Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'deki AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

"Ne zamandan beri terörle iç içe olanlar Tabipler Birliği gibi önemli bir kuruluşun başına geçebiliyor? Değerli arkadaşlar bunun adı demokratik bir yaklaşım değildir. Bunun adı terör örgütlerinin sivil toplum kuruluşlarına el koyması hadisesidir. Biz bunlara hastalarımızı nasıl teslim edeceğiz? Nasıl şifa arayacağız? Teröristten bu beklenir mi? Türk Tabipler Birliği başta olmak üzere diğer meslek kuruluşlarındaki sorunlar da artık tahammül edilemez seviyeye ulaşmıştır.

"MESLEK KURULUŞLARIN YÖNETİMİ, MENSUPLARININ TAMAMINI TEMSİL ETMEKTEN UZAK"

TTB, bunun gibi kimi meslek kuruluşları açıkça Anayasa'ya aykırı faaliyet içindedir. Her şeyden önce bu meslek kuruluşlarının yönetimi, söz konusu meslek mensuplarının tamamını temsil etmekten çok uzaktır. Çoklu Baro Sistemi'nde yapıldığı gibi aynı çalışmayı TTB ve diğer meslek odalarında da yapmak durumundayız. Cumhur İttifakı olarak da çalışmayı başarılı şekilde sürdüreceğimize inanıyorum.

"TÜRKİYE'NİN BU AYIPTAN KURTULMASININ VAKTİ GELDİ"

Dünyanın neresinde bu şekilde hareket eden meslek kuruluşları var? Türkiye'nin artık bu ayıptan kurtulmasının vakti gelmiştir. Bu adımı atmamız lazım. Vakit kaybına tahammülümüz yok. Tek tek her meslek kuruluşunda değişiklik için Meclis'imiz derhal harekete geçmelidir. Gereken hazırlıkların süratle yapılmasını istiyorum. Bunları en kısa sürede hayata geçirmeliyiz. Meclisimizin ilk konularından birisi bu olmalıdır. 'Türk' ve 'Türkiye' ismini hak etmeyen meslek kuruluşlarından bu imtiyazlarını derhal almalıyız.

"VERSENİZE İŞGAL TOPRAKLARINI"

Vatan topraklarını kurtarmaya çalışan Azerbaycan'ı hedef almak bir meslek örgütünün görevi olamaz. Onlar benim Azeri kardeşlerimin topraklarını işgal etmek suretiyle, onları ötelediler. Onlar topraklarını terk etmek durumunda kaldılar. Verilen mücadele nedir? 'Biz işgal altındaki topraklarımızı istiyoruz.' İstenen bu. ABD-Rusya-Fransa, hala oyalama taktiğiyle bu işi geçiştiriyor. Versenize işgal altındaki toprakları. Kendi topraklarında ne yapacaklarsa yapsınlar.

"AZERİ KARDEŞLERİMİZE HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERMEYE HAZIRIZ"

Yapmanız gereken müzakereleri bitirip, toprakları sahibine vermektir. 30 yıldır bir müzakere sürer mi ya? Oturdular-konuştular-dağıldılar... 30 yıldır bunu yaptılar. Verin yahu. Bu kadar uzun sürecek bir iş değil. Vermediler! İş nereye geldi şimdi? İşte bu hale geldi. Şimdi Ermenilerle Azeri kardeşlerimiz mücadeleyi sürdürüyor. Bizi arayanlar da 'siz Suriye'den mücahitleri oraya götürdünüz.'... Bizim böyle bir derdimiz yok. Biz Azeri kardeşlerimize her türlü desteği vermeye varız, yine vereceğiz. Fransa'dan gelen silahları neden konuşmuyorsunuz? 'Suriye'den mücahitleri oraya götürdünüz'... Onların kendi topraklarında işi var, oraya gitmezler.

"CUMHUR İTTİFAKININ KADERİ, ÜLKEMİZİN KADERİ İLE BÜTÜNLEŞMİŞTİR"

Türkiye, dünyadaki siyasi ve ekonomik yeniden yapılanma sürecinden Allah'ın izniyle hak ettiği yeri alarak çıkacaktır. O güne kadar bize durmak ve dinlenmek yoktur. Teröristlerin yanında darbecilerin safında, hasımlarımızın dizi dibinde yer almaya siyaset yapmak diyemeyiz. Muhalefet adına konuşanların hezayana varan açıklamalarına gerektiğinde kabinedeki arkadaşlarımız, gerektiğinde grup yönetimimiz cevap veriyor. Biz de ihtiyaç olduğunda devreye giriyoruz. Meydanı, tek amaçları ülkenin istikrarını bozmak, kaostan istifadeyle kirli emellerini gerçekleştirmek olanlara bırakmayacağız. Siyasetimizin geleceğinde karşımızdakilerin ne dediği ve ne yaptığından ziyade bizim duruşumuz önemlidir. Artık Cumhur İttifakı'nın kaderi ile ülkemizin kaderi bütünleşmiştir.

"BU TOPRAKLARA VE SAHİP ÇIKAN SİYASİ İRADEYE SAHİP ÇIKMALISINIZ"

Kıbrıs'taki gelişmeleri de yakından takip ediyoruz. Kapalı Maraş'ın açılması Kıbrıs için tarihi bir dönüm noktasıdır. Rahatsız olanlar var. Batı, Yunanistan, Güney Kıbrıs rahatsız oluyor. Bakıyorsunuz, içeride de rahatsız olanlar var. Bunlar bizleri gerçekten üzüyor. Kapalı Maraş, Kıbrıs Türklerinindir. Spekülasyonlara gerek yok. Bu güne kadar hep kapanın elinde kaldı. Güney öyle olmadı mı? Güney Kıbrıs'ın Avrupa'ya girişi öyle olmadı mı? Bize referandum yapılsın, sonra de gereğini yapalım dendi... Referandum yapıldı, Kuzey %65 evet dedi, Güney hayır dedi. Hayır demelerine rağmen Avrupa'ya aldılar. Tüm bu olanlar ortadayken şimdi Kapalı Maraş'la ilgili de 'Burası bizimdir' havasına giriyorlar. Ben de Kuzey Kıbrıs'taki Türk kardeşlerime sesleniyorum; bu topraklar sizin. Bu topraklara ve bu topraklara sahip çıkan siyasi iradeye de sahip çıkmalısınız. Bu güzel gelişmenin Kıbrıs Türklerine hayırlı olmasını diliyorum"

ÇOKLU BARO SİSTEMİ NEDİR?

80 baronun bulunduğu Türkiye'de yeni düzenleme ile Türkiye Barolar Birliği (TBB), tek olacak ve varlığını devam ettirecek. Çoklu baro sistemi illerde uygulanacak. Çoklu barolar, belli bir üye sayısının üzeri için mümkün olabilecek. İki bin üyesi olan illerde çoklu baro kurulmasına izin verilecek. İki bin üye baz alınırsa 7 ilde çoklu baro kurulabilecek. Çoklu barolar da üyelikleri oranında Türkiye Barolar Birliği'ne delege gönderecek. Her baro, baro başkanı dahil en az dört delegeyle ve beş bin üyesi olan barolar bakımından ayrıca her beş bin üye için ilave bir delegeyle TBB Genel Kurulunda temsil edilecek.

HABERLER.COM 

Editör: Haber Merkezi