Yaşar Üniversitesi Müzik Bölümü öğrencisi Cem Vardarcı, Türkiye'deki otizmli binlerce gençten yalnızca biri. Ancak onun başarı öyküsü, diğer otizmli çocuk ve gençler ile onların ailelerine de örnek olacak nitelikte. Cem Vardarcı, daha ilköğretim okulundayken ailesi bırakın üniversitede okumasını, lisede okumasını bile hayal edemezken, önünden geçtiği Yaşar Üniversitesi'nde okumanın hayalini dile getiriyordu. Vardarcı, önce Ümran Baradan Güzel Sanatlar Lisesi'ne, ardından da hayalini kurduğu Yaşar Üniversitesi'ne girmeyi başardı.

2011 yılında üniversite sınavında 179 puan alan Vardarcı, Yaşar Üniversitesi Sanat Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü'nün yetenek sınavını kazanıp Yaylı Çalgılar Programı'na kabul edildi. Eğitim hayatı boyunca, Fahir Atakoğlu gibi usta müzisyenlerle ve Ulusal Gençlik Senfoni Orkestrası'yla konser veren Vardarcı, Genç Girişimciler ve Liderler Derneği (JCI) Türkiye Şubesi tarafından Türkiye'nin En Başarılı 10 Genci programında 'Kültürel Başarı' alanında da birinci seçildi. Ailesinin bilinçli olması, eğitim ve azmiyle önündeki engelleri tek tek aşan Vardarcı, bu ay sonunda kep giyip mezun olacağı okulunda, son konserini hocalarıyla birlikte sahneye çıkarak vermenin gurunu yaşadı. Selçuk Yaşar Kampüsü'ndeki konserde, Cem'i ailesi ve eğitmenleri yalnız bırakmadı.

Anne Gülçin Vardarcı, Cem'in üniversiteden mezun olmasına kadar geçen hikayesini anlatarak bu başarının örnek olmasını istediğini söyledi. Gülçin Vardarcı, "Cem, 4 yaşında aniden dünyayla bağlantısını kesti. Hırçındı, neredeyse hiç uyumuyordu. Hiperaktif olduğu düşünüldü. Otizm teşhisi konuldu, aşı nedeniyle otizm olmuştu. İlköğretimde, birçok zorlukla karşılaştık ve mezun olana kadar altı okul değiştirmek zorunda kaldı. Kalemi avucundan parmaklarının arasına geçirmesi tam dört yıl aldı. Bunun için önce terapiyle parmakları açıldı, sonra yazma alışkanlığı yeniden programlandı. 10 yaşında, ablası, müziğe olan olumlu tepkilerini fark etti ve perküsyon dersine başladı. Bateriyi çok sevdi ve davranışlarında müziğin olumlu etkisini çok kısa zamanda gördük. Bateri, gitar, darbuka derken müzik becerisini ilerletti. 2006'da keman öğrencisi olarak Ümran Baradan Anadolu ve Güzel Sanatlar Lisesi'ne girdi" dedi.

Cem'in bırakın üniversiteye girmesini, liseye bile gitmesini hayal edemediklerini belirten Gülçin Vardarcı, "İlköğretimde okurken Yaşar Üniversitesi'nin önünden geçiyorduk ve bize üniversitede Yaşar'da okumak istediğini söyledi. O zaman hayal gibiydi, ancak bugün Cem bu okuldan mezun oluyor. ÖSYM verilerine göre, Türkiye'de üniversiteye giren, bilinen ilk otizmli. Gün geçtikçe artsa da ne yazık ki otizmli gençlerimizin çok çok azı üniversite eğitimi alabiliyor. Umarım, Cem örnek olur ve bu sayı daha da artar" diye konuştu.

SEVDİKLERİ ALANLARA YÖNLENDİRİN

Otizmli birey sayısının Cem doğduğunda 5 binde 1 olduğunu, ancak günümüzde 68'de 1'e geldiğini söyleyen Gülçin Vardarcı, "Ailelere tavsiyem, çocuklarının neye ilgisi varsa ona yönlendirmeleri. Yalnızca müzik olarak düşünülmemeli. Örneğin Cem, çok güzel yemek yapıyor. Bakarak öğrenmiş. Onun yaptığı köftenin, keklerin tadı çok lezzetli oluyor" diyerek tavsiyede bulundu.

YÜKSEK LİSANSA DEVAM ETMEK İSTİYOR

Cem'in, gelecekle ilgili hedefini de belirlediğini anlatan Vardarcı, "Hayali müzik eğitmeni olup, başarılı gençler yetiştirmek. Bu nedenle yüksek lisans eğitimine de devam etmek istiyor" diye konuştu.

İZMİR, (DHA)

Editör: Haber Merkezi