Aliağa'da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İYİ Parti, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi Kyme Antik Kenti'nin talan edilmesine yönelik ortak bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya İYİ Parti Aliağa İlçe Başkanı Yavuz Adar, CHP Aliağa İlçe Başkanı Özlem Şan Oğuzhan, Gelecek Partisi Aliağa İlçe Başkanı Gürcan Alkan ve Saadet Partisi Aliağa İlçe Başkanı Mahmut Koç ve 4 siyasi partinin ilçe yöneticileri ile belediye meclis üyeleri katıldı. Kyme Antik Kenti'nde yapılan açıklamada, İzmir 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından antik kentin liman inşaat sahası içinde kalan kısmını birinci dereceden üçüncü derece sit alanına düşürüldüğüne dikkat çekilerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanan imar planıyla 3 bin yıllık tarihin yok edilmesinin söz konusu olduğu vurgulandı.  

Açıklama şöyle;

“Kıymetli Aliağalılar, değerli basın mensupları; Ne yazık ki, yine bir tarih, doğa ve çevre katliamıyla ile karşı karşıyayız. Aliağamızın en değerli varlıklarından biri olan Kyme Antik kentinin talanını durdurmaya yönelik mücadeleler maalesef sonuç vermedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Nemrut Körfezi’nde liman için hazırlanan imar planını 2020 yılının son gününde onayladı.Bu imar planı, 3 bin yıllık bir tarihin 88 bin metrekarelik alan içinde yapılacak dolgu ile yok edilmesi anlamına gelmektedir.

İzmir 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Kora Kurulu’nun, antik kentin liman inşaat sahası içinde kalan kısmını birinci dereceden üçüncü derece sit alanına düşürülmesiyle başlayan katliam, bu son kararla iskelenin antik limana doğru genişlemesi yolunu açmıştır. Bölge ile ilgili itirazlar sürerken ve yargıya intikal etmiş, sonuçlanmamış pek çok dava varken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı onayladığı imar planıyla zaten birçok büyük sanayi kuruluşu tarafından çevrelenmiş antik kentin modern sanayiye kurban edilmesine, büyük bir kısmının yok olmasına sebep olacaktır.

Oysa ki Bodrum Sualtı Müzesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Teknolojileri Enstitüsü uzmanlarınca hazırlanan inceleme raporlarında SİT sınırının üçüncü dereceye düşürülmesine ilişkin net veriler bulunmadığı ve sözkonusu değişikliğin antik limana zarar vereceği açık bir şekilde belirtilmektedir.

'KYME KENTİNİ KURTARMAK İÇİN HER TÜRLÜ GİRİŞİMDE BULUNACAĞIZ'

Kamusal nüfuzlarını da kullanarak kendilerine menfaat elde etmeyi alışkanlık haline getirenler, yalnız insana değil, tarihe ve tabiata da saygı duymadıklarını bu şekilde göstermektedirler. Ancak, Aliağa’yı sahipsiz sananlar elbette yanıldıklarını er ya da geç anlayacaklardır.

29 Ocak’a kadar askıda kalacak olan Liman Amaçlı 1/5000 ve 1/1000 ölçekli Nazım İmar Planı ve Üçüncü Derece Arkeolojik Sit alanı Koruma Amaçlı Nazım Planı’na itiraz ederek Antik Kyme kentini ve antik limanı kurtarmak için her türlü girişimde bulunacağız.

Bir dünya mirası olan Kyme ranta kurban edilemeyecek kadar değerlidir. Bölgedeki tarihi dokuya ve arkeolojik kalıntılara geri dönüşü mümkün olmayan zararlar verebilecek böylesi bir kararın yangından mal kaçırırcasına, açılan davalar sonuçlanmadan onaylanmasındaki amaç nedir?

Bu işin takipçisi, aracısı ve ısrarcısı kimlerdir? Aliağa’da her şey sadece ticaret aksında mı yürütülmektedir?

Halkın temsilcisi olarak gelenler sadece iş adamlarının sözüyle mi hareket etmektedir? Unutulmasın ki kimse halktan, haktan ve hukuktan üstün değildir; bugün alacakları yanlış kararın hesabını mutlaka vereceklerdir.

ORTAK TAVIR KOYMAYA ÇAĞIRIYORUZ

Aliağamızın tarihi, kültürel ve doğal zenginliklerini korumak, rant ve rüşvete kurban gitmesini engellemek için başta Aliağa Belediye Başkanı ve Belediye Meclis üyeleri olmak üzere; bütün sivil toplum kuruluşlarını ve halkımızı birlikte hareket etmeye, ortak tavır koymaya çağırıyoruz.

İnanıyoruz ki sağduyu her türlü siyasi ideoloji ve menfaat ilişkilerine galip gelecektir.

Editör: Haber Merkezi