Mavi Bayrakla ilgili aralarında TÜRSAB, Sağlık Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sahil Güvenlik, Tübitak gibi 16 kuruluş yer aldığını ifade eden Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV)  İzmir ve Kuzey Ege İlleri Koordinatörü Doğan Karataş’  “Biz bu yıl Marmara Bölgesinde mavi bayrak verilmeyen yerlerin iptal olarak değerlendirilmesini istemeyiz. İzmir’de adını vermeyeceğim bir ilçenin mavi bayrağını iptal ettik. Buraya 4 yıl sonra mavi bayrak verdik. Çünkü tek kriter denizin temiz olması değil, diğer kriterlerinde yerine getirilmesi gerekiyordu.

Bu ne Tekirdağ ilçeleri, ne Balıkesir, Kocaeli, Karabiga, Erdek konusudur. Bu yüzde 100 Marmara Denizi ile ilgili bir konudur. Marmara Denizi’ndeki 16 noktayı ilgilendiren konudur.

Marmara Denizi’nde kıyısı bulunan Çanakkale merkez ve Gelibolu ilçesinde bilimsel verilerin değerlendirilmesi, Boğazlarla ilgili yalnızca Türçev’in değil, 16 -17 bileşeni olan ulusal jürinin iradesi var verilen kararlarda. Bunların aldığı ortak karar.”

“MARMARA DENİZİ UZUN YILLARDIR KİRLETİLİYORDU”

Karataş “Marmara Denizi uzun yıllardır kirletiliyordu, müsilaj bunun sonucu olarak ortaya çıktı.

Şimdiye kadar Biyolojik arıtma yapılmayan yerlere mavi bayrak verildi. Biyolojik arıtma olacak diye bir kural yok. Çok değişkenli, ikincil arıtma, özel şartlar çerçevesinde yapılan arıtma tesisleri de var.

Tabiî ki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı’ndan yüzme suyu profilini istiyoruz. Yüzme suyu profilini riskli, çok riskli, az riskli değerlendirilmesi yapılmış raporlarını dikkate alıyor, mavi bayrak olacağına yönelik karar veriyoruz.

Bu şekilde çok elenen yer var. Siz bu elenen yerleri basın olarak bilmiyorsunuz, 50’ye yakın elenen yer var.”

Karataş risk gördükleri yerlerde mavi bayrağı alabileceklerini belirterek “Belirlediğimiz yerlerin de mavi bayrak aldığında kirlenmeyeceği anlamına gelmez. Risk gördüğümüzde bayrağı alırız.

İşin püf noktası mavi bayrak yüzülecek, yüzülmeyecek olmasıyla da ilgili değil. Mavi bayrak verdik ‘Burası yüzülebilir’ vermedik ‘Burası yüzülemez’ anlamına gelmez.

Her şeyi mükemmel yönetemiyorsunuz.

Antalya’da çevre felaketi oldu; petrolle ilgili. Şimdi orada mavi bayrakla ilgili bir süreç var. Kirlilik olduğu zaman denetim başlar.”

“YURT DIŞINDAN DA DENETİME GELİYORLAR”

Uluslar arası jüriye bağlı yetkililerin mavi bayrak verilen yerleri habersiz denetlediğini ifade eden Karataş “Türkiye kıyılarında mavi bayrak verdiğimiz yerleri sadece biz denetlemiyoruz. Size bir örnek vereyim. Ege’de mavi bayrak takılı bir otelin müdürü telefonla beni aradı. ‘Sizin bilginiz var mı, burada yabancı biri var, mavi bayrakla ilgili denetim yapıyor’ dedi. Uluslar arası jürinin denetleyicileri ülkemize gizli gelerek denetimde bulunuyor. Türkiye olarak bu konuda hassas olmak zorundayız. Halkın sağlığını düşünmek zorundayız.

Kurumumuzun adı Türkiye Çevre Eğitim Vakfı, yani bizim bir önceliğimizde eğitim vermek. Marmara Denizi uzun yıllar kirletildikten sonra ortaya sonuç olarak çıkan müsilaj ülke genelinde bir sorun olarak değerlendirildi. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Biyolojik Arıtma Tesisi yapma zorunluluğu getirildi.

“MÜSİLAJ ÇEVRE HASSASİYETİ GETİRDİ”

Biz bir de buradan değerlendirme yapıyoruz. Müsilajdan sonra ortaya çıkan bu gelişmeleri olumlu buluyoruz. Marmara Denizi ile ilgili alınan olağanüstü kararlar, çevre hassasiyetini sağladı. Çevre bilinci sağlanması önemlidir. Ne kadar güçlü mesaj verilirse ülkenin korunması, turizm açısından sağlayacağımız fayda o kadar artacaktır.

Mavi Bayrakla ilgili başvurular aralık ayında yapılır. Mavi bayrak kararı mayıs ayında alınır. Mavi bayrak verilecek yerde gidişatın iyi olup olmadığına bakılır. Mavi bayrak verdiğimiz vereceğimiz yerleri denetleriz.

Sağlık Bakanlığı’nın web sitesinde deniz su kaliteleri periyodik olarak açıklanıyor. Burada yüzülebilir, yüzülemez yerler belirtiliyor.

Biz mükemmel kalitede suyu istiyoruz. Yüzülebilir bir başka şey.

PLAJ İŞGAL EDİLİRSE MAVİ BAYRAĞI İPTAL EDERİZ

Biz söylediğim gibi tek kriterimiz deniz değil. Mavi bayrak verdiğimiz plaj özel bölgesi işgal edildiyse mavi bayrağı iptal ederiz. Deniz temiz diyerek mavi bayrağı koruyalım burada diyemeyiz. O plajı kullanacak halkın yararına da bakıyoruz. Mavi bayrak olmayan o kadar temiz plajlar var ki. Denetlenmek istemedikleri için mavi bayrak için başvurmuyorlar. Mavi bayrak bizden talep edilen bir şey, yani biz talep olmayınca gidip bir yere mavi bayrak vermiyoruz. Mavi bayrak alınan yerdeki plajın cankurtaran bulundurma zorunluluğu var, engelliler için kolaylaştırıcı yapması gerekenler var.

Yine bir örnekle açıklayayım. Bir belediye başkanı bizi davet etti ‘mavi bayrak istiyorum’ dedi. Ama plajı yok. ‘yapacağım’ dedi. Biz de ‘yapın öyle gelelim’ dedik.

Mavi bayrak verdiğimiz plajlar yüzde 100 mevzuata uymak zorunda. İlgili mevzuatta kıyı koruma ile ilgili bölümler var. Mavi bayraklı plajda işgal var, plaj mükemmel, tertemiz, görseniz ‘helal olsun’ dersiniz. Belki kötü niyetle değil ama kıyı kanuna muhalefet olduğu için böyle bir plajımızda mavi bayrağı iptal ettik. Mavi bayraklı plajların tesislerle işgal edilmesini istemiyoruz. Anayasaya aykırı zaten.

Bu iptal ettiğimiz yerle ilgili bize söz verildi. Sağlıklı duruma getirileceği söylendi. Biz de gözlemledik. Sağlıklı duruma geldiğinde mavi bayrağı yeniden verdik.

İlgisizlikten kaybedilen mavi bayraklar varmı derseniz evet net söylüyorum var.

İzmir Çeşme’de 5-6 yıl önce petrol kazası oldu. Mavi bayrak kimin kirlettiğine bakmaz. Kirlilik olup olmadığına bakar. Gemiler sintine sularını bırakıp denizi kirletebilir. Marmaraeğelisi’nde böyle bir gemiye geçen hafta sanırım 19 milyon TL idari para cezası verildi. Biz deniz kirlendiğinde geçici mi kalıcımı kirlendi diye bakıyoruz.

“ONLİNE BAĞLANTI İLE SORU METNİ GÖNDERİYORUZ”

Bu yıl mavi bayrak alamayan yerlere özel bir rapor vermedik. Biz her yıl online olarak 60-70 sorudan oluşan bir denetim formunu pdf olarak mavi bayrak verdiğimiz yerlerle paylaşıyoruz.

Önümüzdeki sene için bu yılki sonuçları değerlendireceğiz, 2022 aralık ayında başvuruları alacağız. 2023 yılında mavi bayrakla ilgili yine ülke genelinde verilen plajları açıklayacağız.”

Röportaj: Yakup ÖNAL

Editör: Haber Merkezi