İZ GAZETE – Gazetemiz yazarlarından Mhemet Kuzu, İz Gazete editörü Yağız Barut ile İz Gazete muhabiri Tugay Can’ın sorularını yanıtladı. Kuzu, koronavirüs salgını ile mücadelenin yoğun geçtiği bugünlerde yeni nesil kooperatifçiliğin önemine değindi.

Koronavirüs salgını sonrasında kamuoyunda da çokça tartışılan konulardan biri olan “Bir gıda krizi yaşanır mı?” sorusuna da yanıt veren Kuzu, konuyu farklı bir perspektif üzerinden ele aldı.

“Bir gıda krizi olur mu, olmaz mı diye düşünmekten çok hangi gıdaya erişiyoruz diye düşünmeliyiz” diyen Kuzu, “Eriştiğimiz besin, gıda krizinin göstergesi. Kriz, salgından önce de vardı. Biz bu süreçte güvenli gıdaya nasıl erişebiliriz diye düşünmeliyiz. Mesela salgınla beraber Çin'de, topluluk destekli tarıma yönelik talep yüzde üç yüz atmış. Evlerine kapanan insanlar, ne yediğini sorgulamaya başladı. Şu an tam da topluluk destekli tarımın ülkede gelișeceği bir dönemde olacağız. Bunun için bir dönüm noktasına ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

KRONİK SIKINTILAR

Türkiye’de örgütlenmelerin kronik sıkıntılarının bulunduğunu kaydeden Mehmet Kuzu, "Bu ülkede milletvekili olmak için dernek kuranlar var. Kaç tane belediyeye kayyum atanıyor ama bazıları ısrarla o kent konseyi koltukta oturuyor. Ama o kadar zor değil șeffaf olmak. Şimdi bütün hesap dökümünü de ortaya koyacaksın. Ey vakıf sen kaç milyon bağış aldın hangi çıkara hizmet ettin diye soracağız. Örgütlenmelerde buradan nasibini alacak" diye konuştu. Kuzu ayrıca örgütlenmeleri dijitalleşme ile buluşmasının ardından olumlu anlamda yol kat edilebileceğinin altını çizdi.

Kuzu, "Üretici ürününü olabildiğince toplu satmak istiyor. Çiftçinin tüketiciyle buluşması gerekir. Biz topluluk olmalıyız. Selçuk, salgın sonrasında Selçuk Halk Pazarı oluşturdu. Gayet de temel halk besinlerine erişilebiliyor. Bu örnek kooperatifçiler olarak aradığımız örnekler" dedi.



‘SALGIN SONRASI GÖÇ OLACAK’

Gençlerin tarıma ilgisinin nasıl artırılabileceği yönündeki bir soruyu da yanıtlayan Mehmet Kuzu, "Üreticinin desteklenmesi gerekiyor. Bir genç olarak geldim ve toprakta tarım yapacağım dedim, bu çok zor olur. Topraktan üretmek çok zor bir iş. O yüzden çeşitli teșviklerin ve projelerin olması gerek. O siyasi partiler de ciddi anlamda daha sürdürülebilir projeler çıkartmalı. Salgın sonrasında kentlerden kıra doğru bir göç olacak" dedi.

BİZ KİTAP’TAN YENİ KİTAP

Biz Kitap Yayınları’ndan çıkacak olan 'Bizim Sokaklar' isimli kitabı hakkında konuşan Kuzu şunları söyledi:

"İz Gazete'nin ilk ofisine gittiğimde çok yeniydi ve ekibi de iyiydi. O zamanlar Konak Kent Konseyi genel sekreterlik görevindeydim, oradan destek atayım, yazılar yazayım dedim. İlk yazımın adı, Sokaklar Bizim’di. İçimde ne varsa döktüm ve o çizgide ilerlemek istedim. Bu yazılar sonrasında ne olacağını düşünüyordum. Bu yazılar biriktiğinde kitap olabilir diye yazıları birbiriyle bağlantılı olsun dedim. Bu kitapta ben olmak var, ben olup, gönüllü olmak var. Buradan başlayıp topluluk olmaya giden bir kitap. Bu salgın sonrasında da ertelendi"

Editör: Haber Merkezi