Böyle bir ortamda sessiz kalmanın suça iştirak etmekle eşdeğer olduğunu belirten Yorgancılar, “Suçu işleyenin de, en ufak bir eğilimde bulunanın da, en ağır ceza demiyorum ibret-i alem için idam ile cezalandırılmasını ve bunun için de hemen Adana ve Manavgat vahşetindeki canilerle başlanmasını talep ediyorum. Şimdi değilse ne zaman?” diye konuştu.

EBSO olarak, Kanundan gelen önceliklerle sanayicilerin hak ve hukukunu gözetmekle birlikte, bölgemizin ve ülkemizin menfaatleri doğrultusunda hareket etmeyi her dönemde görevlerinin başında saydıklarını ifade eden Yorgancılar, “Ancak, ülkemizde öyle şeyler yaşıyoruz ki, “Ben sanayiciyim benim alanımı ilgilendirmez demenin” çok ötesine geçmiş durumundayız. Biz, dünyadaki değişimin, dönüşümün peşinde iken, ülke olarak nasıl uyum sağlarızı araştırırken, mesaimizi buna harcarken ne yazık ki, gözümüzün önünde toplumumuzun olumsuz yöndeki dönüşümüne engel olamamışız” dedi.

Kadınlarımıza, gelecek umudumuz çocuklarımıza yapılan bu vahşete sessiz kalmayalım çağrısını dile getiren Yorgancılar şöyle devam etti, “Güçlü bir Türkiye ne sadece ekonomisi ile ne de sadece askeri kuvvetleri ile güçlüdür. Güçlü bir Türkiye, üreten bir ekonomi, düşmanlarını korkutan bir ordu ve tabi ki, beşeri sermayesi ile yani ruhen ve bedenen sağlıklı, eğitimli, nitelikli insanı ile birlikte güçlüdür. Bu üçlüden bir tanesi eksikse, topaldır. Bu aşamada istismar vak’alarıyla ilgili Meclis’te 6 Bakanlığın iştiraki ile Komisyon kurulması önemlidir ancak, toplumumuzdaki etkileri dikkate alındığında Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Çok Değerli Hanımefendinin bu konuda kayıtsız kalmayacağını, bundan sonraki süreçte de kamu spotu şeklinde halkımızın bilinçlendirilmesi konusuna destek olacaklarına gönülden inanıyorum. İçerde huzursuzluk yaratan, uluslararası arenada ülke imajımıza zarar veren bu ve benzeri toplumsal ahlakın zayıflamasına asla ve asla müsaade edilmemelidir. Güzel ülkemiz bunu hak etmemektedir.”

Editör: Haber Merkezi