İZ GAZETE / BERKCAN ZENGİN - İHD ve kayıp yakınlarının düzenlediği 445’inci hafta eyleminde Cumartesi Anneleri'nin 700. hafta eylemine destekte bulunularak yapılan açıklamada, İstanbul’da Cumartesi Anneleri’ne yönelik müdahale edilmesine tepki göstererek, gözaltına alınanların serbest bırakılması talep edildi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın" eylemlerinin 445’inci haftasında Cumartesi Anneleri'nin 700. hafta eylemine destek olmak için Konak eski Sümerbank önünde bir araya geldi. Kayıp yakınları, İHD üyelerinin yanı sıra, HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, HDP MYK üyesi Mahfuz Güleryüz ve PM üyeleri,  CHP eski İzmir Milletvekili Musa Çam, Barış Anneleri ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu destek verdi. “700 Haftadır Seni Arıyorum Neredesin” pankartının açıldığı açıklamayı, İHD şube yöneticisi Ahmet Çiçek yaptı. 

İstanbul’da Cumartesi Anneleri’nin 700'üncü hafta açıklamasına izin verilmeyerek müdahale edilmesine tepki gösteren Çiçek, annelere yönelik yapılan saldırıları kınadı. “700 haftadır sesleniyoruz, çığlığımızı duyan var mı ?” sorusunu soran Çiçek, en uzun barışçıl oturma eylemi 13 yılını doldurduğunu hatırlatarak nesillere mal olmuş bir eylemden söz ettiklerini vurgulayan Çiçek, “27 Mayıs 1995’de insanlığın vicdanı ve hafızası olarak Galatasaray’da başlayan bu eylem, bugün İHD şubelerinin bulunduğu birçok bölgeye yayıldı. 700 haftadır kayıpların bulunması ve kayıplardan sorumlu olan faillerin ortaya çıkarılıp cezalandırılmasına yönelik bir siyasi irade ortaya konmuyor. Türkiye’de yargı başta olmak üzere devletin bütün kurumlarının yurttaşın değil, iktidarın hizmetinde olması hukuksuzluğu adaletsizliği ve keyfi yönetimi de beraberinde getiriyor. Hukukun üstünlüğü, adaleti ve demokrasiyi imkânsız kılan bu durumun ısrarla sürdürülmesi kayıplarımıza ulaşım, faillerden hesap sorma mücadelemizin önündeki en büyük engel oluşturuyor” dedi.  

‘YOK EDİLMEK İSTENEN SADECE EVLATLARIMIZ DEĞİL İNSANLIK HAFIZASI VE VİCDANDIR’

Güvensizlik ve korku üreten politikalara karşı susmayacaklarını vurgulayan Çiçek, Kayıpları aramaktan, adalet, hakikat ve barış talep etmekten vazgeçmeyeceklerini söyledi. “Dünyanın neresinde olursanız olun insanlık onurunu hedef alan gözaltında kaybetme suçu karşısında susmayın” diyen Çiçek sözlerine şöyle devam etti: “Çünkü yok edilmek istenen sadece evlatlarımız değil, insanlık hafızası ve vicdanıdır. Gözaltında kaybedilenlerin akıbeti açıklansın, cezasızlık geleneği son bulsun, kaybedenler yargılansın. Türkiye, yıllardır imzalamaktan kaçındığı Birleşmiş Milletlerin bütün kişilerin Zorla kaybedilmeden korunmasına dair sözleşmeyi imzalasın.” 

ÇEPNİ: 'KAYIPLARIN AKIBETİNİ ARAMAYA DEVAM EDECEĞİZ'

Açıklamanın ardından konuşan HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, 700 haftadır bütün baskılara rağmen bir destanın yazıldığını belirterek, bu destanın gözaltında kaybedilenlerin ailelerine ait olduğunu söyledi. Çepni, kayıp yakınlarının kendilerine faşizme karşı hangi yolda mücadele edileceğini gösterdiklerini belirtti. Galatasaray Meydanı'nda ailelere vahşice müdahale edildiğini hatırlatan Çepni, “Bu saldırı politikalarına karşı mücadelemizi daha büyüteceğiz. Kayıpların akıbetini aramaya devam edeceğiz. Biz korkmuyoruz. Yoldaşlarımızın yanındayız. Yoldaşlarımızın mücadeleleri mücadelemizdir” dedi.  

BARIŞ ANNESİ KORTAK: ASKER, POLİS VE GERİLA ANNESİ ARTIK AĞLAMASIN

İzmir Barış anneleri üyesi Perihan Kortak da, yıllardır zulüm altında kan akmaya devam ettiğini aktararak, annelerin artık anneler gününü ve bayramları kutlamadığını söyledi. Sadece çocuklarının kemiklerini istediklerini ifade eden Kortak, Biz asker, polis ve gerilla annelerinin ağlamasını artık istemiyoruz. Biz hepimiz anneyiz. Herkes elini vicdanına koysun. Biz her gün çocuklarımız için dua ediyoruz. Nerede adalet nerede İslamiyet, failleri bulun. Artık çocuklarımızın mezarının yerini bize söyleyin” şeklinde konuştu. 

CHP ESKİ VEKİLİ ÇAM: UNUTURSAK YÜREĞİMİZ KURUSUN

CHP eski İzmir Milletvekili Musa Çam da, Türkiye’nin barış, demokrasi ve kardeşlik mücadelesinde geriye giden bir ülke olduğunu belirterek, ülkeyi yönetenlerin utanması gerektiğini söyledi. 105 yaşındaki Berfo Ana’nın oğlunun ne sağ ne de kemiklerine ulaşamadığını belirten Çam, “Acılarının katlanarak devam ediyor. Unutursak yüreğimiz kurusun. Unutmayacağız” dedi. 

Hasan Ocak’ın ablası Hüsniye Ocak ise, kayıpların bulunmasını talep ederek, Galatasaray meydanında gözaltına alınanların biran önce serbest bırakılmasını istedi. 

Konuşma sonrası 5 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi. Ardından yurttaşlar Konak Sahili'nde bulunan Konak Pier'in yanında denize karanfiller bıraktı.

Editör: Haber Merkezi