukça biz deprem olduğunu sanıyoruz. Burayı kazdıkça alttan su çıkıyor. Zemin ne kadar sağlam? Bir inşaat yapılmasından ziyade, tarihi eserlerin korunabileceği bir park yapılabilir. Yunan adalarına gittiğimizde onların bir park içerisinde bir sütunu dahi nasıl koruduklarını görüyoruz. Geçmişleri ile övünüyorlar ama biz geçmişimizi inşaatların altında yok ediyoruz. Biz bunların kıymetini bilemezsek turist çekemeyiz” dedi. Tartışmalar sürerken alanda inşaat yapılıp yapılmayacağını ise kazı sonrası hazırlanacak raporlar belirleyecek.

Gazete 9 Eylül- Umut Karakoyun

Editör: Haber Merkezi