Büşra MURATDAĞIİZ GAZETE- Erdal Eren'in faşist cunta yönetimi tarafından katledilişinin 41. Yılında İzmir Emek Gençliği, 13 Aralık Pazartesi günü, Alsancak Sevinç pastanesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı okuyan Emek Gençliği MYK üyesi Emre Gökmen, “80 öncesi ve 80’li yıllar liberal ve neo-liberal politikaların hayata geçirildiği, işçilerin ve emekçilerin yoksulluğa, sefalete itildiği koşullarda burjuvazinin ülkemizde egemenlik alanını genişlettiği, emperyalist ilişkilerin derinleştiği ve yerli işbirlikçilerin palazlandığı bir ortamı yaşamaktaydı. Faşist cunta, halkın birleşik, örgütlü mücadelesine karşı yapılan bir darbeydi. Darbe sonrası Kenan Evren, daha ilk konuşmasında işçi ücretlerinden yakınıyor; ilk iş olarak ise sendikaları, işçilerin birleşik örgütlerini tasfiye etmenin hedefini hayata geçiriyordu.
 

Erdallar bu koşullara karşı birleşen emekçilerin yanında yer aldı. Erdal, henüz lise sıralarında bu sermaye iktidarının halk üzerindeki yıkıcı sonuçlarını değiştirebilmek için örgütlü mücadeleye atılan bir gençti. Parasız, bilimsel ve demokratik bir lise için mücadele eden Erdal'ı anmak ve anlamak günümüz koşulları açısından oldukça önemli. Çünkü hala biz öğrencilerin ve emekçi halkın üzerindeki baskı, o dönemin koşullarından farklı değil. 80 sonrası kurulan YÖK ile üniversitelere gerçekleştirilen müdahaleler, anti demokratik uygulamalar bugün de çeşitli yansımalarıyla karşımıza çıkıyor. Akademi, burjuvazinin hegemonyasında inliyor ve biz gençlerin geleceği şirketlerin tekeline sunulmaya devam ediyor. Bu ekonomik sıkışmışlık içinde sermayedarlar zenginliklerini katlarken liseli öğrenciler kaynak kitapların pahalılığından yeterli kaynağa erişemeden bu koşullarda sınava hazırlanıyor. Pandemi koşullarında önlem alınmadan yapılan, verimsiz, niteliksiz eğitim aldı başını gidiyor. Kamusal eğitim hakkımız her geçen gün yeni bir kayba uğruyor” şeklinde konuştu.

‘SESİNİ ÇIKARAN GENÇLERİ TALEPLERİNDEN VAZGEÇİRMEYE ÇALIŞIYORLAR’

“Barınma sorunuyla, en temel hakları ve yaşam ihtiyaçlarıyla boğuşan üniversiteliler eğitim süreçlerini sürdürmek için bütün yaşantısından feragat ediyor” diye belirten Gökmen, “Lütuf gibi sunulan KYK yurtları hiçbir ihtiyacı karşılamıyor, özel yurtla emekçi aileler için son derece pahalı. Avrupa’da kira artışının ilk 10’una giren İzmir’de eve çıkmak hayal oldu. Öğrenciler uygun fiyatlı olduğu için hasarlı evlerde kalıyor. Sorunlar bununla da sınırlı değil. Sinemaya/tiyatroya gitmek ya da bir kahve içmek öğrenciler için lüks haline gelmiş durumda. Tek adam iktidar, kendi ideolojisini garanti altına almak adına üniversitelere kayyumlar atıyor, özerk üniversite isteyen gençleri gözaltına alıyor.  Diğer bir sorun ise mezun olduğumuz üniversitenin kapısından çıktığımız an işsizlik ve geleceksizliğin yanı sıra bir de KYK’nın verdiği ve faiziyle geri aldığı borç bizleri bekliyor. 
 

Gençlerin acil talepleriyle dalga geçercesine onları yok sayarken elindeki tüm kaynakları gençlik için değil bir avuç sermayedar için harcıyor. Sesini çıkaran gençleri korkutma ve yıldırma politikalarıyla taleplerinden vazgeçmeye zorluyor. Ama artık kaybedecek bir şeyimiz olmadığını biliyoruz. Bizler sessiz kaldıkça kaybedeceğimiz şey geleceğimiz bunu biliyoruz. İşte Erdal’ın mücadelesi tam da bu noktada yolumuzu aydınlatıyor. Bizim onlardan devraldığımız tarih bize gösteriyor ki özlemini duyduğumuz yaşamı kimse bize bahşetmeyecek. Biz kendi mücadelemizle kazanacağınız. Erdalların mücadele bayrağı bizlerin ellerindedir. Tam da bu yüzden eşit ve özgür bir dünya için Erdal'ın kararlılığını ve mücadelesini her adımımızda anmalı, onu anlamaya çalışmalıyız.
 

Geleceğini kazanmak için örgütlü mücadeleden başka şansımız kalmamıştır. Bu nedenle biz, Erdal'ın mücadelesini bulunduğumuz her yerde, amfilerde, lise sıralarında, fabrikalarda, semtlerde devam ettiriyoruz” diye ifade etti.

‘TALEPLERİMİZ KARŞILANANA KADAR MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMİYORUZ’

Gökmen, “Tüm taleplerimiz karşılana kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz ve bunu aynı Erdal’ın bize öğrettiği gibi örgütlü bir şekilde yapacağız. Bilimsel, demokratik, laik ve parasız eğitim için, bağımsızlık demokrasi ve sosyalizm için mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

Editör: Haber Merkezi