Sedat Peker’in sosyal medyadan yaptığı açıklamalar hala Türkiye’nin gündeminde. İzmir Barosu da önceki gün Peker’in açıklamaları hakkında suç duyurusunda bulundu. Bülent Kepenek ile Emek Dünyası programının konuğu olan İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel de yaptıkları suç duyurusunun detaylarını değerlendirdi.

‘CESARET İSTEYEN HAREKET’

Başvuru içeriği hakkında konuşan Yücel, “Çok özel bir çalışma değil. Herhangi bir yurttaşın yapabileceği bir çalışma yaptık. Videolarda vahim iddialar var. Bir kısmında da kendi sorunluluğunu ortaya koydu. Kendi yaptığı eylemleri ortaya koyup itirafta bulundu. Bir hukuk devletinde yurttaşın beklentisi şudur: Bir iddia ortaya konuldu ve bir savcı bu iddiaları araştırır. Ama kimse ses çıkarmadı. Yurttaş bir tweet attığında sabahına kapısına dayanan kolluk kuvvetinden bir açıklama yok. Bir savcıdan açıklama yok. Biz de İzmir Barosu olarak kayıtlara girmesi ve olayın araştırılması gerektiğin düşündük. Eğer iddialar doğru değilse o da ortaya çıkarılması gerekir diye düşündük. Bu cesaret isteyen bir hareket. Bir korku toplumunun içerisinde yaşıyoruz. Ama yargı mekanizmalarının bu korkunun dışında hareket etmesi gerekiyor. Bu yüzden savcıları da göreve çağırdık. Çünkü iddialar yenilir yutulur cinsten değil” dedi.

‘GÖREVDEN ALINMALI’

Soylu’nun katıldığı programda iddialar için ‘komplo’ açıklamasında bulunmasını da değerlendiren Yücel, “Bizim için de dediler. Bu suç duyurusunu yaparken korkmuyor musunuz dediler. Hayır korkmuyoruz. Çünkü baro olarak hukuka aykırılıkların, hak ihlallerinin karşısında olduk. Bu geleneği yere düşürmemek için çalışıyoruz. Bu ülke aydınlığa çıkacaksa, devletin içindeki çeteler çökertilebilecekse, temiz toplum yaratılabilecekse bunun bir parçası olacaksak tüm sonuçlarına katlanmaya hazırız. FETÖ soruşturmasını hatırlayalım. İtirafçı diyorlar ya kim onlar. İtirafçı olabilmek için o yapının içinde olmak gerekir. FETÖ’nün içerisinde olan ve etkin pişmanlık beyanları kabul edilebilirse Sedat Peker tamam suç örgütü lideri ama ortaya bir iddia koyuyor ve detay veriyor. Burada dikkat edilmesi gereken şu; Süleyman Soylu’nun derhal görevden el çektirilmesi gerekiyor. Çünkü hala konumunun gücünü kullanıyor. Soylu’nun deli saçması dediği olaya karşı hangi savcı harekete geçebilecek. Soylu o koltukta oturmaya devam ettiği sürece etkin ve yeterli şekilde araştırılması mümkün değil. Bu işin doğasına aykırı. Yargıya müdahale eden bir iktidar yapısı var ve Soylu bu yapının içerisinde en önemli yerde duruyor. Soruşturma sağlıklı bir şekilde yürüyecekse ön şart budur. Yargı hiçbir siyasi erkten korkmadan hareket edebilmeli. Bu kirliliği dağıtacak tek şey hukuktur” açıklamasında bulundu.

‘CEBİNDE TUTMANIN AMACI NE?’

İçişleri Bakanı olan Soylu’nun ‘10 bin dolar alan siyasetçi’nin ismini bildiği halde açıklamadığını ifade eden Yücel, “Soylu durumu uzun zamandır biliyor. Peker açıkladıktan sonra mı savcıya anlatacaksın. Neden daha evvel araştırılması için hareket etmezsin. Cebinde tutmanın amacı ne diye sormazlar mı? İnsanlarda şu şüphe oluşmaz mı? Demek ki biliyordu ileride aleyhine kullanmak için cebinde tutu. Açıkça budur. Başka bir şeyden daha bahsetti. Tecavüz vakasını dile getirdi. Neden bunu bilip susarsın? Bir hukuk devletinin içinde bu işleyiş kabul edilebilir değil. Belki kendi aralarında tehditleşme olabilir ama İçişleri Bakanlığı tehdit etme yeri değil, iş yapma yeridir. Çok ilginç bir şey daha oldu. Milyonlarca insanını bu videoları izlediği söylenince ilginç bir cevap verdi. Milyonlarca kişi çocuk pornosu da izliyor dedi. Yani İçişleri Bakanı milyonlarca insanın çocuk pornosu izlediğini biliyor ve hareket etmiyor. Sedat Peker’i izleyenlerle bunları bir tutup durumu değersizleştiriyor” şeklinde konuştu.

Sedat Pekler’in de şikâyetteki şüpheliler arasında olduğunu ifade eden Yücel, “Diğerleri şüpheli Sedat Peker pürü pak demiyoruz. O bir çete lideri. Bunu tartışmıyoruz. Sorduğumuz şu; bakan olarak devlet olanaklarını, bağlantılarını suç örgütü lideriyle nasıl aynı noktaya getirebilirsin? Bu kadar suç işleniyor sen bunun neresindesin? Siyasetin ve toplumun temizlenmesi için bunların yanıtlanması şart” dedi.

Yaşananların Susurluk olayıyla karşılaştırılmasını da değerlendiren Yücel, “O dönem yurttaşların baskısıyla harekete geçmeye çalışıldı. Ama görünen o ki o yapılanlar temizleme yapmaya yetmemiş derin devlet hala varlığını sürdürüyor. O günden bugüne çok da yol almamışız” diye konuştu.

‘YAPTIKLARIMIZ ORTADA’

Sedat Peker’in İzmir Barosu’nu etiketleyen tweetinin baroyu etkilemeyeceğini belirten Yücel, “Çatsanız durmayacak şeyler bunlar. Troller aracılığıyla çok şey yapmaya çalıştılar. İzmir Barosu olarak geçmişten bugüne yaptıklarımız ortadadır. Biz burada bir tek şey söylüyoruz. Bu suç duyurusunu yaptıktan sonra toplumun büyük kesiminde bir cesaret hâsıl oldu. Herkes gerçeğin ortaya çıkarılmasını istiyor. İddiaların tümü gerçektir demiyorum. Sadece ortaya çıksın istiyoruz” dedi.

‘UMUTSUZ DEĞİLİM’

Videolarda adı geçen ve çeşitli olayların faili olarak suçlanan Mehmet Ağar ile Turgut Eken için suçlu bulunarak meselenin kapatılmak istenebilir” diyen Yücel, “Böyle bir tehlike var. Bu yapılar kurban vererek kolu keselim vücudu kurtaralım diyebilir. Peker de bunu söylüyor. Kandırdınız, nisanda dönecektim. Dönüş biletimdiniz diyor. Peker muhtemelen verilen sözler tutulmadığı için bu açıklamalarda bulunuyor. Ağar ve Eken’in üzerinin çizilmesi kuvvetle muhtemeldir. Ama taahhüt de verilir. O yüzden söylüyorum; Soylu o koltuktayken sağlıklı bir soruşturma yapılması mümkün değil. Ama ben umutsuz değilim. Yurttaşlar da bunu görüyor ve siyasi olarak cevabının sandıkta verecektir. Hukuk alanında da mahkemelerin işidir. Hiçbir gece sonsuza kadar sürmedi. Tarih boyunca çok kişi gördük. Hepsi de avukatlardan hazzetmedi. Ama avukatlar da baro da hep vardı. Biz sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

‘HUKUKTAN ELİNİZİ ÇEKİN’

Peker’in iddiaları arasında yer alan Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı’nın öldürülmesi olayının da araştırması için savcıların rahat bırakılması gerektiğini dile getiren Yücel, “Sedat Peker bir iddia ortaya atıyor. Sorduğumuz da bu. Kutlu Adalı suikastı için söylenen şeyler hiç mi araştırılmaya değmiyor. Hukukun üzerinden elinizi bir çekin. Gereğini yapsınlar. Bunu yapacak savcı kendini nerede bulacak. O kadar kirli bir mekanizmayla karşı karşıyayız. Bu olayları aydınlatacak çok savcı var. Yeter ki rahat bırakılsınlar. Bu ülkenin geleceği için bu riskler göze alınmalıdır. Bugün yaşadığımız ilkim o dönem ekilenin devamı niteliğinde. Yaptıkları her şey o korku imparatorluğunu diri tutmak için yapıldı. Ama buna karşı umudu diri tutmamız gerekiyor. İstedikleri sessizlikti. Bizim açıklamamız neden rağbet gördü? Çünkü 20 gündür herkes suskundu. Kimse 3 maymunu oynayamaz. Biz suç duyurusu envanterimizi ortaya koyduk. Adım adım üzerine giderek bunu çözeceğiz” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi