Bu yazıda başlıktaki sorunun cevabını bulmayı düşününler yazıyı okumayı burada bırakabilir. Çünkü bu yazıda daha hayati bir sorunun cevabını bulmaya çalışacağız: Orman yangınlarını kim, neden söndüremedi?

Vergi veren vatandaşlar olarak asıl peşine düşmemiz gereken soru bu çünkü. Ormanlar iklim değişikliği başta olmak üzere ihmal, kasıt, terör birçok nedenden yanıyor olabilir. Bunları araştırıp bulmak da devletin görevi. Ancak bir orman yangını karşısında devletin öncelikli görevi o yangını söndürmek. Kendi başarısızlığını gizlemek adına suçlu arayışına girmek değil. Adına devlet denilen organizasyon zaten olumsuzluklar durumunda devreye girip bunları ortadan kaldırmak amacıyla var ve bu yüzden vergi topluyor. (En azından burjuva devlet teorisine göre böyle) İnsanlar başlarına gelecek her türlü olumsuzluğa karşı kendileri mücadele edebilseler ve sorunlarını çözebilecek olsalar neden devletlere vergi versinler ? Hal böyleyken toplanan vergilerle yangın söndürme uçakları değil gezmek için özel jetler alınıyorsa böylesi felaketlerde öncelikle eleştirilmesi ve hesap sorulması gereken yer siyasi iktidardır. Her başarısızlığını ırkçılığı ve şovenizmi kışkırtarak perdelemeye çalışan iktidara bu fırsat verilmemelidir.* Hayali ya da gerçek düşmanlar lanetlenerek yapılan gölge boksu belki psikolojimize iyi gelir ancak ormanlarımıza bir faydası dokunmaz ve gerçek sorumlular hesap vermediği için yeni felaketlerin de taşlarının döşenmesine yardımcı olur.

Not: Neredeyse tüm dünyanın ormanlarının (NASA’nın internet sitesinde gün gün nerelerde orman yangını çıktığını görebilirsiniz.) neden yandığı ve yanan ormanların tekrar nasıl yeşertileceği konusunda sosyal medyaya ve orada kampanya yapan sivil toplum örgütlerine değil yangın ekologları başta olmak üzere bilim insanlarına kulak verilmeli.

*Bu yazı yazıldığında 7 kişinin katledildiği Konya’daki ırkçı katliam henüz olmamıştı. Maalesef kaygılarımız doğrulanıyor. Irkçılığa ve şovenizme karşı mücadele demokrasiye ve özgürlüğe inanan tüm insanların öncelikli mücadelesi olmak zorunda.