MİHRİCAN CANDEMİR / İZ GAZETE-  Büro Emekçileri Sendikası “Vergide Adalet” bütçe hakları için alanlara toplandı. İzmir SGK İl Müdürlüğü önünde toplanan, gelir adaletsizliğinden şikayetçi olan emekçiler taleplerini dile getirdi. 

“VERGİ YÜKÜ ARTIYOR”

Ekonomik krizden, geçim sıkıntısından ve üstlerine bindirilen vergilerden bahseden BES İzmir Şube Başkanı Mustafa Güven, “Ekonomik krizin süreklilik kazandığı bir süreçte her güne zamlarla başlıyoruz, yaşam maliyetimiz her geçen gün artmaya devam ediyor. Yüksek enflasyonla birlikte üzerimizdeki vergi yükü daha da artıyor. Çalışanları bir nebze rahatlatacak promosyon anlaşmaları yine bankalara peşkeş çekiliyor. Bizim maaşlarımız için yapılan promosyon sözleşmeleri idareler ve yandaş sendikalar tarafından iç ediliyor. Özellikle ÇSGB’ na bağlı kurumlarda nedense promosyon sözleşmeleri emekçiden saklandı, promosyon genelgesinin aleniyet ilkesi yok sayıldı. Emekçinin onayı olmadan yapılan promosyon sözleşmelerinden emekçilerin 2025-2026 yılları karşılıksız olarak Vakıfbanka’a peşkeş çekildi. Nedense teklifler, ihaleye çıkılış şekli vb. ile ilgili teknolojik iletişim kanalları aracılığıyla dahi personelin görüşü alınmayarak 2007/21 Sayılı Genelgenin aleniyet ilkesi ihlal edilmiştir” diye konuştu.

“UZATMALARI ONAYLAMIYORUZ”

Hukuksuz anlaşmalara karşı hukuksal işlemleri başlatacaklarını söyleyen Güven, “SGK Başkanlığının “Personel promosyonu ile ilgili Basın Duyurusu”nda; 17.10.2022-16.04.2026 dönemini kapsayacak şekilde revize edildiği ve bu süreleri kapsayacak şekilde personele 22 Bin TL ödeneceği belirtilmiştir. Son dönemde diğer kamu kurumlarında yapılan anlaşmalara bakıldığında sadece kalan süreler için yapılan anlaşmaların yaklaşık bu rakamlarda olduğu bilinmektedir. Bu anlaşma ile 2022 Yılı 2. 6 Aylık enflasyonu ve gelecek yıllar hesaba katılmamış, adeta 2025 ve 2026 Yılları Vakıfbank’a karşılıksız olarak peşkeş çekilmiştir. 2023 Ocak Ayından itibaren mevcut maaşlar enflasyon rakamlarına göre ortalama % 50 artacağı göz önüne alındığında söz konu ek protokol daha şimdiden geçersiz kalmaktadır. Bu anlamda yapılan ek protokole eklenen son iki yılın çıkartılarak yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Ayrıca kurum çalışanları bilgilendirilmeden ek protokole 2 Yıl daha eklenmesi açıkça hukuksuzdur. SGK Başkanlığını, İŞ-KUR Genel Müdürlüğünün uyarıyoruz. Personelin kendi maaşları için yapılan promosyon anlaşmalarında personelin iradesi alınmadan, ihale yapmadan ek protokollerle personelin promosyon hakkını peşkeş çekmeyin. Bu anlaşmalarla suç işliyorsunuz, hukuksuz anlaşmalarınıza karşı gerekli hukuksal işlemleri başlatacağız. İhalesiz ek protokollerle yapılan uzatmaları onaylamıyoruz” şeklinde konuştu. 

“VERGİLERİMİZİN AKTARILMASINA İTİRAZ EDİYORUZ”

Gelir adaletsizliğine vurgu yapan Güven, “Maliye Bakanlığı’nca her yıl aralık ayında açıklanan ve vergi, resim ve harçlar ile her türlü devlet alacağını artırmada baz alınan yeniden değerlendirme oranları kamu alacaklarına uygulandığı gibi gelir vergisi dilimlerine de uygulansaydı, 2022 yılında uygulanan 32.006 TL-80.000 TL’nin üzerinde olacaktı ve biz kamu çalışanları ve diğer emekçiler bir nebze de olsa daha az vergi ödeyecektik. Yılın ikinci yarısı ile birlikte %20,%27’lik vergi dilimleri ile karşı karşıya kalıyoruz! Yıllardır Kamu Emekçilerine verilen temmuz maaş artışları vergi dilimi marifeti ile geri alınıyor. Kaşıkla verilen maaş artışlarının kepçe ile geri alındığı süreçleri yıllardır yaşıyoruz. Bizler sadece yüksek gelir vergisi ödemenin yanı sıra ülkemizde uygulanan dolaylı vergilerden dolayı da yoksullaşmaya devam ediyoruz. Gelir durumuna bakılmaksızın herkesten aynı oranda alınan dolaylı vergiler gelir dağılımı eşitsizliğini derinleştirmeye devam ediyor. 2023 yılı bütçesine ilişkin çalışmaların başladığı bir süreçte patronla, işçiyi gelir vergisinde aynı tarifeye tabi tutan uygulamayı da zenginden ve yoksuldan aynı oranda alınan dolaylı vergileri de kabul etmediğimizi bir kez daha ifade ediyoruz. Emekçilerden ve yoksul halkımızdan toplanan vergilerin kur korumalı mevduat sistemi ile rantiyeye, garantili projelerle beşli çeteye, savaş çığırtkanlığı ile savaş baronlarına aktarılmasına itiraz ediyoruz” dedi.

“VERGİDE ADALET İSTİYORUZ”

Bütçe görüşmelerinin şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiğini söyleyen ve taleplerini sıralayan Güven, “Vergide adalet istiyoruz. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmasını istiyoruz! Emekçilerin ödediği gelir vergisinin %10’da sabitlenmesini, açlık sınırı rakamlarının vergiden muaf tutulmasını, tüketilmesi zorunlu mal ve hizmetlerden alınan dolaylı vergilerin kaldırılmasını, verginin harcamalar üzerinden değil kazanç ve servet üzerinden alınmasını, toplanan vergilerin toplum yararı gözetilerek parasız sağlık, eğitim, ulaşım ve kamusal hizmetlere harcanmasını, toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin hayata geçirilmesini, kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına, tasfiyesine ve özelleştirme soygununa son verilmesini, kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan payın artırılmasını, niye ödediğimize anlam veremediğimiz damga vergisi gibi çağdışı vergilerin kaldırılmasını, banka promosyon anlaşmalarının emekçiler tarafından yapılmasını, kamu idarecilerinin inisiyatifinin kaldırılmasını, bütçe süreçlerinin açık, şeffaf ve katılımcı bir anlayışla yürütülmesini talep ediyoruz!” şeklinde konuştu.

Editör: Haber Merkezi