KESK İzmir Şubeler Platformu, açlık grevlerinin 83. gününde tutsak tutulan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ve işlerinden ihraç edilen tüm emekçiler için bir çağrı yayınladı.
İşimizi geri istiyoruz oturma adı altında düzenledikleri oturma eyleminin ilki, 31 Mayıs Çarşamba Saat 19.00’da Karşıyaka İskelesi Karşısı ve 03 Haziran Cumartesi Saat 14.00’de Şirinyer Forbes Girişi amfi tiyatroda yapılacak.
KESK İzmir Şubeler Platformu'nun çağrı metni şöyle;
Bizler son bir yıl içerisinde işinden ekmeğinden edilen KESK’li kamu emekçileriyiz. Türkiye genelinde 3000, İzmir’de ise 108 öğretmen, doktor, mühendis, akademisyen, heykeltıraş, arkeolog, sanatçı kütüphaneci, akademisyen, memuruz.
Bizler nitelikli parasız kamu hizmetini savunan, bilimsel özerk demokratik üniversiteyi savunan;geleceğimiz çocuklarımız için özgür, demokratik, laik bir Türkiye mücadelesi veren onurlu kamu emekçileriyiz.
Bugün itibariyle 243 gündür açıkça bir suç iddiası ortaya konulmadan, haksız, hukuksuz, hiçbir soruşturma ve yargılama yapılmadan işlerimizden atıldık. OHAL Hukuksuzluğuna sığınan hükümet sağır, dilsiz bizi görmüyor. Bizi açlıkla, işsizlikle terbiye etmeye çalışıyor, işlerimize geri dönme taleplerimiz dikkate alınmıyor. Yargılanmaktan korkan bizler değiliz, bu ülkeyi çetelere teslim eden, darbecilere teslim eden, yolsuzlukların üzerini örtemeye çalışan bizler değiliz.
Tam 243 gündür işlerimize geri dönmek için; Ankara yürüyüşleri, oturma eylemleri, basın açıklamaları yaptık. Sesimizi duyurmaya çalıştık. Ayrıca arkadaşlarımız Nuriye Gülmen ve Semih Özakça işlerimize geri dönmemiz talebi ile Ankara Yüksel caddesinde süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi başlattılar. Açlık grevlerinin 76. gününde “yeniden bir Tekel, bir Gezi direnişine” patlak verebilir, “tutuklanmamaları halinde adaletin işleyişine zarar verecekleri'' gibi komik bir gerekçeyle tutuklanarak ve adeta bir ölüm ablukasına alındılar. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça arkadaşlarımızın yaşamları 84. Gününde tehdit altındadır.
Biliyoruz ki, bu haklı ve meşru taleplerimiz insanlığın vicdanında kabul görmekte, ancak ''İşimizi geri istiyoruz'' talebimiz ve mücadelemiz siyasi iktidar tarafından ülkemizin her yanında baskı ve göz altılarla engellenmeye çalışılmaktadır.
Bilinmelidir ki, mücadelemizin başarıya ulaşması, işimize kavuşmamız sizlerin ve halkımızın desteğiyle ve dayanışması ile mümkün olacaktır. Bu nedenle İzmir'in demokratik kamuoyuna ve vicdanına seslenmek istiyoruz;
İzmirli yurttaşlarımıza, İzmir milletvekillerine, İzmirli sanatçılara, yazarlara, şairlere, bilim insanlarına, işçi sendikalarına, meslek odalarına, Alevi derneklerine, yöre derneklerine, siyasi partilere ve bütün emek demokrasi güçlerine çağrımızı yineliyoruz.
Başta Nuriye ve Semih olmak üzere KESKLİ kamu çalışanlarının işe iade edilmeleri için bize destek vermenizi bekliyoruz. Aşağıda belirtilen eylem etkinliklerimizde, sesinizle, sözünüzle, katkılarınızla yanımızda olmanızı istiyoruz.
Güç verir mücadelemize desteğinizi büyütürseniz, işimize geri döneriz.
OHAL KALDIRILSIN, KHK’LER GERİ ÇEKİLSİN.
KESK’Lİ ÇALIŞANLAR İŞE GERİ ALINSIN.
SORUŞTURMALARA SON VERİLSİN.
NURİYE VE SEMİH YAŞATILSIN.
BİRLEŞE BİRLEŞE KAZANACAĞIZ.
