Ozan Yeşiltepe, İzmir’in belediye başkanlarının eşlerini ağırlamaya devam ediyor. Yeşiltepe, Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy’un eşi Dilek Aksoy ile bir söyleşi gerçekleştirdi.

Nerelisiniz?

-Kayseriliyim ama uzun zamandır Emiralem’de yaşıyoruz.

Mesleğiniz nedir?

- Sosyal hizmet uzmanıyım

Hangi üniversiteden mezun oldunuz?

-Hacettepe Üniversitesi

En sevdiğiniz renk ve varsa sebebi?

- Beyaz bütün renkleri içinde barındırır. Ayrıca masumiyeti ve sadeliği anımsatıyor.

Uğurlu sayınız nedir?

- 2

Hangi takımı tutuyorsunuz?

-Takım tutmuyorum

Bir hobiniz ya da yapmaktan hoşlandığınız bir şey var mı?

- Mutfakta zaman geçirmeyi, yeni yemekler denemeyi çok severim.

Bir enstrüman çalsanız bu ne olurdu?

- Ney ve yan flüt üflemek isterdim.

Menemen'in en güzel yanı nedir sizce?

- Menemen'in en güzel yanı keşfedilmemiş ve bakir oluşu.

Menemen bir nesneye benzese bu ne olurdu?

- Puzzle’a benzetirim. Tüm parçaları yerleştirince ortaya güzel bir eser çıkar.

Serdar Bey ile nerede ve nasıl tanıştınız?

- Serdar ile biz dershane arkadaşıyız. Hikâyemiz Ankara'da başlıyor, Yüksel Caddesi İnsan Hakları Heykeli’nin önünde bir dershane vardı ilk orada tanıştık. On yedi on sekiz yaşlarındaydık. Yedi sene arkadaşlık ettik, 20 senedir de evliyiz. Üç çocuk sahibiyiz en büyük oğlumuz Veli Ozan Aksoy 19 yaşında Haliç Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi. Onun bir ufağı Ege Aksoy 8. sınıf öğrencisi 12 yaşında. En küçüğümüz de Melis Aksoy 8 yaşında 2. sınıf öğrencisi.

Serdar beyi en çok sinirlendiren şey nedir?

- Aç kalmak. İlk evlendiğimiz senelerde bazen neden sinirlendiğine anlam veremiyordum. Az sinirlenir ve saman alevi gibidir hemen geçer. Sonra sonra anladım ki aç kalmak Serdar'ı sinirlendiriyor. Tabi dengeledik bu meseleyi.

Serdar beyin en sevdiğiniz özelliği nedir?

- İnsani değerlerinin çok yüksek ve hümanist olması

Belediye başkan eşi olmak hayatınızda ne değiştirdi?

- Ben, siyaset ve Serdar zaten hep yan yana ve iç içeydik. Ben aile içi siyaseti ve demokrasiyi yöneten taraf olurum, o dışarıda siyaseti yapan taraf olur. Bu noktada siyaset zaten hep hayatımızda idi. Belediye başkanı olduktan sonra en belirgin değişiklik ise yoğunluk oldu.

Kooperatif çalışmalarınız var, bize biraz bundan bahseder misiniz?

- Bir ülkenin kaderini kadınların ve çocukların değiştireceğine inanıyorum. Kadın üretime ne kadar katılırsa o kadar birey olabilir ve kendini ifade edebilir. Buradan yola çıkarak kadınları nasıl üretime katabiliriz diye düşündük. Kadın Dayanışma Merkezleri adı altında atölyeler kurarak kadınların ürettiği ürünleri Menemen Tarım ve Hayvancılık Kalkınma Kooperatifi aracılığıyla satın alıp hem kadınları üretime katmış hem de Menemenli kadınların ürettiklerini halka tanıtmış oluruz diye düşündük ve hayata geçirdik. Tabi kadınlar çalışma hayatında bir takım zorluklar yaşıyor, bu da nedir; çocuk. Kadın çalışırken çocuğunu bırakacak bir yer bulamıyor. Biz buna da çözüm ürettik bütün atölyelerimizin yanında ücretsiz kreşlerimiz var. Çocuğu olan kadınların çocukları o kreşlerde barınacak. Aynı zamanda kadınlar burada üretime katmanın yanında kadın insan hakları, anne çocuk rolü ve birey olma gibi bir takım eğitimler de verilecek.

Türkiye'de kadına şiddet hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizin de seçim süresi içerisinde uğramış olduğunuz bir saldırı vardı.

- Öncelikle kadına şiddeti aciziyet olarak görüyorum. 20 yıllık aile terapistiyim bu zamana kadar bu konuda gözlemim şu oldu; Kadınlar kendilerini çok iyi ifade edebiliyorlar ancak bazı erkekler bu konuda kadınlar kadar başarılı olamıyor her zaman. Erkek bu konuda başarısız olunca iletişim kopukluğu şiddete dönüşüyor, erkek gücünü ortaya koymaya çalışıyor. Aslında bu konuda erkekler için de üzülüyorum kendilerini iyi ifade etmenin yolunu bulsalar, iletişimde kalsalar bunların hiçbiri yaşanmaz. Benim yaşadığım olaya gelince; Bu hadise siyasetin biraz çirkin yüzünü gösterdi bize. Eskiden kadın kutsaldı değil mi? Saldırı gibi şeyler hiç düşünülmezdi. Defalarca gittiğimiz ve hiçbir sorun yaşamadığımız bir yerde o gün anlaşılmaz bir şekilde saldırıya uğradık. Karşı tarafımızdan bir araç geldi sözlü sataşmada bulundu, daha sonra sataşmanın şiddeti kontrolden çıktı, birisi cama vurdu ve cam üzerimize kırıldı. Hayati tehlike yaşadık ve sokakta nedenini bilmediğim yanmış lastikler bulunuyordu biz o yanmış lastiklerin üzerinden geçerek kaçmak zorunda kaldık, çünkü can güvenliğimiz tehdit altındaydı.

Editör: Haber Merkezi