ASYA YAŞARİKİZ/İZGAZETE - Tüm dünyada ve ülkemizde Koronavirüs salgını hız kesmeden yayılmaya ve can almaya devam ediyor.

Salgınla mücadelede hem koruyucu olarak hem de tedavi aşamasında mücadelede ön safta yer alan meslek grubu olan sağlıkçılar tehlike altında. Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık İş) Genel Başkanı Zekiye Bacaksız ve Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi Genel Sağlık İş İşyeri Temsilcisi Ayşe Yetişen ile Kovid-19 salgın mücadelesinde sağlıkçıların karşılaştığı sorunları ve taleplerini konuştuk.

SAĞLIKÇILARA SORUŞTURMA

Genel Sağlık İş Genel Başkanı Zekiye Bacaksız, sağlık çalışanlarının salgın ile mücadele ederken birçok yetersizlik ve düzensizlik içinde görevlerini yapmak durumunda olduklarını söyledi. Hastanelerde yaşanan malzeme, koruyucu kıyafet eksikliğini sosyal medyada duyuran sağlıkçılara soruşturma açıldığına dikkat çeken Bacaksız “Bu ortamda bile personelini dinlemek ve seslerine kulak vermek yerine haklarında soruşturma açılmasını kabul etmek mümkün değildir.” dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamalarında Koronavirüs ile enfekte olmuş sağlık çalışanlarının olduğunu söylemesinin bu konuda hala eksiklerin giderilmediğinin ve alınan tedbirlerin yetersiz olduğunun kanıtı olduğunu ifade eden Bacaksız “Sağlık hizmeti sunan tüm kurum ve kuruluşların malzeme eksikliğinin var olup olmadığını objektif olarak değerlendirilerek, eksiklerin giderilmesi son derece önemlidir. Bu konuda malzeme ihtiyacı olduğunu bildiren sağlık emekçilerini soruşturmak, savunmalarını almak yerine bir an önce eksikliğin tamamlanması gerekir.” dedi.

BESLENME SORUNU

Sağlık personelinin salgın döneminde beslenmesinin de çok önemli olduğunun altını çizen Bacaksız, kumanya yerine bugünlere özgü özel menülerin kalori hesabı yapılarak hazırlanması ve personele sunulması gerektiğine dikkat çekti.

Sağlık çalışanlarının mesai arası ve sonrasında yeniden güç toplamalarının yapacakları hizmet için olmazsa olmaz bir koşul olduğunu söyleyen Bacaksız şöyle konuştu; “Emekçilerden gece gündüz mesai beklerken sadece mesai değil onların dinlenmeleri için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir. Örneğin evlerine gidemeyen, gitmek istemeyen ya da evine gitmesi sakıncalı olabilecek sağlık çalışanlarının hastanelere yakın yerlerde ve uygun şartlarda konaklamaları, dinlenebilmeleri ve beslenebilmeleri için gerekli önlemler bir an önce alınmalıdır.”

Bacaksız ayrıca, salgınla mücadele kapsamında geçici görev ve mesailerde bazı kişileri kayırıldığını da iddia ederek “Sahadan aldığımız bilgilere göre, bazı kişiler farklı muameleye tabi tutuluyor. Bu tür günlerde asla beklemediğimiz bu tür davranışları gösteren idareciler hakkında gerekli uyarıların ve işlemlerin yapılması gerekmektedir.” dedi.

‘ŞEFFAF OLUNMALI’

Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Sağlık İş, İşyeri temsilcisi Ayşe Yetişen ise, salgın günlerinde en önemli tedbirin sosyal izolasyon olduğunu hatırlatarak, enfekte olmuş kişilerin toplumda dolaşmasının ölüm oranlarını arttıracağına ve sağlık personelinin tükenerek hizmet veremez duruma geleceğine dikkat çekti.

Sağlık Bakanlığının vaka ve ölüm sayılarını vermesini yeterli bulmayan Yetişen “Salgın hakkında vakaların hangi şehirlerde hangi hastanelerde bulunduğu, test yapılanların dışında kaç kişinin karantina altında, kaç kişinin şüpheli olarak izlendiği, bu kişilerin yaş, cinsiyet ve temas kaynaklarının ne olduğu konusunda açık ve net bir bilgilendirmenin yapılması hem sağlık çalışanlarının daha yoğun tedbir alarak enfeksiyona yakalanma riskini düşürecek hem de genel olarak tüm vatandaşları izolasyon kurallarına daha fazla riayet etmesini sağlayacaktır.” şeklinde konuştu.

TEST FAKTÖRÜ

Sağlık Bakanlığını şeffaf olmaya davet eden Yetişen, isim belirtmeksizin şehir ve hastane bazında onaylanmış ve şüpheli vaka sayısını şeffaf bir şekilde açıklamasının yerinde olacağını belirtti.

Yetişen sözlerini “Sahadan gelen bilgiler ışığında test yaptırmak isteyen sağlık personelinin engellendiği ve ciddi klinik tablosu ortaya çıkmadığı sürece karantina sürecine tabii tutulması olasılığı nedeniyle test yapılmasına izin verilmediğine yönelik duyumlar alınmaktadır. Bu kaygıları taşıyan sağlık personelleri olmak üzere talepte bulunan herkes için olabildiğince yaygın test yapılması zaten tüm dünyada halen en geçerli mücadele yöntemi olarak gösterilmektedir. Bahsettiğimiz tedbirlerin alınması tüm emekçilerin talepleridir ve mücadelenin etkin ve verimli olabilmesi için sesimize kulak verilmesini istiyoruz.” ifadeleri ile sonlandırdı.

Editör: Haber Merkezi