Muhasebe Haftasını kutlayarak sözlerine başlayan Yaşar, Cumhuriyetçi Mali Müşavirler Grubu’nu anlattı. Yaşar, “Gruplar aslında bir araçtır. Burada asıl olan hangi görüşten, hangi partiden olursa olsun, odamıza kayıtlı 8 bin üyenin tamamı bizim meslektaşımızdır. Biz bunların hakkını savunmak için zaten buradayız. Odamıza her meslek odasında olduğu gibi siyasetin bulaştığını görüyorsunuz. Biz bu yola çıkarken, ‘grup olarak hiçbir siyasetin arka bahçesi olmayacağız’ dedik ve hiçbir siyasi parti ‘bizim odadaki grubumuz şu’ diyemez. Asıl olan meslektir, meslektaştır. A partili meslektaşın da B partili meslektaşın da sorunu aynı. Biz siyaset yapacaksak zaten çıkarız Ankara’ya giderek, eğer gücümüz yetiyorsa aday oluruz” ifadelerini kullandı.

Yönetime geldiklerinden beri her gün sorunlarla ilgili önerge verdiklerini belirten Erhan Yaşar, “Tabi ki geri dönüş alamıyoruz. Muhalefet olarak. Ama biz bir gün iktidar olursak, onlarla birlikte çalışacağız ki eksikliklerimizi görelim ve buna çözüm üretelim. Çünkü bizim amacımız birleşmek. Biz ülkede de meslekte de birleşim istiyoruz, uzlaşı istiyoruz” dedi.

‘BAŞKA ALTERNATİFİ YOK’

Hasan Ecili ise, yola çıkarken ‘koltuk sevdalısı’ olarak yola çıkmadıklarını ve Erhan Yaşar ile bu konuyu daha grup kurulmadan konuştuklarını belirtti. Ecili de meslek grubu olduklarını siyaseti bu işe karıştırmamaları gerektiğini hatırlattı. Her ay sabit bir gelirlerinin olmadığını söyleyen Ecili, “Biz hak arayarak bu ücretleri kazanabileceğiz ve bunun da iyileştirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Ya bu iyileşecek ya da bizler bu mesleği yapamayacağız. Bunun başka bir alternatifi yok. Biz bunu şu anda bizlere yönetenlere de her defasında söylüyoruz. İnşallah başaracağız” diye konuştu.

“Mesleğimiz var olduğu sürece sorunlar da var olacaktır” diyen Başkan Yaşar, “Günün sorununu yaşamak farklı bir şey 30 yıl önceki sorunu yaşamak çok farklı bir şey. 32 yıl önce çıkan yasamız aynı, hala aynı kanun yürürlükte. Bunun birtakım sorunlarını yaşıyoruz. Bunun kesinlikle güncellenmesi lazım. En büyük sorunumuz aslında bu. Değiştiği zaman aslında birçok sorunumuz değişmiş olacak. Tahsilat sorununu ise söylemeye bile gerek yok. Biz meslek olarak emeğimizin karşılığını alamıyoruz genelde. Maddi imkansızlıklar ortaya çıkıyor bu kapsamda” dedi.

‘EKONOMİNİN GİZLİ KAHRAMANLARI’

Mali Müşavirlik bedelinin en son ödenecek kapsamda görüldüğünü dile getiren Yaşar, “Burada kurumsallık çok önemli. Kurumsal bir yapıda olursanız tahsilat sorunlarını biraz daha aşmış oluyorsunuz. Pandemi sürecinde iş yerleri kapandı. İnsanlar iş yapamadı. İş yapamayınca ödemelerini de yapamadı. Biz de alacaklarımızı ertelemiş olduk ama tabi ki giderlerimizi sabit. Ülke her krize düştüğü zamanda tahakkuk kısmını yapan Mali Müşavirlerdir. Vergi gelirlerini sağlayan bu Mali Müşavirler bizler için çok kıymetlidir. Bugün bir memur ücretini alıyorsa, bir mali müşavirin yaptığı işlemlerden, vergi tahakkukunu kesmesinden kaynaklı alıyordur. Nitekim diğer sektörlerde de böyle. Nitekim mali müşavirler ekonominin gizli kahramanlarıdır” açıklamalarında bulundu.

Pandemi sürecinde mali müşavirler için uygun fiyatlı krediler olmadığını dile getiren Yaşar, sadece TÜRMOB’un (Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği) cüzi bir rakam desteği olduğunu ancak bunun yeterli olmadığını kaydetti. TÜRMOB’un depremde zarar gören meslektaşların da yanında yer aldığını hatırlattı.

“Bir meslektaşım çıkıp ‘altı yıldır benim şu sorunum çözüldü’ desin odayla ilgili, tebrik edeceğim” sözleri ile iddialı konuşan Yaşar, “Bir tane yapılan bir şey var ofisin projesi. Yeni ofis açan meslektaşlarımız için bu projeyi de odaya veren bizizdir. Mailleri hala duruyor. Bunu herkes bilir” ifadelerini kullandı. Yaşar, pandemi sürecinde de bir maske, dezenfektan dağıtılmadığını ancak seçim zamanı gelince takvim gibi şeyler gönderileceğini bildiklerini söyledi. Yaşar, “Meslektaş bunları görmek değil, arkasında odanın gücünü görmek istiyor” dedi. TÜRMOB’un eğitimler olarak güzel eğitimler yaptığını, İstanbul’un da bu işi iyi organize ettiğini ancak İzmir’de sadece bir kere o da kısa çalışma ödeneği ile ilgili bir eğitim olduğunu söyleyen Yaşar, “Bunlar çok zor şeyler değil, biz sadece meslektaşımıza sahip çıkalım” dedi.

‘HAKKINI TESLİM EDERİZ’

Türkiye’nin ileri gelen firmalarının bir müddet önce ‘muhasebeyi şu kişiye tutturacaksınız’ diye bir dayatmada bulunduğunu ve bu konuda oda başkanının hakkının teslim edilmesi gerektiğini kaydeden Yaşar, “Gerek oda başkanı gerek TÜRMOB’a ilettim sorunu ertesi gün çözüldü sorun. Vedat Başkan beni aradı ‘Bu verileri benimle paylaş sorunu çözelim’ dedi. Doğruya doğru şimdi. Sorun da bir gün sonra çözüldü” diye konuştu. Her ay yönetim kurulu toplantısı yapan tek kurul olduklarını söyleyen Yaşar, “Çünkü biz meslektaşlarımız gibi ofiste çalışan mali müşavirleriz. Meslek siyasetini yöneticilik olarak görmüyoruz” dedi.

Mali müşavirlerin kronikleşmiş sorunları olduğunu söyleyen Ecili ise, “Bizim ana problemimiz hukuksal danışmanlığımızın olmaması. Bizim tutunacak hiçbir dalımız yok. Bir hukuk danışmanlığı ücretli de olsa bizim odamız için oluşturulmalı” şeklinde konuştu. Erhan Yaşar, Oda yönetiminde 1 TL dahi hakkı huzur almayacağını belirtti. Yaşar, “Çünkü biz oraya hakkı huzur için gitmiyoruz. İlkelerimiz doğrultusunda hareket edeceğiz” ifadelerini kullandı.

KİTABINI TANITTI

Programda, Erhan Yaşar’ın “Kovid 19 Sürecinde Muhasebe ve Finans Sektöründe Dijital Dönüşümün Önemi” adlı kitabı da tanıtıldı. Yaşar, kitapta muhasebenin bugünün, dününü ve yarını ele aldıklarını, ayrıca kovid sürecinin getirdiği avantaj ve dezavantajlarını ele aldığını söyledi. Yaşar kitapta ayrıca, grup olarak 2016 yılından 2020 yılına kadar yaptıkları ve ileride yapacakları çalışmaları paylaştıklarını da dile getirdi.

Editör: Haber Merkezi