İZ GAZETE- İzmir Barosu, Hacı Bayram Veli Üniversitesi aracılığıyla 2019 yılında gerçekleştirilen Arabulucuk sınavında oluşan mağduriyetlere yönelik bir basın açıklaması yaptı. Açıklamanın sonunda Özkan Yücel, "Bir sınavı yapmayı beceremeyeceksiniz, sınav sonuçlarını değerlendirmeyi beceremeyeceksiniz, eşit konumda olan insanların bir kısmını sistemin içine alacaksınız bir kısmını dışında tutacaksınız ve sonra da bunun adına hukuk devleti ya da demokrasi diyeceksiniz. Böyle bir anlayışı kabul etmemiz mümkün değil" ifadelerini kullandı. 

'ÜÇ SORU HATALI BULUNDU'

Basın açıklamasını ise arabulucuk sınavı mağduru avukat Betula Turan okudu. 

Turan, "24.11.2019  tarihinde  Adalet Bakanlığı'na bağlı Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından Hacı Bayram Veli Üniversitesi aracılığıyla Arabuluculuk sınavı yapılmıştır. Öncelikle katılan herkesin hukukçu olduğu böyle önemli bir sınavın, ÖSYM yerine bu konuda deneyimsiz ve sınav kültürü olmayan bir kuruma hazırlatılması ile başlayan bu süreç Daire Başkanlığı tarafından çok kötü yönetilmiş ve gelinen noktada pek çok meslektaşımızın mağduriyetine yol açmıştır. Bu sınav sonucunda 6 bin 271 kişi başarılı sayılarak arabuluculuk siciline kayıt edilmiştir. Ancak bu sınavda sorulan soruların bir kısmının  hatalı ve birden fazla cevabı olan sorular olması sebebiyle bu soruların iptali istemiyle sınava katılan birçok avukat tarafından idari davalar açılmıştır. Açılan davalar sonucunda Ankara 9. İdare Mahkemesi kararı ile üç soru hatalı bulunarak iptal edilmiştir. Mahkeme kararı, hatalı üç sorunun puanının diğer sorulara dağıtılarak yeniden değerlendirme yapılması yönünde olmuştur. Soruların iptali üzerine Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından yeniden değerlendirme yapılmış, 88 puan ve üzeri alan  adaylara sicil kaydı için UYAP portal üzerinden kayıt başvurusunda bulunması ve aidatların ödenmesi için 07.10.2021 tarihinde kısa mesaj gönderilerek bilgilendirme yapılmıştır. Gelen bilgilendirme üzerine arabulucu adayları başvurularını tamamlamış ve gereken aidat ödemelerini gerçekleştirmişlerdir. Kendilerine Daire Başkanlığı tarafından bir aday sicil numarası da verilmiştir.  Bu süreçte ilgili kurumla her iletişime geçildiğinde tüm adaylar için güvenlik soruşturmasının başladığını sonuçlandığında sicile kayıt işleminin tamamlanacağı bilgisi verilmiştir" dedi.

'ÇÖZÜME ULAŞMADI'

"Gelinen aşamada sürecin sonlanması beklenirken Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nin yeniden puanlama yaptığı belirtilmiş, bu puanlamaya dayanılarak, 07.10.2021 tarihinde mesaj gönderilen ve sicil aidatını ödeyerek başvuruda bulunan 3 bine yakın adaydan 431 kişi hariç geri kalanı yine  başarısız ilan edilmiştir" diye konuşan Turan, "İlk değerlendirmede 91 olan baraj puan ikinci değerlendirmede 92,78’e çıkarılmıştır. İptal edilen soru sayısı dikkate alınarak baraj puanının 91’in altına  indirilmesi gerekirken aynı sınava iki farklı baraj puanı uygulanarak barajın yükseltilmesi bu kez ilk değerlendirmeden de daha büyük bir hukuki garabete ve mağduriyete yol açmıştır. Ankara 9.İdare Mahkemesi'nin iptal kararı gereği gibi yerine getirilmemiştir. Tek bir sınav yapılmış, bu sınav iki kez değerlendirilmiş ve aynı puanı alan hukukçulardan bir kısmı kazanılmış hakları korunarak  iki yıldır arabuluculuk faaliyeti yaparken onlarla aynı başarıyı göstermiş olmalarına rağmen birçok hukukçu başarısız ilan edilerek Eşit İşlem İlkesi'ne aykırı davranılmıştır. Üstelik bu süreç baştan sona şeffaflıktan uzak yürütülmüş, sınav kitapçığı ve cevap anahtarı sınavdan 2 yıl sonra yayınlanmıştır. Yine yapılan ikinci değerlendirme sonrası kazanılmış hakkı korunan arabulucuların yeni puanları da açıklanmamıştır. Konuyla ilgili çözüm üretilmesi talebiyle ilgili tüm kurumlara yazılı ve sözlü  iletişim kanallarıyla ulaşılmaya çalışılmış ancak bir çözüme ulaşılamamıştır" dedi. 

'DESTEK BEKLİYORUZ'

Bireysel itiraz ve dava yoluyla işlemin iptali için yargı yoluna başvurduklarını dile getiren Turan, "Ancak bu durum hem devletimiz aleyhine mali külfetlere neden olacak hem de Arabuluculuk müessesesinin getiriliş amacına aykırı olarak yargı organlarının yüklerini artıracaktır. Bugün burada toplanmamızın amacı mahkeme kararı sonrası başarılı bulunduğu için aidat ödemesi yaparak sicile kayıt başvurusu yapan 3 bine yakın arabulucu adayı adına,  2019 yılında yapılan sınavda  hatalı soruları doğru yaparak  sicile kayıt hakkı kazanan meslektaşlarımıza verilen hakkın Eşit İşlem  ilkesi gereği  bizlere de verilmesi konusundaki haklı talebimizi kamuoyuna duyurmak ve mevcut arabuluculardan ve tüm hukuk camiasından bu konuda destek beklediğimizi bildirmektir" dedi. 

'HUKUK DEVLETLERİ AÇIKTIR'

İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel ise basın açıklaması sonunda, "Aslına bakarsanız bunu bir sınav yapılması ya da mesleğe kabul üzerinden değerlendirmiyoruz. Bu aslında hukuk devleti çıtasının nerede kurulduğuna ilişkin bir şey. Bir sınavı yapmayı beceremeyeceksiniz, sınav sonuçlarını değerlendirmeyi beceremeyeceksiniz, eşit konumda olan insanların bir kısmını sistemin içine alacaksınız bir kısmını dışında tutacaksınız ve sonra da bunun adına hukuk devleti ya da demokrasi diyeceksiniz. Böyle bir anlayışı kabul etmemiz mümkün değil. Çünkü hukuk devletleri şeffaftır. Hukuk devletleri açıktır. Her yurttaş tarafından nasıl bir uygulama ile karşı karşıya olunduğunun bilinmesi gerekir" ifadelerini kullandı.

'KİMSENİN HADDİNE DEĞİL'

"Aidat yatırılması istendikten sonra meslektaşlarımızdan istenen bir başka garabet daha var" diye konuşan Yücel, "Yıllardır avukatlık yapan, belli bir sicilin üzerindeki avukatlara “sizin hakkınızda güvenlik soruşturması yapıyoruz” demek kimsenin haddine değil. Bir güvenlik soruşturmasına tabii tutarak avukatları arabuluculuk yaparsın ya da yapamazsın değerlendirmesine tabii tutmak kimsenin haddine değil. Çünkü meslektaşlarımız zaten yasalara uygun biçimde avukatlık yetkilerini ellerinde tutan bu yetkilerini kullanan, mahkemeler nezdinde her yurttaşı savunabilecek durumda olan insanlardır. Avukatlar açısından bu güvenlik soruşturması denen garabetin de tümüyle ortadan kaldırılması gerekir. Sayı kotasının konulma amacı da ya da bugün itibarı ile o sayı kotasının geçerli olup olmadığı da tartışılır bu noktada. Çünkü sınavı yapılmasının üzerinden iki yıldan fazla bir zaman geçti. Geçen zaman içinde çok sayıda dosyanın arabuluculuk müessesine taşındığı, bütün itirazlara rağmen alanların genişletildiği, yeni yeni alanların arabuluculuğa dahil edildiği hepimiz tarafından biliniyor. Sayının neye göre belirlendiği, görevlendirmelerin neye göre yapıldığı konusunda da şeffaflıktan uzak bir yaklaşım var. Bütün bunların sürecin içindeki kurumlarla görüşerek çözülmesi gerektiği konusunda bir fikriyata sahibiz. Umarım bunların hayata geçirilmesi mümkün olur" dedi. 

Editör: Haber Merkezi