Gizem TABAN/İZ GAZETE- İzmir Barosu, 22-23 Ekim tarihlerinde yapılacak seçimli genel kurulunda yeni başkanını ve yönetimini belirleyecek. Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu, kendi içinden çıkan iki adayla seçime gidecek. Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu içerisinde İzmir Barosu yönetimine talip olan Başkan Adayı Avukat İlke Erol ve etrafında buluşan avukatlar, proje ve aday tanıtım toplantısı düzenledi. Bornova Dramalılar Köşkü’nde gerçekleşen etkinlikte avukatlara seslenen Başkan Adayı Erol, yönetime seçildikleri takdirde avukatları önceleyen, bütüncül bir yönetim anlayışı sergileyeceklerini söyledi. 

‘LİSTEMİZ GÜVEN VERİYOR’

Proje ve aday tanıtım toplantısında; Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’nun kendi içinden çıkan iki adayla seçime gitmesine ilişkin konuşan Başkan Adayı Avukat İlke Erol, aday olma gerekçelerini de anlattı. Avukat Erol, şunları söyledi: “Cumhuriyetçi Grup bu dönem yine ne yazık ki önleyemediğimiz şekilde iki adayla seçime giriyor. Ancak biz önceki yıllarda da girdiğimiz seçimlerde grubumuzun içinde bölünmeler yaşanmasına rağmen seçimler kazanmış bir grubuz. Ben bu dönemi de yine böyle değerlendiriyorum. Grubumuzun birleşmesi için elimizden geleni yaptım ama bazı prensiplerde çok ayrıştık, dolayısıyla da bu ayrışmanın gerekliliği ortaya çıktı. Listemizde; bugüne kadar Cumhuriyetçi avukatlar için çalışmış, bu gruba gönül vermiş ama daha önce hizmet etme imkanı bulamayan meslektaşlarımızın önünü açabilmek için bir mücadele gerçekleştirdik. Listemizi açıkladığımızdan bu yana meslektaşlarımız takdir ediyorlar. Listemizdeki tüm meslektaşlarımız sahada aktif çalışan, avukatların sorunlarına hakimler… Güven veren bir listeyiz.”

‘BÜTÜNCÜL BİR ANLAYIŞ’

Avukatlara seslenen Başkan Adayı Erol, yönetime geldikleri takdirde sergileyecekleri anlayış ve hayata geçirecekleri çalışmalara dair de açıklamalarda bulundu. Erol, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Meslektaşlarımız, bizim geçmişte yaptığımız icraatları biliyorlar. Özellikle ülkede hukuk üzerinden birtakım şeylerin dizayn edilmeye çalışıldığı, avukatlık mesleğinin yoğun bir saldırı altında olduğu bu dönemde İzmir Barosu yönetimine talip olmamızın en önemli nedenlerinden birisi meslektaşlarımızla omuz omuza bir mücadele yürütebilmek. Ve bunun öncülüğünü yapmak. Meslektaşlarımızın baroya aidiyet hissetmelerini, meslek örgütünün yanlarında olduğunu bilmelerini istiyoruz. Geçtiğimiz 2 dönemde baro çok fazla siyasete karıştı ve meslektaşların sorunlarından uzaklaştı. Avukatlık Kanunu’nda barolara verilmiş görevler var; insan haklarının savunulması ve korunması, avukatlık mesleğinin gelişimi, ülkede hukukun üstünlüğünün savunulması ve korunması gibi görevlerimiz var. Ve bunu etkin bir mücadeleyle yürütmemiz gerekiyor. Bu mücadelenin tarafımızdan yürütüleceğini söyleyebilirim. Meslektaşlarımızı önceleyen, baro birimlerinin her metrekaresinin meslektaşlarımızın kullanımına özgüleneceği ve tüm meslektaşlarımızın birlikte katkı sunacağı bir yönetim hedefliyoruz. Baro meclisleri kuracağız, tüm meslektaşlarımız gelip baroyla ilgili önerilerini, eleştirilerini paylaşacaklar. Bütüncül bir anlayışı benimseyeceğiz. İzmir Barosu olarak genç meslektaşlarımızın sesi olalım istiyoruz. Onlar adına cesur ve somut adımlar atılsın istiyoruz. Hem ötekileştirildiler hem de ağır iş yükü altındalar… Meslek alanlarımız kasıtlı olarak daraltıldı, avukatlık mesleğinin saygınlığına gelen zararlar var. Bütün bunlar konusunda baro olarak meslektaşlarımızı önceleyen bir yönetim anlayışımız olacağını söyleyebilirim. Hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm meslektaşlarımızın yanında olmanın sözünü veriyoruz.”

‘ÇÖZÜM ODAKLI OLACAĞIZ’

Projeler hakkında bilgiler veren Avukat Erol, “İzmir adliyelerinin altıya bölünmüş olması, meslektaşlarımız için zaman kaybına yol açıyor. Bizim için zaman çok önemli… Zaman kaybı verimliliğimizi düşüren bir şey… En öncelikli projemiz bu fiziki durumun giderilmesiyle ilgili kalıcı adımlar atmak. Bunun yanı sıra; meslektaşlarımıza özgülenecek, adliyeye yakın alanlarda, konforlu artıracak şekilde baro birimleri oluşturacağız. Geçmişte açtığımız genç avukatlık ofislerini yeniden adliye yakınına taşıyacağız. CMK tarifesi ile ilgili baroların gerekli adımları atmakta geç kaldığını düşünüyoruz, daha yeni yeni girişimde bulunuyorlar, oysa bunun çoktan giderilmesi gerekirdi. Adliye yardım ve CMK ödemelerinin hem hızlandırılması hem de ücretlerin angarya olmaktan çıkarılacak düzeye getirilmesi için çalışmalarımız var. Doğumdan sonra bir süre meslek yaşantılarından uzaklaşan kadın meslektaşlarımızı, iş paylaşımı açısından rahatlatacak düzenlemeler getirmeyi hedefliyoruz. Mesleki Araştırma ve Geliştirme Merkezi kuracağız. Mesleki sorunları tespit ederek, gelişimi yönünde çalışmalar yapacağız. Özetle, çözüm odaklı olacağız” diye konuştu. 

Editör: Haber Merkezi