İZ GAZETE- Geçtiğimiz günlerde İzmir basını ile bir araya gelen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, ‘Ben bu memleketi senden daha çok seviyorum kardeşim’, bu iddia ne kadar saçmaysa 'Ben Kültürpark’ı senden daha çok seviyorum’ iddiası da saçma. Böyle bir şey yok. Onu savunan platform ne kadar koruyorsa ben de en az onlar kadar koruyorum. Kurulun kararı ile çalışmaları başlatacağız" ifadelerini kullanmıştı.


HABERİ OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ


Kültürpark Platformu, Soyer'in bu ifadelerine ilişkin, 'Tunç Soyer'e açık mektup' başlığıyla bir açıklama yayınladı. Açıklamada ise şu ifadeler kullanıldı:

Mart ayında “Kültürpark’ı birilerinin bizden daha fazla koruması kimsenin haddine değil” diyordunuz şimdi de “kimse benimle iddialaşmasın Kültürpark’ı savunan Platform orasını ne kadar koruyorsa bende en az o kadar koruyorum” demişsiniz. Korumuyorsunuz Başkan, tersine farkında olsanız da olmasanız da yaptıklarınız ve yapmadıklarınızla Parktaki yaşamı, eko sistemi, kentin geleceğindeki bu çok değerli vahayı yok ediyorsunuz. Defalarca açıklama yaptık. Biz sıkıldık aynı şeyleri yazmaktan söylemekten. Nedense, o devasa inşaatların parkta yaratacağı yıkıcı etkiyi size anlatamıyoruz. Bilmelisiniz ki; Bir park inşaat ile yaşatılmaz, Beton ile doğa bir arada yaşamaz. Bir park lafla korunmaz. Göreve geldiğiniz yaklaşık 1000 günde;

Kültürpark’a “pazar yeri” kurup, park içi araç trafiğini meşrulaştırmaya çalıştınız. parkın tarihinde ve kentin belleğinde asla yeri olmayan bu yanlışta ısrara devam ediyorsunuz. Bu nasıl koruma?

Ada ve Göl Gazinolarına “restorasyon” adı altında nasıl girildiği hala belleklerimizde. Gazinoların taşıdığı “modern miras” değerleri göz ardı edilip, bağlamlarından kopartılarak, parkta birilerinin projeleri kapsamında müze planladığını biliyoruz. “İşe Gazinolardan başlayacağınızı” söylüyorsunuz. Bu nasıl koruma?

 Kültürpark’ı önce Güzel Sanatlar Fakültesine sonra Sahra Hastanesine teklif ettiniz. Şimdi de tüm Belediye birimlerini parka taşıdınız, bununla da kalmadınız, çevresini tellerle çevirdiniz. Bu nasıl koruma?

Kültürpark’ın florası yaşatılmak için ne yapıyorsunuz? Masanızda aylardır bekleyen bakım projesi neden onaylanmıyor? Bu nasıl koruma?

Fuar için İzmir'de yıllar önce yeni bir alan belirlenmesine rağmen, Kültürpark'ta fuar, festival, yarışmalar düzenleme hevesini sürdürdünüz. “Etkinlik” adı altında parkın taşıma kapasitesini aşan, ekolojisini zorlayan, sermayenin çıkarlarını kollayan türlü ticari faaliyetlerin desteklediniz. Alternatif alan arayışına yönlenmediniz. Bu nasıl koruma?.

Koruma Amaçlı İmar Planı için Demokrasi Üniversitesine dosyalarca çalışma yaptırdınız ama sonuçlarını plana yansıtmadınız. Bu nasıl koruma?

Kültürpark için Çalıştay yaptınız, Arama Konferansı yaptınız. Günlerce 100’lerce kişinin emek verdiği çalışmaların sonucunda “Pazar yapmayın, Bina Yapmayın, Parktaki müzeler yeterli yenisine ihtiyaç yok. Betonu azaltın, florayı koruyun” şeklinde çıkan sonuçlara kulak vermediniz. Bu nasıl koruma? Hatta bu nasıl “ortak akıl, nasıl katılımcı ve şeffaf yönetim”?

En temel şehircilik ilkeleri ile planlama esaslarına aykırı “korumamayı” amaçlamayan bir plana imza attınız. Şubat/2021’de Meclis’ten geçen bu korumama planını yalnız biz değil, Koruma Kurulu da reddetti ve sized iade etti. Bu nasıl koruma? İzmir Kültürpark’ı koruyarak yaşatacak bir Belediye Başkanını hak ediyor. İzmir, algı üzerinden yönetilemeyecek kadar büyük ve önemli bir kent. Biz kimseyle “iddialaşmıyoruz” somut gerçekler üzerinden konuşuyoruz. Ama gerekirse Kültürpark için iddialaşacağımızı da ifade etmek isteriz. Kültürpark özgürlük duygusudur. Kültürpark İzmir'in oksijen deposudur. Kültürpark kentin merkezinde bir vahadır. Kültürpark tüm ülkenin kültürel anı defteridir. Kültürpark doğal güzelliktir, doğa ile içiçeliktir.

Editör: Haber Merkezi