İzmir'de daha önce 4+4 eğitim sistemine karşı eylem yapan 'İzmirli anneler' oluşumu, Ankara Kızılay'da 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan bombalı patlamanın ardından yaşadıkları ölüm korkusunu eylemle gösterdi. 20 anne, Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde yolda yürürken bir araçtan temsili patlama sesi verildi. Bu ses üzerine biranda yere yatan kadınlar üstlerini gazete kağıdıyla örttü. Kalabalık caddede olan bitenden habersiz İzmirliler kadınları şaşkınlıkla izledi. İki dakikalık eylemi sessiz bir şekilde gerçekleştiren anneler daha sonra yattıkları yerden kalktı ve kollarına çantalarını takıp kalabalığın içine karıştı. Yaklaşık iki dakika süren eylemde slogan atmayan anneler üzerinde "Şiddeti sevgiyle yeneceğiz", "Toplum huzuru için barış", "Birisi barışı başlatmalı. Neden sen olmayasın", "Sev kardeşim" yazılı pankartlar açtı.

"NORMAL ÖLMEYİ UNUTTUK"

İzmirli Anneler oluşumu sözcüsü Arzu Kara 'flashmob' dedikleri eylemi, periyodik olarak gerçekleştireceklerini, ölüm endişesine dikkat çekerek, farkınladığı artırmak ve barışa zorlamayı amaç edindiklerini anlattı. Kara, şöyle konuştu:

"Son günlerde hepimizin en büyük üzüntüsü yersiz ölümler. Gerçekten çok üzgünüz. Çoğumuz anneyiz. Artık bunun ecel ölümleri olduğunu düşünmüyoruz. Huzurlu yaşamak istiyoruz. Yürümeye, dolaşmaya, toplu taşım araçlarını kullanmaya, dışarı çıkmaya korkar olduk. Böyle bir dünya düşünemiyoruz. Bunu neden yapıyoruz? Amacımız birilerini kötülemek, öfkemizi kusmak değil bilakis barışı başlatmak. Artık birilerinin barışı başlatması gerekiyor. Gösteri olmaktan çıkıp farkındalığı artırmak istiyoruz. Yürürken yanıbaşımızda bir bomba patlayabilir ve ölebiliriz. Bunun endişesini taşıyoruz ve bundan kurtulmak istiyoruz. Herkesin de taşın altına elini koymasını istiyoruz. Umarız biz bir kıvılcım oluruz. Bundan sonra bunu periyodik olarak yapacağız. Dünyada flashmoblar çok yaygın. Hiçbir rencide edici yanı yok. Biz şunu canlandırdık. Herhangi bir yerde yürürken bomba patlayabilir ve o sırada gerçekten sevgilinizle konuşuyorsunuzdur, belki çocuğunuza kızıyorsunuzdur, işte geçen kötü bir günü anlatıyorsunuzdur. Birisi sadece gazete kağıdıyla üzerinizi örtebilir. Normal ölmeyi unuttuk. Gerçekten sağlığımız bittiği için ölmek istiyoruz. Beyinlerimiz felç oldu. Eyleme hazırlanırken şunu düşündük. Kendi yakınımıza olsa ne yapacağız? Aynı şekilde davranacağız. Yarın bir gün eşimiz, çocuğumuz, annemiz babamız ölebilir, yapacak bir şey yok. Kimse bir şey yapmaz oldu. Yapılması gerekenin yapılmasını istiyoruz. Eğer bizim bir şey yapmamız gerekiyorsa bu yolda 'varız' diyoruz. Farkındayız gözümüzü kapatmadık sadece televizyondan görüp üzülmüyoruz. Sokaktayız ortadayız ve ne gerekiyorsa yapacağız. Çocuklarımız için iyi bir dünya istiyoruz."

Elif DEMİRCİ/ İZMİR, (DHA)

Editör: Haber Merkezi