TUĞÇE KAŞ/ ECE ÇOLAK/ İZ GAZETE- BAŞROLLERİNİ Gizem Uzundurdu, Elis Büşra Kılıç ve Umut Şeddadi’nin paylaştığı ‘Gün Yüzü’ kısa filmin çekimlerinin İzmir’de tamamlanmasının ardından filmin yönetmenliğini üstlenen Mert Yaran ve başrol oyuncusu Gizem Uzundurdu ile İz Gazete’de keyifl i bir sohbet gerçekleştirdik.
Mahkûm edilen annelerin, kendileri gibi mahkum olan masum çocuklarının hikayesini anlatan kısa filmin yapımcılığını İzzet Yaran yaptı. Senaryosunu Umut Şeddadi’in yazdığı ‘Gün Yüzü’ adlı kısa film projesinden bahseden Tiyatro Durağı oyuncusu Gizem Uzundurdu, senaryonun ilk anlatıldığında çok etkilendiğini söyleyerek, gözlerinin dolduğunu söyledi. Filmin, hapishanedeki anneleri ile mahkum edilen çocukları konu aldığını söyleyen Uzundurdu, filmde orada büyüyen çocukların psikolojisi, ileriki yaşamları, en başta hayata yenik başlayan çocukları izleyeceğimizi söyledi.
Filmde Süreyya karakterinin hapishanedeki annesi Fatma rolünde göreceğimiz Uzundurdu, “Fatma, içine dönük bir karakter çok zulüm görmüş. Hep çok korkuyor ve çok pasif. En sonunda öyle bir ses çıkartıyor ki bu onun patlaması oluyor. Bu bana Türkiye’de kadınların ne kadar ezildiklerini, sustuklarını, nelere katlandıklarını hatırlattı ve bu psikolojik durum beni çok etkiledi” dedi. İnsanları, kadınları gözlemlemeyi sevdiğini söyleyen Uzundurdu, karakterini canlandırırken zorlanmadığını dile getirerek, “İçine kapanık kadınların ne yaşadıklarını hayal etmeyi, onların iç dünyasını düşünmeyi severim. Bu yüzden hemen Fatma karakterine bürünebildim. İçselleştirmeyi sevdiğim için çok da zorlanmadım, o yeleği giydiğimde ben Fatma’ydım” dedi. Kurgu aşamasında olan ‘Gün Yüzü’ filmini hala izlemediğini söyleyen Uzundurdu, “Kendimi izlemek bana da büyük sürpriz olacak, heyecanla bekliyorum” dedi.
‘PROJE İÇİME SİNDİ'
Tiyatro İzmir Kurucusu olan ve aynı zamanda filmin yönetmenliği yapan Mert Yaran, “Gün Yüzü aylardır üzerinde çalıştığım bir projeydi. Senaryoya dökme konusunda biraz soru işaretlerim vardı. Bundan kaynaklı Umut’a danıştım. Hikâyeyi kendisine verdim o senaryoyu yazdı. Filmimizin adını Günyüzü koyduk, çünkü film gün yüzü göremeyen çocukların hikâyesidir. Filmi çekerken çok keyif aldık, iyi oyuncularla çalıştığımızı düşünüyorum. Ayrıca görüntü yönetmeni filmin mimarlarındandır. Filmimizin görüntü yönetmeni Adem Giliz’e de ayrıca çok teşekkür ediyoruz” dedi.
‘TOPLUMSAL BİR KONU’
Yaptıkları araştırma sonucunda hapishane koşullarında yaşayan çocukların şartlarının çok zor olduğunu anlatan Yaran, “Çocuklar istedikleri oyuncaklarla oynayamıyorlar, hastalandıkları zaman hemen hastaneye götürülmüyorlar, anneleri hücre cezası aldığında anneleri ile beraber hücrede ceza yatıyorlar. Bu toplumsal bir konudur. ‘Gün Yüzü’ filmi bunun başka bir yolu yok mu haykırışı bizim için” dedi Yaran, sözlerine kısa filmlerin sinema sektöründe önemli bir statüde yer aldığını da ekledi. Yaran, projenin ilk yönetmelik deneyimi olduğunu söyleyerek, “Daha önce birçok kısa filmde reji asistanı, kast direktörü ve yönetmen yardımcısı olarak çalışmıştım ama bu kamera arkası olarak ilk yönetmenlik deneyimimdi. Bu filmde anlatmak istediğim olay mahkûm edilen annelerin çocuklarının da mecburen mahkûm olmaları. Karanlık hücrelerde büyüyen küçük bedenlerin ileride nasıl bireyler olduklarını ve psikolojik travmalarını, karanlık bir tonda hikâyesel olarak seyirciye yansıtacağız” dedi.
Yaran, “Projemiz için Turizm ve Kültür Bakanlığı’na çok teşekkür ediyorum. Bize çekim izni sağladılar ve çok rahat bir şekilde dış çekimlerimizi gerçekleştirdik. Ayrıca, Bornova Belediyesi ve Bornova Belediyesi Film Ofisi’ne teşekkür ediyorum, bize ekipman desteği sağladılar” dedi.
‘GURUR VERİCİYDİ’
Uzundurdu, Gün Yüzü kısa filminin konusuyla birlikte çocuklara ses olmak çok değerli diyerek, “İyi ki böyle bir konuya değindik, o çocuklara o insanlara ses olmak çok değerli. Hiçbir ödül almasak da bu filmde yer almış olmak benim için inanılmaz bir tatmin, bir çocuğun ve annenin hayatına değinebilmek gurur vericiydi” açıklamasında bulundu.
'FESTİVALLERDEN ÖDÜLLE DÖNECEĞİZ'
lmin, yurtiçi ve yurtdışı festivallerde de yer alacağının altını çizen Yaran, “Filmin galasını Temmuz ya da Ağustos gibi yapacağız. Filmi yurtiçi ve yurtdışı festivallere yollayacağız. Biz projemize, konumuza, senaryomuza, oyuncularımıza çok güveniyoruz. Yönetmeliğime de inanıyor ve güveniyorum. Festivallerden ödülle döneceğimize inanıyorum” dedi.
