Oyun aracılığıyla adres soran, hediye vaadiyle kandıran, hatta cinsel içerikli diyaloglar kuran çocuk tacizcilerinden nasıl korunmak gerektiğini anlatan Yaşar Üniversitesi akademisyenleri, ailelere tavsiyelerde bulundu.

Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ahmet Koltuksuz, çocukların internetteki güvenliğini, yalnızca bir oyuna indirgememek gerektiğini belirterek, "Siber zorbalıkla her üç çocuktan biri karşılaşıyor ve yüzde 90'dan bunu fazlası ailelerine aktarmıyor. Bu çok önemli bir olay. Bir oda düşünün; 'İçeride sapık, katil, tecavüzcü, hırsız var' deseniz hiç kimse içeri girmek istemez. İnternette bunların hepsi var ve gerekli önlemleri almadan hem kendimiz giriyoruz hem de çocuklarımızın girmesine izin veriyoruz. Bizim, en geç ilkokul dördüncü sınıftan itibaren internet ve bilgisayar okuryazarlığı eğitimi vermemiz lazım. Nasıl güvenli olarak kullanılır, kötü bir olayda neler yapılmalı, etik değerler, şifre seçilirken nelere dikkat edilmeli gibi teknik detaylar da mutlaka öğretilmeli" dedi.

SUÇUN TAKİBİ ÇOK ZOR

Özellikle Avataria ve benzeri oyunlarda, insanların kendilerine sanal karakterler yarattığını ve çoğu zaman yaşlarını, gerçek kimliklerini gizlediklerini hatırlatan Koltuksuz, "Özellikle sosyal medya oyunlarında, hizmet sağlayıcı yurtdışında olduğundan, tacizde bulunulsa bile kimlikleri tespit etmek neredeyse imkansız oluyor. Bu anlamda da hukuki çalışmalar yapılmalı. Bu gibi taciz olayları, yalnızca oyunlarda karşımıza çıkmıyor, sanal dünyada birçok ortamda bunlara rastlıyoruz. Türkiye İstatistik Kurumu 2013 verilerine göre, 6-10 yaş grubunda ortalama internet kullanmaya başlama yaşı 6, diğer bazı araştırmalara göre ise 2015'te 2 yaşa inmiş durumda. O nedenle, ebeveynler için en önemli olan, çocuklarıyla siber zorbalığın sonuçları hakkında konuşmaları. Dahası, çocuklarını çevrimiçi taciz olaylarını bildirmeleri ve özellikle tehdit ediliyorlarsa ya da tehditin cinsel bir boyutu varsa zorbalık mesajlarını delil olarak saklamaları konusunda bilinçlendirmeleri" diye konuştu.

"BEBEKLERE TABLET VERMEYİN"

En temel sorunun aile içi iletişimsizlik olduğunu dile getiren Doç. Dr. Ahmet Koltuksuz, "Daha bebekken oyalansın diye cep telefonundan video izletilen, eline tablet verilip 'Benim çocuğum çok akıllı, çok iyi bilgisayar kullanıyor, çok uslu' diyerek kendileri de ekranlara gömülen aileler, iletişimsizliğin temel nedeni. Çocuk ile ailesi arasındaki duygusal ve bedensel iletişim kopukluğunun nedeni, genellikle çocuğun değil büyüklerin internet kullanımı oluyor" dedi.

YAŞ SINIRINI DELEN ÇOCUKLARA DİKKAT

Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Berrin Özyurt ise tacizcilerin, çocuk ve erken ergenlerle internet üzerinden iletişim kurarak uygunsuz niyetleri için akıllarını çelebileceğine dikkat çekti. Tacizcilerle çocukların sohbet odalarında karşılaşıp mesajlaşma veya e-mail yoluyla iletişime devam ettiklerini anlatan Özyurt, "Çocuk tacizcilerinin büyük bir kısmı erkek olmakla birlikte kadınların da dahil olduğu biliniyor. Araştırmalar bu tür suça teşvik durumlarının yaklaşık yarısının 18 yaş altı ergen ve çocuklara karşı yapıldığını gösteriyor. Bazı sitelerde 13 yaş sınırı bulunmakta. Ancak bazı ebeveynler bunun sebebini anlamaksızın sakıncalı görmedikleri sitelere yanlış yaş bilgisi vererek çocuklarının üye olmasına izin veriyor. Bu da çeşitli riskleri beraberinde getiriyor" diye konuştu.

AİLELER NASIL BİR YOL İZLEMELİ?

Sosyal medya kullanımının olumsuz etkileriyle nasıl baş edilmesi gerektiğini de anlatan Özyurt, "Aile-ergen arasında karşılıklı güvene dayalı ve iletişime açık bir ilişki kurulmalı. Böylece ergen, internet ortamlarında rahatsız edici kişi veya durumlarla karşılaştığında ailesinden yardım alabileceğini bilir. Ebeveynlerin de bilgisayar kullanmayı öğrenmesi şart. Ayrıca evdeki bilgisayarların herkese açık alanda olması, internet kullanımının günde iki saatle sınırlandırılması, ebeveynlerin hangi web sayfalarının ziyaret edildiğini ve ne sıklıkla kullanıldığını takip etmesi, internet için filtreleme yapan programların yüklenmesi gerekir. Daha büyük yaştaki gençlerin internete dışarıdan ya da cep telefonları ile ulaşması da elbette mümkün. Bu nedenle gençlerin internet kullanımı konusunda bilgilendirilmesi, internette tanıştığı biri ile buluşmaması gerektiğini bilmesi gerekiyor" diyerek uyarılarda bulundu.

İZMİR, (DHA)
 




 

 

Editör: Haber Merkezi