Ümit Kartal / İz Gazete - 11. Karaburun Bilim Kongresi ‘600. Yılında Börklüce’nin izinde’ üst başlığı ile toplandı. 4 Eylül'e kadar sürecek olan 11. Karaburun Bilim Kongresi'nin açılış oturumu Aydın Çubukçu'nun başkanlığında gerçekleştirildi. Oturuma ilgi çok büyüktü.

'Tarihsel Kimlik İnşası: Börklüce Mustafa Bilmecesi' başlığıyla bir sunum yapan Aydın Çubuk'çunun yanı sıra oturumda, "Börklüce Aynasında Osmanlı Gerçeği" başlığıyyla Erdoğan Aydın, "Köylüler Hareketi ve Sol İlahiyat: Börklüce Olayı" başlığıyla Mehmet Kuyurtar ve "Börklüce Mustafa ve Tasvirü'i Kulub (Kalplerin Tasviri)" başlığıyla Mehmet Işıktaş birer sunum yaptı.

AYNI ZAMANDA KÜLTÜR İNSANI

Kongrenin 3'üncü oturumunda Şeyh Bedreddin ve Börklüce Mustafa'nın kişiliklerine dair aydınlatıcı bir yöntem izlemeyi hedeflediklerini ifade eden Çubukçu, Börklüce Mustafa'nın büyük oranda mitolojik bir karaktere dönüştüğünü söyledi. Aydın Çubukçu, "Börklüce Mustafa karşımıza yalnızca askeri bir önder, ezilenlerin savaşçısı olarak değil aynı zamanda bir kültür insanı olarak da çıkıyor" diye konuştu.

Börklüce Mustafa'nın şiirlerde, romanlarda Karaburunlu yoksul bir köylü ve köylü önderi olarak geçtiğini hatırlatan Çubukçu, edebiyatçıların, politikacıların ve tarihçilerin ayrı kollardan farklı Börklüce Mustafa kimlikleri çizmeye çalıştığını söyledi. Çubukçu; "Börklüce Mustafa üzerine çalışan ne kadar kişi varsa o kadar fazla Börklüce Mustafa vardır. Börklüce tam bir bilmecedir. On binlerce insanı iki yıl boyunca komünal bir yaşam tarzıyla nasıl bir arada yaşatmayı başardığını bilmek, kimliğine dair verilere ulaşmayı da kolaylaştırır" dedi.

Resmi tarihçilere göre Börklüce Mustafa'nın hain sapkın ve cani bir eşkıya olduğunun savunulduğunu belirten Çubukçu, "Malların ortaklığı dolayısıyla kadınların da ortaklığını savunduğu için günahkar ve ahlaksızdır. Dinler arasında eşitliği savunduğu için dinsizdir. İslama, ahlaka, devlete karşı bir alçaktır. Diğer tarih anlayışı ise nesnel olarak durumu anlama peşindedir. Börklüce’yi esas olarak Şeyh Bedreddin üzerinden portrelemeyi amaçlar. Ama bir de ideolojik tarihçiler vardır, onlar 'ihtiyaca binaen' tarif peşindedir" şeklinde konuştu.

Nazım Hikmet'in Şeyh Bedreddin Destanı'na karşı bir propaganda olarak dönemin sağcı tarihçilerinin 'Stalin'in Şeyhi' başlıklı yazılar yazdığını hatırlatan Çubukçu, resmi tarihçilerin karalamalarına karşı olmak gerektiği gibi, solcu tarihçilerin idealizasyonuna da karşı durmak gerektiğini ifade etti. Çubukçu, "Mitolojik öğelerle uğraşmak zordur" dedi.

YAŞASIN EŞİTLİK, KARDEŞLİK VAROLSUN HÜRRİYET

Erdoğan Aydın ise Osmanlı toplumunda Börklüce Mustafa'nın yerini anlatırken, Mehmet Kuyurtar da 'sol ilahiyat' başlıklı bir sunum yaptı. 

Börklüce Mustafa'ya ait olduğu düşünülen Tasvirü'l Kulub isimli kitabı aslına göre çeviren Mehmet Işıktaş da tarihi okumaya yönelik çabaların önemine vurgu yaptı. Işıktaş, Börklüce Mustafa ve Şeyh Bedreddin'e dair çok fazla bilgi eksikliği olduğunu kaydetti.

Işıktaş, Börklüce Mustafa'nın bundan 600 yıl önce, kitabında "Yaşasın eşitlik ve kardeşlik, varolsun hürriyet" dediğini aktardı.

Editör: Haber Merkezi